Çiğdem: Laiklik kadın özgürlük mücadelesinin parçası olmalı

09:16

JINHA

ANKARA- Halkevci Kadınlar’ın düzenlediği “Gericilik-erkeklik kuşatmasına karşı kadın özgürlük mücadelesi" panelinde konuşan Yazar Çiğdem Çidamlı, kadınların kendi hayatlarına sahip çıkabilmeler için laikliğin kadın özgürlük mücadelesinin bir parçası haline getirilmesi gerektiğini söyledi.

Halkevci Kadınlar, Ankara’da Petrol İş Sendikası’ndan “Gericilik-erkeklik kuşatmasına karşı kadın özgürlük mücadelesi" paneli düzenledi. Panele konuşmacı olarak Yazar Çiğdem Çidamlı, CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, kapatılan Gündem Çocuk Derneği aktivisti Emrah Kırımsoy ve barış bildirisine imza attığı için görevinden uzaklaştırılan Kocaeli Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Aynur Özuğurlu katıldı. Kadınların hayatlarına sahip çıkması gerektiğini kaydeden Çiğdem, "Biz özgürlük ve eşitliğe nasıl kadınların hayatlarını savunmak için sahip çıkıyorsak, laiklik ilkesine de böyle sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyoruz. Biz laiklik kavramının başlı başına feminist bir kavram olduğunu hatta eko feminist bir kavram olduğunu düşünüyoruz. Herhangi bir dinsel duyguya sahip çıkacaksak toprak anamızın göklerdeki babamıza karşı koruyucu olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Halkevci Kadınlar'ın iki ay önce paneli yapma kararı aldığını belirten Çiğdem, Türkiye'de sorunların daha yıkıcı bir hal aldığını hatırlattı ve son 3-4 gün içinde ise kadınların tecavüz yasasına karşı büyük bir isyan, öfke ile direniş ilan ettiklerini ifade etti. Bir kadın isyanının içinde hu paneli düzenlediklerini belirten Çiğdem, "Kadın özgürlük mücadelesi ve laiklik iki büyük kavram. Halkevci Kadınlar olarak bunun büyük bir tartışma olduğunu düşünüyorum. Kadın özgürlük mücadelesi derken aslında kadınların yüzlerce yıldır adı konulmuş ya da konulmamış şekilde, kendi kaderlerini, hayatlarını, bedenlerini tayin etme hakkı olduğunu söylüyoruz. Bu tarihin içindeki çeşitli ayrımlar ne olursa olsun kadınlar eşitlik mücadelesini esasında yaklaşık 200-300 yıl önce oluşan burjuva devrimleri sürecinde kendi mücadeleleri ile kopara kopara aldılar. Bugün bu mücadelenin devamcısı olarak, bu hakların önündeki somut engelleri karşı mücadeleyi devam ettiriyoruz" diye konuştu.

"Biz özgürlük ve eşitliğe nasıl kadınların hayatlarını savunmak için sahip çıkıyorsak, laiklik ilkesine de böyle sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyoruz. Biz laiklik kavramının başlı başına feminist bir kavram olduğunu hatta eko feminist bir kavram olduğunu düşünüyoruz. Herhangi bir dinsel duyguya sahip çıkacaksak toprak anamızın göklerdeki babamıza karşı koruyucu olduğunu düşünüyoruz” diye konuşan Çiğdem, 14 yıllık AKP iktidarının ilericiler üzerinde yoğun bir kuşatma altına aldığını belirtti.

Kadın düşmanı politikalara işaret eden CHP’li vekil Candan ise "AKP her ne kadar muhafazakarlığı din, devlet üzerinden tanımlasa da, biz bunun kadının toplumdaki yersizliğinden oluştuğunu biliyoruz. Muhafazakarlıktaki ideal kadın gerektiğinde çalışabilen ama asıl görevinin iyi anne ve iyi iş olması gerektiğini, kocasının namusuna laf getirmeyen kadın olarak tanımlanır. Eğer ideal kadının dışına çıkarsanız size her şey uygulamak mubahtır. Kadını birey olarak saymayan anlayış geçmişten bugüne bütün faşist rejimlerin ve otoriter rejimlerin politikası olmuştur. Kadınlar bu ezberi bozduğunda her zaman tehdit unsuru oldular. AKP kadın ve özgürlük kelimesi yan yana geldiğinde bir alerji gösteriyor" diye kaydetti.

Doç. Dr. Aynur Özuğurlu ise "Laiklik kadınların varoluşlarıyla toplumsal hayatın bütün olanakları eşit bir biçimde paylaşabilme mücadelesinin bir parçasıdır. Laiklik neden bu kadar önemli, neden kadınların eşitlik mücadelesi haline geldi: Dinsel gruplar siyasi iktidarın hakimi olmasa bile, devletle yaptıkları sözleşmede kadınların haklarını asgari pazarlık konusu haline getiriyorlar" şeklinde konuştu.

Son olarak konuşan kapatılan Gündem Çocuk Derneği yöneticilerinden Emrah, 11 yıldır yürüttükleri çalışmaları anlattı ve mücadeleye devam edeceklerini vurgulandı. Kadın hareketinin özgürleşme basamaklarında olduğu gibi bunu çocuk haklarında nasıl yapılacağı gibi bir sorunun ortaya çıktığını belirten Emrah, çocukların birçok yerde yok sayıldığının altını çizdi. Çocukların kendi haklarını savunma noktasında 1-0 geride kaldıklarını ifade eden Emrah, " Türkiye'de son yıllarda inanılmaz gündemler var. Ancak çocukla ilgili gündemlere daha uyanık olmak lazım. Çünkü bu önümüzdeki yılları belirleyecek. Son olarak herkesin gündemi çocuk olsun diye bitirelim. Artık eylem zamanı olduğunu düşünüyorum. Bizi ancak kendimiz kurtarabiliriz" diye konuştu.

Panel katılımcıların sorularına verilen cevapların ardından son buldu.