İHD ve TİHV: Rejim girdiği bu karanlık yoldan vazgeçmeli
14:17
İSTANBUL- İHD ve TİHV, HDP milletvekillerine karşı başlatılan siyasi operasyonlara ilişkin düzenlediği basın toplantısında direniş çağrısında bulunarak, “HDP genel başkanları ve milletvekilleri derhal serbest bırakılmalı, barışçıl ve meşru siyaset önündeki tüm engeller kaldırılmalı, rejim girdiği bu insanlık dışı, karanlık yoldan vazgeçmeli, insan haklarına, insanlığa karşı suç işleyenler yargılanmalıdır. Herkesi özgürlüğe ve halkların mücadelesine çağırıyoruz” dedi.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilciliği, Halkların Demokratik Partisi eşbaşkanları ve milletvekillerinin gözaltına alınmasına karşı İHD İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya İHD ve TİHV üyeleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada konuşan TİHV Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Biçer HDP Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile birlikte 12 HDP milletvekilinin gözaltına alınmasının son dönemdeki demokrasi ve insan haklarına yönelik saldırıların zirve noktası olduğunu söyledi. Ümit, "Yargının, meclisin ortadan kaldırılmasıyla şekilsel demokratik mekanizmaların dahi bir yana itildiği, açık diktatörlük koşullarında yaşadığımız koşullarda seçilmiş milletvekillerinin ve meclisin üçüncü büyük partisinin genel başkanlarının gözaltına alınması, tutuklamaya sevk edilmesi özgürlüklere yönelik saldırılar açısından niteliksel bir dönüm noktasıdır” diye belirtti.
‘Hükümet dikta rejimini sonuna kadar uygulamakta kararlı’
Ümit, konuşmasında AKP hükümetinin insan hakları savunucularını, demokrasiden ve özgürlüklerden yana olanların taleplerini dinlemeyerek dikta rejimini sonuna kadar uygulamaya niyetinde olduğunu söyledi. Anayasa’da yer alan ve uluslararası sözleşmelerde bulunan tüm demokratik haklar ve özgürlükler devlet tarafından çiğnendiğinin altını çizen Ümit, “Demokrasinin en temel ilkesi olan halkın kendi kendini doğrudan ya da temsilcileri aracılığıyla yönetme hakkı belediye başkanlarının ve son olarak milletvekillerinin gözaltına alınması ile yok sayılmıştır. Daha ötesini saymaya gerek olmayacağı düşünülse de yüzlerce insanın bodrumlarda, sokak ortalarında yakılarak, vurularak katledilmesi, işkenceli sorguların yeniden uygulamaya sokulması, basın, yayın organlarının kapatılması, gazetecilerin tutuklanması, binlerce çalışanın işten atılması, malvarlıklarına el konulması demokrasi ve insan haklarına yönelik saldırıların yaşamınızı nasıl bir cehenneme çevirdiğini göstermek açısından önemlidir” şeklinde konuştu.
‘Direnmeliyiz ve insan hakları yılmayacaktır’
Son olarak Ümit, tüm halklara direniş çağrısında bulunarak, şunları dile getirdi: “Ulaştığı bu zirve noktadan aşağıya doğru inerken rejimin önüne çıkan ne varsa, toplayabildiği kadar toplama niyetinde olduğu uyarısında bulunmak nelere hazırlıklı olmamız gerektiği göstermek için bir zorunluluktur. Tabii ki HDP genel başkanları ve milletvekilleri derhal serbest bırakılmalı, barışçıl ve meşru siyaset önündeki tüm engeller kaldırılmalı, rejim girdiği bu insanlık dışı, karanlık yoldan vazgeçmeli, insan haklarına, insanlığa karşı suç işleyenler yargılanmalıdır. İnsan hakları yılmayacaktır. Mevzilerimizi kurmak gerekir ve geleceği sağlam bir şekilde kurmak için herkesi özgürlüğe ve halkların mücadelesine çağırıyoruz.”