JINHA

İSTANBUL - İstanbul Kadın Müzesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi ve İletişim Fakültesi'nin ortak çalışmasıyla düzenlenen 'Uluslararası Kadın Müzeleri Konferansı' Salt Galata'da başladı. Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Başkanı Suay Aksoy, müzelerin kadın tarihi açısından bir dönüm noktası olduğunu belirtti.

İstanbul Kadın Müzesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi ve İletişim Fakültesi'nin ortak çalışmasıyla 20-22 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek 'Uluslararası Kadın Müzeleri Konferansı' Salt Galata'da başladı. Sabahın erken saatlerinde konferansın yapıldığı alana gelen kadınlar ilk olarak kayıt yaptırdı. Kayıt işlemlerinin ardından kadınlar konferans salonuna geçti. Dünyanın birçok ülkesinden kadın müzelerinin katıldığı konferansın açılış konuşmasını İstanbul Kadın Müzesi adına Meral Akkent yaptı.
Kadınlar olarak dünyada alternatif müzeler oluşturduklarını ve müzeleri teorik ortamdan çıkardıklarını dile getiren Meral, müzelerin birçoğunun gönüllerin desteği ile açıldığını dile getirdi. Meral, dünyadaki 70 kadın müzesi arasında sadece kapsayıcı konseptlerle çalışan müzeleri bir araya getirdiklerini kaydetti.

'Kadın müzeleri cinsiyet kavramını tartışmaya açıyor'

Meral'in ardından İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Asu Aksoy konuştu. Asu, 1980'lerde başlayan kadın müzeleri akımının birçok müzenin açılmasıyla bugüne geldiğini belirterek, "Kadın müzeleri hem cinsiyet kavramını tartışmaya açarken hem de müzecilik kavramını sorgulamamızı sağlıyor" ifadelerinde bulundu.

'Müzeler kadın tarihi açısından bir dönüm noktası'

Asu'nun ardından ise Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Başkanı Suay Aksoy söz aldı. 68 kuşağının şanslı bir kuşak olduğunu söyleyen Suay, şunları dile getirdi: "Bu kuşak dünyayı değiştirebileceğini düşündü inandı ve kısmen de değiştirdi. Sonraki kuşaklardan kervana katılanlar oldu onlarda iyi şeyler yaptı. Müze nesneden vazgeçmedi ama toplumu onun önüne koydu. Büyük şaşaalı tarihler yerine sıradan insanların hayatlarını merak eden araştıran bunun en yaygın yaptığı kent müzeleri oldu. Savaşın karanlık yüzünden, gece kondu evlerde yaşanan sefalete ve kadının toplum içindeki yerinden bahsetmeyi tercih etti. Bugün dünyada çok sayıda kadın müzesi yok ama kadını iyi ele alan çok sayıda müze var. Türkiye'de açılan kadın müzesi de kadının örgütlenmesi açısından adeta bir kuluçka merkezi olmuştur. İstanbul Kadın Müzesi'nin kadın tarihinde bir başka dönüm noktası yaratacağına inanıyorum."

'Kadınların toplumsal rolüyle ilişkili'

Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Genel Müdürü Anne Catherinerbert ise, kadın ve müzelerin birbirine bağlı iki önemli kelime olduğunu söyledi. Müzelerin giderek artan öneme sahip bir rol oynadığını kaydeden Anne, "Müzelerin toplumsal rolü aslında kadınların toplumsal rolleriyle doğrudan ilişkili. İki gün boyunca müzeler kapsayıcılık aynı zamanda bunların bir bellek olması üzerine çalışacağız" şeklinde konuştu.

Konferans açılış konuşmalarının ardından Sabancı Üniversitesi'nden Ayşe Gül'ün moderatörlüğünde "Görülmeyenlerin Görülmesi-Görülmeyenlerin Gösterilmesi" konulu paneliyle devam ediyor.

(ekip/gc)