JINHA

İSTANBUL - Yüksekova'da 21 yıl önce kaybedilen 3 kişinin akıbetini soran Cumartesi Anneleri, geçen hafta zırhlı araçtan ateş açılarak 4 kişinin katledilmesine dikkat çekerek, "Bugün de aynı vahşet yaşatılıyor" dedi.

Cumartesi Anneleri, kayıpların akıbetini sormak ve faillerinin yargılanması talebiyle sürdürdükleri adalet arayışlarının 603'üncü haftasında Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. Bu haftaki eylemde Yüksekova'da 21 yıl önce kaybedilen Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'ın akıbeti soruldu.

Eylemde söz alan Abdülkerim Yurtseven'in torunu Berivan Yurtseven "Ey dedemi kaybedenler. Siz dedesiz büyümek nedir, bilir misiniz? 21 yıldır her bayramda, her 27 Ekim'de kanayan gözyaşlarımızı akıtıyoruz içimize. Çünkü yürekli, mert dedemizi biz ona doyamadan bizden aldınız. Biz de dedemizin bir kefeni, mezarı ve mezar taşı olsun istiyoruz" dedi.
Abdulkerim'in diğer torunu Şilan Yurseven de Yüksekova'da geçtiğimiz gün zırhlı araçtan açılan ateş sonucu 4 yurttaşın yaşamını yitirdiğini hatırlattı.

'Yurttaşlar devlet politikası olarak şiddetin hedefi oldular'

Haftanın basın açıklamasını ise İHD İstanbul Şubesi üyelerinden Mine Nazari okudu. Mine, 21 yıl önceki OHAL uygulamalarının yarattığı hukuksuzluk sonucunda yakılan köyler, yerinden-yurdundan sürülen köylüler, infaz edilen, kaybedilen insanları hatırlatarak, "Bu hukuksuzluğun, bu vahşetin merkezlerinden biri Hakkâri Yüksekova'ydı. Güvenlik güçlerine mensup kişilerden oluşan ve kamuoyunda Yüksekova çetesi olarak adlandırılan, işlediği insanlığa karşı suçlar Başbakanlık raporlarına giren bu resmi çete, Yüksekova'yı cehenneme çevirdi. Yüksekova'da köy yakmalar, fidye için insan kaçırmalar, infazlar, gözaltında kaybetmeler yaşanırken yurttaşlar hukukun korumasından çıkartıldılar ve bir devlet politikası olarak şiddetin hedefi oldular" dedi.

'Hala Yüksekova'da aynı şeyler yaşanıyor'

Yüksekova'da bugün hala aynı vahşetin yaşatıldığını belirten Mine, "Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'ın kaybedilmesinden Yüksekova Komando Taburunda görevli Piyade Yüzbaşı Nihat Yiğiter, Yüksekova Komando Taburunda görevli itirafçı Kahraman Bilgiç, Yüksekova Komando Tabur Komutanı Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul sorumludur. Dönemin OHAL koşullarını yaratan hükümetler ve uygulayanlar sorumludur. Etkin soruşturma yapma sorumluluğunu yerine getirmeyen, kayıpların akıbetlerini açıklamaya yönelik mekanizmaları oluşturmayan, failleri koruyup insanları yeniden OHAL karanlığına mahkum eden AKP hükümeti sorumludur. Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'ın akıbeti açıklansın, failleri ve sorumluları yeniden yargılanarak cezalandırılsın" dedi.

(ro/gc)