‘Eylem’in mor meşalesini mücadele ettiği topraklara getireceğiz’
22:13
JINHA
İSTANBUL - Yeryüzü Kadınları’nın Minbic'i özgürleştirme hamlesinde hayatını kaybeden Eylem Ataş için gerçekleştirilen doğum günü kutlamasında konuşan kadınlar, “Bize bıraktığı mor meşaleyi, uğruna mücadele ettiği topraklara getirmek boynumuzun borcu” dedi.
Yeryüzü Kadınları, Minbic'i özgürleştirme hamlesinde hayatını kaybeden Birleşik Özgürlük Kadın Güçleri (BÖKG) savaşçısı Eylem Ataş'ın doğum gününü kutladı. Kadıköy Yeryüzü Cafe’de yapılan etkinliğe Yeryüzü Kadınları, Sosyalist Kadın Meclisi (SKM), Kampüs Cadıları, Mor Dayanışma ve Rojava'da yaşamını yitiren savaşçıların ailelerinin yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. İlk olarak konuşan Burçak Görel, IŞİD’in tehdidi altında olan topraklara Eylem’in koşarak gittiğini ve o topraklara bir cemre olarak düştüğünü söyledi. Burçak, "Bugün 24 yaşına girdi Eylem. Nice güzellikleri sığdırdığı bu kavga dolu yaşamın ardından bugün söylenecek tüm şarkılarımızı ona armağan ediyoruz. Yaşadı, yaşattı. Biz de onun ardından onu unutmamak için buradayız. Eylem bugün bizim ‘öldü’ diyemediklerimizden oldu. İyi ki bugün biz kadınları bir araya toplayarak ardından konuşturabildi. Çocuklarımızın cansız bedenleri kıyılara vurmasın diye çıktı yollara. Onun doğduğu gün bize öğrettiklerini konuşacağız. Kırda, sokakta özgürlük mücadelesinde hayatını yitirenler bitmeyecek" diye konuştu.
'Eylem olup mücadelesini yaşatacağız'
Açılış konuşmasının ardından Eylem’in mücadelesini anlatan sinevizyon gösterimi yapıldı. Ardından konuşan Yeryüzü Kadınları’ndan Olcay İlcek, Eylem’in yaşamış olsaydı 24 yaşında olacağını ve inandığı, savunduğu şeyler gerçekleşene kadar asla pes etmeyeceğini ifade ederek, "Sisteme karşı öfkesi hep tazeydi. 8 Mart'ta, 25 Kasım'da nasıl alanlardaysa Rojava'ya gitme sebebi elbette ki kadın mücadelesidir. Mücadelenin olduğu her yerde Eylem vardı. Etrafındaki bütün kadınların moral kaynağı, hepimizin kız kardeşidir. Ona vereceğimiz en büyük söz bulunduğumuz her yerde Eylem olup mücadelesini yaşatmaktır" dedi.
'Nerede bir yangın görse Eylem orada'
Nisan Atalay ise, Ortadoğu'da kadınların, ezilenlerin onuru ve özgürlüğü için direnenlerin yanında Eylem’in enternasyonalist bir devrimci olarak gittiğini söyledi. Nisan, "Minbic hamlesinde hayatını kaybetti. Eylemin inadına, öfkesine tanıklık eden herkesin şanslı olduğunu düşünüyorum. Eylemin izlediği, takip ettiği yol şehit düşen Heval'in yoluydu. Heval gibi Eylem de bu çağrıya kulak verip yola koyuldu. Nerde bir yangın gördüyse orada oldu. Bize bıraktığı mor meşaleyi, uğruna mücadele ettiği topraklara getirmek boynumuzun borcu" ifadelerini kullandı.
'Eylem hep yaşayacak'
SKM'den Pınar Türk de, bir devrimcinin en büyük hayali bir savaşçı olarak hayatını kaybetmek ve anılmak olduğunun altına çizdi. Pınar, "Ne mutlu ki Eylem bunu gerçekleştirebildi. Hepimizi bağlayan bir düş, bir bağ var. Onlar mücadelenin daha cesaret isteyen bir yerinde savaşıyor. Ama öyle bir noktaya geldik ki, bu faşizm bu erkek egemen zihniyete dönük. Eylemi anıyoruz, bizce hep yaşayacak, hep var olacaklar. Onların bıraktığı bayrakları mora, kızıla boyayarak mücadeleyi yürüteceğiz" sözlerini kaydetti.
'Eylem'in mücadelesi mücadelemizdir'
Ardından söz alan Nalin Öztekin de, "Çok güzel gülen bir kadın. Onlar DAİŞ barbarlığını, faşizmi yenmek için oradaydı. Eylem artık ölümsüzdür. Mücadelesi mücadelemizdir. Bu isyandan asla vazgeçmeyelim. Bu mücadeleye en sert adımlarımızla devam edelim" ifadelerine yer verdi.
Son alarak söz alan Mor Dayanışma’dan Arzu Küçük şunları söyledi. "Aslında Ortadoğu’da var olan ateş Türkiye'yi de sarıyor. Erkek egemenliğin en çıplak hali olan DAİŞ barbarlığı ile aslında her alanda mücadele ediyoruz. Kadın savaşçılardan feyz almalıyız. Çünkü onlar bize mücadelede azim veren pusulalardır."
(ekip/sy)