Gazetecilerin 3 günlük oturma eylemi sona erdi
18:56
JINHA
AMED - KHK ile kapatılan TV çalışanlarının GGC'de başlattığı 3 günlük oturma eylemi sonlandı. Gazeteciler eylemlerini büyüteceklerinin mesajını verdi.
KHK'ler gerekçe gösterilerek kapatılan Van TV, IMC TV ve Hayatın Sesi TV çalışanlarının Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde başlattığı oturma eylemi 3 günün ardından sona erdi. Basına yönelik baskıları ve üç günlük oturma eylemini değerlendiren gazetecilerden İMC TV kameramanı Bekir Güneş, "Üç gün boyunca oturma eylemimiz devam etti. Nedeni de 12 TV kanalımızın ve radyolarımızın kapatılmasıdır. Halkımız, Türkiye ve Avrupa'nın sesimizi duymasını istiyoruz. Biliyoruz ki kanallarımız anında açılmayacaktır. TV kanallarımız kapatıldı diye de eve gidip oturmak istemedik. Bu eylemle son bir yılda gazeteciliğin ne kadar zor olduğunu göstermek ve anlatmak istedik. Bundan sonra da hiçbir şey olmamış gibi gidip evimizde oturmayacağız, internet üzerinden de olsa yayın yapacağız. Bu üç günlük sürede çok sayıda kişi ziyaretimize geldi onlara da çok teşekkür ederiz" dedi.
'Basına darbe yapılmıştır'
İMC TV Diyarbakır sorumlusu Faruk Balıkçı, Cumhuriyet tarihinden beri ilk defa basına bir darbe girişiminin olduğunu söyleyerek, "Darbe girişimiyle beraber basına, öğretmenlere ve siyasetçilere baskı ve operasyonlar yapıldı. Ziyaretimize gelen Barış annelerinden biri, 'basına yapılan darbeden sonra sesimiz kesildi’ dedi. Bu çok çarpıcı bir noktaydı. Bu gazetecilikten sonra bu barışa da yapılmış bir darbedir" sözlerini kullandı. Faruk, birçok kurumun kendileriyle dayanışma içerisinde olduğunu belirterek, "Evet bugün eylemimizi bitiriyoruz ama bundan sonrada mesleğimize devam edeceğiz. Gerçekleri hiç bir zaman karartamayacaklar. Biz olduğumuz sürece gerçeklerde devam edecek" ifadelerine yer verdi.
‘Var olduğumuz sürece gerçekleri göstereceğiz’
Ardından konuşan Hayatın Sesi Diyarbakır Temsilcisi Cumhur Daş, eylemlerinin bittiğini fakat bunun son olmayacağını söyledi. Cumhur, sözlerine şöyle devam etti: "Üç günlük süre içinde yine bombalar patladı insanlar öldü ve tek taraflı televizyonlar barışa karşılık savaş dilini kullandı. Kürtçe bir okul kapatıldı. Hiçbir televizyon kanalında bu tartışılmadı. Yüzlerce Kürt siyasetçi gözaltına alındı ve operasyonlar devam ediyor. İşçi ölümleri kadın ve çocuk sorunları ortada duruyor fakat hiç bir kanal vermiyor. Biz var olduğumuz sürece gerçekleri göstereceğiz. Çok zor süreçlerden geçiyoruz fakat önümüzde ki günlerin aydınlık olması umuduyla çalışmalarımıza devam edeceğiz."
Jiyan TV muhabiri Faruk Siyahkoç, "Zazaca dilinin kaybolmaması için bu yayını yapıyorduk. Şu an Türkiye'de muhalif kanal yok, insanlar gerçekleri izleyemiyor. Bu eylemle bizde varız dedik" dedi.
'Eylemlerin büyütülmesi taraftarıyız'
Van TV muhabiri Hülya Emeç te, "Kameraların arkası olmak yerine karşısında olmak bizi üzüyor ve bunu kınıyoruz. Eylemlerin daha çok büyütülmesi taraftarıyız. Bu üç günlük süreç başlangıçtı. Annelerden, STK'dan ve toplumda ötekileştirilmişlerden destek aldık. Üç günde belki 12 kişiydik ama arkadaşlarımız bizi yalnız bırakmayarak sayımızı çoğalttı. Halkın sesi olmaya devam edeceğiz. Bütün herkesi bize destek olmaya çağırıyoruz. Mücadelemiz büyüdükçe kazanacağız. Eylemlerinize devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
'En büyük darbe budur'
Son olarak konuşan Hakkı Boltan, "Darbe olunca ne olur, ilk olarak basına saldırarak gerçekleri kapatır. Sosyalist, demokrat, alevi ve Kürt basını susturuldu. Baskıcı güçler yaptı bunu. En büyük darbe budur. Arkadaşlarımızın yaptığı eylem başlangıç için büyük bir adımdı. Çağrımız tüm renklere dillere dünyayadır kanallarına sahip çıksınlar bir an önce adım atılmalıdır" dedi.
Eylem, "Özgür basın özgür toplum" ve "Özgür basım susturulamaz" sloganları atılarak sonlandırıldı.
(ekip/mg)