'Aslı ötekileştirilen her kesim için mücadele verdi'
14:48
JINHA
İSTANBUL- Kapatılan Özgür Gündem Yayın Danışma Kurulu Üyesi Yazar Aslı Erdoğan’ın annesi Mine Aydostu, Aslı'nın ötekileştirilen bir toplum içinde rahatlığı değil yazıları ile mücadele etmeyi seçtiğini belirterek, “Gerçekleri gördüğü ve 'insan' olduğu için şu anda içerde. Aslı vicdanın ta kendisidir" dedi.
Oyuncu Defne Salman, Türkiye Tabipler Birliğinden İncilay Erdoğan ve Aslı Erdoğan'ın annesi Mine Aydostu'nun da katılımıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde tutuklu-yazar Aslı Erdoğan için basın toplantısı yapıldı. Toplantı salonuna Aslı'nın fotoğrafları asılırken, basın toplantısına avukat Erdal Doğan ve eleştirmen-yazar Semih Gümüş'ün yanı sıra birçok yazar ve Aslı’nın okurları katıldı. İlk olarak sözü alan Aslı Erdoğan'ın annesi Mine Aydostu, Aslı'nın çok rahat bir hayatının olduğunu fakat ötekileştirilen bir toplum içinde rahatlığı değil yazıları ile mücadele etmeyi seçtiğini ifade etti.
‘Aslı vicdanın ta kendisidir’
Mine, "Yazılarını cesaretle yazdı. Ötekileştirilen her kesim için mücadele verdi. Siyahilerin renklerinden dolayı ötekileştirildiğini görünce, F tipi cezaevlerinde haksızlıkları duyunca kısacası her soruna karşı yazdı" diye belirtti. Mine, "Aslı siyah kedileri çok sever çünkü onların dışlandığını ve kimsenin çok önem vermediğini düşünürdü. Gerçekleri gördüğü ve 'insan' olduğu için şuanda içerde. Aslı vicdanın ta kendisidir" diye konuştu.
‘Bize öğretilen hukuk bu değil’
Ardında konuşan avukat Erdal Doğan, "Aslı, Sur, Nusaybin ve birçok yerde yaşananları yazdığı için şuan tutuklu. Hukuk yok, bir avukat olarak buna karşı mücadele edeceğiz. Çünkü bize öğretilen hukuk bu değil. Kendi mekanizmaları doğrultusunda karar veriyorlar" sözlerini kullandı.
'Cezaevleri iktidarların seçtiği bir mekanizma'
Daha sonra konuşan Türkiye Tabipler Birliği’nden İncilay Erdoğan, Aslı’nın sağlık sorunlarının olduğunu ve içeride bulunmasının uygun olmadığını ifade etti. İncilay, "Cezaevlerine baktığımızda dönemin iktidarlarının keşfettiği bir mekanizma. Bedenden önce ruhu teslim almaya çalışıyorlar. Cezaevlerinde hekim olmak çok zor. Olması gerektiği gibi davranan birçok meslektaşımız içeride şuan. Elbette ki sadece Aslı'nın sağlığından söz edemeyiz. Bunu Aslı duysaydı çok kızardı biliyorum ama sağlık sorunları yaşıyor. Sadece o değil bağırsağı dışarıda olan İzmir Menemen’de tutuklu bulunan Sibel Çapraz da çok zor şartlarda tutuklu" dedi.
‘Tüm sağlık sorunlarında devlet sorumludur’
Cezaevlerinde sağlık haklarından mahrum edilen çok sayıda tutuklunun olduğuna dikkat çeken İncilay, sözlerine şöyle devam etti: “Yürüyemez halde bulunan tutuklular ring araçları ile getirilip, götürülüyor. Bu kabul edilemez. Ambulanslar ile ulaşım sağlanmalıdır. Çok sınırlı bir şekilde su ve duş ihtiyacı karşılanıyor. Diyabet hastaları var haftalarca patates dışında bir şey verilmiyor. Tüm sağlık sorunlarında devlet sorumludur" ifadelerine yer verdi.
‘İnan ve Zana şu an tecrit altında’
Özgür Gündem gazetesinin hukuksuzca kapatıldığını kaydeden İncilay, gazetenin tutuklu çalışanlarından İnan Kızılkaya ve Zana Bilir'in işkenceye maruz kaldığını dile getirerek, "Çıplak aramaya tabi tutuyorlar. Bunu kabul etmediklerinde ise işkenceye maruz kalıyorlar. Şuan bir tecrit altındalar" ifadesini kullandı.
Eleştirmen-Yazar Semih Gümüş de, şunları söyledi: "Özel bir yazarla karşı karşıyayız. Yazdığı metinler özgündür. Aslı yazdıklarını önce vicdanından çıkarır. O şiddete karşı yazılar yazmıştır."
Son olarak sözü alan oyuncu Defne Salman da Aslı'nın iki yazısını okudu.
(ga/mg)