Aileler: Bugün yaşadığımız zulmün katliamdan farkı yok! - YENİLENDİ

JINHA

ANKARA - 10 Ekim’in birinci yıl dönümünde polis saldırısı ile tren garı alanına alınmayan yakınlar, beraberlerindeki kitle ile birlikte Kızılay’a geçti. Ankara’nın dört bir yanında polis saldırısı sürerken, aileler ile birlikte Yüksel caddesinde yapılan açıklamada saldırılar kınandı. Burada açıklama yapan 10 Ekim Derneği Eş Başkanı Mehtap Coşgun, “Bugün barikat ardından yaşadığımız zulmünün geçen yılki katliamdan farkı olduğunu düşünmüyoruz. Bize gelmeyen adalet size hiç gelmeyecek” dedi. SGDF Eş Başkanı Özgen Sadet ise, “Bugün barikatların önünde direncimizle, öfkemizle bir aradaydık. Aileler olarak haykırıyoruz. Sizler bizim canlarımızı alabilirisiniz ama onlar bizim onur meşalemizdir” diye konuştu.

10 Ekim 2015’te Ankara’da yapılacak Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ne IŞİD tarafından gerçekleştirilen bombalı katliamın birinci senesinde, Türkiye’den ve Kürdistan’dan pek çok insan, katliamın birinci senesinde saldırının gerçekleştiği yer olan Ankara Tren Garı’na alınmadı. 10 Ekim’in birinci yıl dönümünde çok az ailenin gar önünde anma yapmasına izin verilirken, alana alınmayan yakınlar ile kurumlar Numune Hastanesi’nden tren garına giden yolda kurulan polis barikatı önünde açıklama yaptı. Açıklama sonrası, gar alanından barikatın önüne gelmeye başlayan ailelere “Bu meydan kanlı meydan” sloganları atılırken polis saldırdı. Barikatın önündeki kitleyle bulaşacak aileler gazdan etkilenerek fenalık geçirdi.

Kızılay’a akın edildi

Ankara’nın dört bir yanında polis saldırısı sürerken, aileler ile birlikte kitle sloganlar eşliğinde Kızılay’a yürüyüşe geçti. Kızılay’da Konur sokakta bir araya gelen kitle, “10 Ekim’i unutma, unutturma”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Ankara’nın hesabı sorulacak”, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” sloganları attı. Burada yapılan açıklamada 10 Ekim anmasına yapılan saldırı kınandı.

Alandaki güvenliği devrimciler öz savunmayla sağlarken, açıklamayı 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Eş Başkanı Mehtap Coşgun yaptı. Katliamda eşini yitiren Mehtap, bugün yapılan saldırılara ve engele isyan ederek, “Bugün barikat ardından yaşadığımız zulmünün geçen yılki katliamdan farkı olduğunu düşünmüyoruz” dedi. “Bize gelmeyen adalet size hiç gelmeyecek” diyen Mehtap, susmayacaklarının ve yılmayacaklarının altına çizerek, şunları kaydetti:

‘Yaşadığımız zulmün katliamdan farkı yok’

“Biz bugün aileler olarak barikatların ardından darp edildik. Biz bugün aileler olarak ellerinde tuttukları listelerde isimlerimizin eğer soyadlarımız tutmuyorsa annemizin yasını tutmamıza izin verilmedi. Bunları biz neden söylüyoruz? Burada ses tüketiyoruz. Çünkü biz katledildik. Çünkü bu insanlık suçu. Bunu kabul etmiyoruz. 365 gündür devam eden baskılar, zulümler, katliamlar bizi yıldırmadı. Evimizde tek başınıza gözyaşı dökmemek için buradayız. Daha düne kadar sembolik anmaya izin verileceği söylenmesine rağmen 4 kurum ve 10 Ekim Derneği’ne tebliğ yapılmamasına rağmen bugün barikat ardından yaşadığımız zulmünün geçen yılki katliamdan farkı olduğunu düşünmüyoruz. Biz katledildik diye susmayacağız, sindirilmeyeceğiz. Yarın sizin de çocuğunuzun katledilmeyeceğinin bir garantisi var mı? Biz savaşa karşı ‘barış’ dedik ve öldürüldük ve 365 gün sonra yeniden ‘barış’ demek için alana geldik. Biz bu zulmü hak edecek ne yaptık? Bizler yüzlerce cesedin arasında ailelerimizi aradık. Hesap sorulması için en hukuki hakkımızı kullandık.

‘Bu mücadele bitmez’

Kimse bizim aklımızla oynamaya çalışmasın. Bu saatten sonra bu mücadele bitmez. Bizi barikat arkalarında yalnız yakalayıp dövmeye kimse çalışmasın. Biz barış istedik. Sevdiklerimiz barış istedi. Hukuki haklarımızı kullandık elimizde silah yoktu ama siz silahla, bombayla geldiniz. Sunu unutmayın, bize gelmeyen adalet size hiç gelmeyecek. Eğer bunu unutursanız adalet beklemeyin. Biz barış istiyoruz, artık diyebileceğimiz bir şey yok.”

‘Katliamları unutmayın, unutturmayın’

Mehtap’ın ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise konuşma yapmak istedi, ancak kitlenin tepkisiyle karşılaştı. Konuşma yapan HDP Milletvekili Mithat Sancar, “Barış isteyen güçler durmadan mücadele etmelidir. Tek yol budur. Bir katliam unutturulursa, bilinmeli ki bu katliamın gerisi de gelir. Maraş, Çorum, Sivas, Nusaybin, Cizre, Sur’u unutturmamalıyız" dedi. EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan ise, bugün yapılan saldırıyı kınayarak, mücadeleyi büyütecekleri mesajını verdi. Selma, katledilen 101 kişiye sözleri olduğunu belirterek, “Bu ülkeye barış gelecek. Emeğin gücü egemen olacak” diye konuştu.

‘Onlar bizim onur meşalemizdir’

Suruç’ta kardeşini yitiren SGDF Eş Başkanı Özgen Sadet ise, şöyle konuştu: “Bizler 20 Temmuz’da Suruç’ta 33 yerimizden vurulduk. 33 gencimizi Arin Mirkan’ın yanına uğurladık. Bizler aileler, arkadaşlarımızın yasını tutarken 10 Ekim günü yine aynı saldırıyla 101 barış güvercinimizi uğurladık. 1 yıl önce Ankara’nın yolunu tutanlar, Suruç’un öfkesini yüreğinde taşıyanlardı. Bugün barikatların önünde direncimizle, öfkemizle bir aradaydık. Aileler olarak haykırıyoruz. Sizler bizim canlarımızı alabilirisiniz ama onlar bizim onur meşalemizdir. Mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceğiz” diye konuştu.

Açıklamanın ardından Çankaya Belediyesi binasındaki 10 Ekim sergisine geçildi. Polis, Yüksel’deki kitlenin bir kısmına saldırıya geçti.

47 kişi gözaltında!

Öte yandan, Gençlik Parkı, Hipodrom, Abdi İpekçi, Tandoğan, Ulus, Atatürk Bulvarı, Ulus hastaneler bölgesi, Sıhhiye, Tandoğan ve Ankara Adliyesi önündeki polis saldırılarında çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Avukatlar Gülşen Uzuner, Didem Ünsal, Hülya Yıldırım, Alişan Şahin ve Onur Yaylacı darp edilerek gözaltına alınırken, Kızılay’daki açıklamanın ardından yapılan saldırıyla birlikte toplamda 47 kişi gözaltına alındı.

(de-he/sy)