'Kadınlar direnerek önderliğini özgürleştirecek'

15:07

JINHA

AMED - "Önderliğime, Toprağıma, Özgürlüğüme sahip çıkıyorum" kampanyası kapsamında Cegerxwin Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleşen panelde konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, "Biliyorsunuz eskiden kadınlar kavga çıkınca beyaz yazmasını çıkarıp ortaya atar kavgayı bitirirdi. Şimdi yine kadınlarımız aynı güç ve kararlılıkla direnerek bu savaşı bitirecek ve önderliğini özgürleştirecek" dedi.

KJA'nın "Önderliğime, Toprağıma, Özgürlüğüme sahip çıkıyorum" kampanyası kapsamında Cegerxwin Kültür Sanat Merkezi'nde kadınların katılımı ile panel düzenlendi. Panelde KJA üyelerinin yanı sıra HDP Diyarbakır Milletvekilleri Feleknas Uca, Sibel Yiğitalp ve Nursel Aydoğan ile HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülşen Özer katıldı. Panelde Diyarbakır'ın ilçelerinden gelen kadınlarda yer aldı. Saygı duruşu ile başlayan panelin açılış konuşmasını KJA adına Ruken Akça yaptı.

Ruken, tarihin kendini tekrarladığını aktararak, "Yıllardır Kürt halkı üzerinde devam eden saldırı ve baskılara dönük halkın ayaklanması ve direnişi de her geçen gün daha çok büyüyor. Saldırılar arttıkça direniş de büyüyor. Parti tarihimizde kadınlar her zaman direnişin öncüsü olmuşlardır. Aslında bizim kendimizi sorgulamamız gerekiyor. Biz ne kadar güçlüyüz, ne kadar güçlü karşılıyoruz bu süreci. Mahallemizde, sokağımızda, evimizde biz kendimizi kadın olarak nasıl örgütlüyoruz. Bizim gece gündüz tek işimiz kendimiz örgütlemek olmalıdır. Bizi kim bu güce ulaştırdı: Önderlik. Dünya önderliği anladı ama biz hala onu doğru anlamış değiliz. Bugüne kadar bize istediklerinden sadece yüzde 10'unu ancak yerine getirebilmişizdir. Bu anlamda hepimizin özeleştirisini vermesi gerekiyor. Toplumun bizden istediği öncülük yapmamızdır. Artık biz öncülük yapmalıyız ve alana çıkmalıyız. Daha ne kadar gençlerimizi toprağın altına gömeceğiz. Bu sorumluluğu artık bizim almamız gerekiyor" diye konuştu.

'Tecridin boyutları ağırlaşıyor'

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın tutuklanma ve komploya uğrama sürecini anlatan avukat Ebru Günay, "Sayın Öcalan her zaman bu komplonun boşa çıkarıldığını ve bunun da kadınlar ve gençler tarafından yapıldığını söylüyor. Komplonun gerçeklemesinin ardından gerçek bir direniş tarihi söz konusu oldu ve her yerde ayaklanmalar başladı. Bu ayaklanmalar ve direnişlerle komplo amacına ulaşmadı. Bu süreçten sonra İmralı süreci de hukuksuzca devam etti. Öcalan'ın oraya getirilmesi ve tutsak edilmesi halka dönük bir baskı ve tecritti. Onu halktan koparmaya ve liderliğini bitirmeye çalıştılar. 18 yıl bize aslında şunu gösterdi; herhangi bir temas olmasa da Kürt halkı, kadınları ve gençleri ile Sayın Öcalan arasından hiçbir kopma yaşanmadı. Onun tecrit koşullarının ara ara iyileştirilmesi halkın direnişi sayesindeydi. Fiziki temas koşulsuz önemlidir ama tecridin boyutları gittikçe ağırlaştırılıyor ve aslında bizim ilk hedefimiz bunu ortadan kaldırmak" sözlerine yer verdi.

Ebru, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın, Ortadoğu üzerine geliştirdiği paradigmayı hatırlatarak, "DAİŞ'in kadınlara tecavüz etmesi, köleleştirmesi, linç girişimini başlatması aslında Sayın Öcalan'ın kadın özgürlükçü paradigmasına karşı başlatılmış bir hamleydi. Bizim tecride ve baskılara dikkat çekmek için anayasa mahkemelerine başvurduk. CPT ile bir görüşme sağlamaya çalıştık. CPT ne yazık ki Türkiye'ye gelip İmralı'yı ziyaret etmesine rağmen bizimle bir paylaşıma gitmedi" sözlerini belirtti.

'Alanlarda olmalı ve direnmeliyiz'

Feleknas Uca ise kampanya kapsamında Abdullah Öcalan'ın durumu ile ilgili yapılan görüşmeleri ve Rojava'nın bu konuda yaptığı eylem etkinlikleri anlatarak, "Ben de 9 Ekim komplosunu kınıyorum ve bu komployu boşa çıkarmak için canlarını feda edenleri saygıyla anıyorum. Devlet tarafından Kürt Halk Önderi'ne yönelik bir tecrit gerçekleşiyor. Bu tecrit yalnızca Türkiye tarafından değil Uluslararası ülkeler tarafından da uygulanıyor çünkü bu komplonun ve Sayın Öcalan'ın tutsak olmasında onların da büyük bir payı oldu. Kadın en çok güç veren, kadını kölelikten kurtaran ve kadın özgürlüğünü esas alan perspektif Serok Apo perspektifiydi. 'Kadının özgürlüğü Önderliğin özgürlüğüdür' demelerinin sebebi özgürlüğü kadınlara veren Önder Apo olmasıydı. Bu yüzden biz kadınların en büyük amacı ve hedefi Önder Apo'nun özgürlüğü için alanlarda olmak ve direnmektir" diye belirtti.

'Sokaklara çıkacak olan bizleriz, bizim sıramız'

Abdullah Öcalan için bu doğrultuda bir kampanya başlattıklarına dikkat çeken Feleknas, "Toprağımıza, özgürlüğümüze ve Önderliğimize sahip çıkıyoruz dedik. Çünkü bize bu gücü veren Önder Apo'ydu. Bu yüzden diyoruz ki kadın mücadelesi ile bu tecridi kıracağız ve Önder Apo'yu İmralı'dan biz kadınlar çıkaracağız. Bu kampanya için mahalle mahalle, sokak sokak, köy köy ve ev ev dolaşarak kapıları çaldık. Çaldığımız her kapı açıldı ve herkesin tek istediği Önder Apo'nun özgürlüğüydü. Toplumdan uzak kalan ve bu eylemlere dahil olmayanlar kendilerini gördüler ve evlerinden çıkarak eylemlere dahil oldular. Yıllardır topraklarımız, mahallelerimiz ve sokaklarımız üzerinde siyaset yürütenlerin zamanı geçti. Artık zaman bizim zamanımızdır ve bizim direnişimizdir. Kadınlar olarak sokaklara çıkacak olan bizleriz ve bizim sıramızdır" diye konuştu.

'En büyük amacımız önderliğin özgürlüğü'

Devlet güçleri tarafından yıkılan sokakların ve ilçelerin devletin inşa etmesini beklemeyeceklerini dile getiren Feleknas, "Her köşesini, sokağını biz kendimiz yeniden inşa edeceğiz. Biz istersek yeni devletler de kurabiliriz, sokağımızı da kendimiz inşa edeceğiz. Hala yasağın devam ettiği ilçelerimiz var. Hala cenazelerimiz sokaklarda bekletiliyor ve hala defnedemediğimiz cenazelerimiz var. Bu cenazelerin birçoğu da kimsesizler mezarlığına defnedildi. Darbeden sonra darbe yapanlara operasyon yapacağız dediler yine en çok gözaltına alınan, tutuklanan darp edilen Kürt halkı ve Kürt kadınları oldu. En büyük saldırılar Kürt halkı üzerinde yürütülüyor ama Kürt halkı direnerek onlara en büyük cevabı verdi. Kürt halkının direnişi olmasaydı bugün burada bu toplantıyı bile yapamazdık. Bizim her zaman en büyük amacımız Önderliğimizin özgürlüğü olacak. Önderliğin en büyük hayali Amed'e gelip burada Sur'lara çıkıp Amed'i izlemekti. Şimdi bizim tek hedefimiz kadınlar olarak önderliğin bu hayalini gerçekleştirmek olacak" diyerek kadınlar olarak buna hazır olduklarını vurguladı.

Panel soru-cevap bölümüyle sona erdi.

(bc-tm/dk)