Figen Yüksekdağ: Esas darbe 7 Haziran’dan sonra başladı
11:38
JINHA
ANKARA - Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “Onu başkan yaptırmayan’lara karşı nefreti var. Esas darbe beyefendiler 7 Haziran sonucunu beğenmedikten sonra başladı” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Yol TV’de katıldığı programda gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu. Figen, şöyle konuştu: “Çok büyük bir yıkım hareketi var. Gerçeği yıkmaya dönük saldırıyorlar. Bu siyasi iktidarın gücü değil acizliğidir. Gerçeği açıklayan kurumlara zorbalıkla yaklaşmak güç ifadesi değildir. Demek ki bu kurumlar karşısında kendi sözleri yetmiyor çareyi saldırmakta buluyorlar. Bu yolla otorite kurmaya çalışanlar kendi gayri meşruluklarını tescillemiş olurlar. İşkenceyle gözaltına alınan basın kuruluşları mutlaka kendine yeni yollar bulacaktır. OHAL’i 3 ay daha uzattılar. KHK’yı anayasal haklarını tırpalamak için kullanıyorlar. KHK nasıl temel hakları çiğneyebilir? Sözün bittiği, yasanın bittiği yerde demokratik tepkilerin ön plana çıkması gerekir.”
‘Onu başkan yaptırmayanlara nefreti var’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Başkanlık hırsından hiçbir zaman vazgeçmediğini dile getiren Figen, “Erdoğan’ın bizi Yenikapı’da istemesi garip olurdu. Çünkü ‘Onu başkan yaptırmayan’lara karşı nefreti var” dedi. 15 Temmuz’dan sonraki süreci değerlendiren Figen, “Esas darbe beyefendiler 7 Haziran sonucunu beğenmedikten sonra başladı. Bugün 3’lü ittifak kuranlar 7 Haziran sonrası koalisyon kurmadı. Türkiye'de darbenin koşulu böyle oluşturuldu.
Yenikapı ruhu çakma ruhtur. Çünkü zorunlu bir çıkar birliğidir. Bir birliğin oluşturulabilmesi için Türkiye’de insani demokratik bir gelişmenin olması gerekiyor. Türkiye’deki sosyolojik, ruhsal parçalanmayı Yenikapı ruhu diye bir şey uydurarak önleyemezler” diye konuştu.
‘Barış olsaydı AKP beslenemeyecekti’
“Müzakereye geçişteki kararlılığın resmi belgesi var” diyen Figen, konuya ilişkim şöyle devam etti: “Görmedim duymadım demek komedidir. Dolmabahçe mutabakatı resmi müzakerelere geçişteki son adımdır. AKP ve Erdoğan iktidarı Kürt sorununda çözüm sözünü bir koz olarak kullandı ama evdeki hesap çarşıya uymadı çünkü Kürt sorununda çözüm demek tam demokrasiye geçiş demektir. Erdoğan 7 Haziran’da Kürt sorununun demokratik çözüm dışında çözülemeyeceğini gördü. 7 Haziran sonrası bu nedenle savaş eksenine döndü. Türkiye toplumu 2,5 yıl boyunca barışa hazırlandı. Biz bunun sonucunu 7 Haziran’da gördük. Eğer barış olsaydı AKP’nin beslendiği kutuplaştırma alanı kalmayacaktı.”
‘IŞİD’le mücadele edilseydi Antep’te katliam olmazdı’
Meclis’ten son dönemde çıkan kararlar KHK’ların gelmesi ve tezkerenin çıkması ile ilgili de konuşan Figen, “Meclis’in başka işlevi yok. Bizim dışımızdaki tüm partiler tezkereyi onayladı. Yenikapı ruhu savaş ruhudur” dedi. Türkiye’nin içeride IŞİD’e karşı mücadele etmesi gerektiğini belirten Figen, “IŞİD’e karşı mücadele diyerek Kürtleri katlediyorlar. IŞİD’e karşı operasyon yapıyorsanız Cerablus’u bombalamanıza gerek yok. IŞİD ile mücadele etseydiniz Antep’te katliam olmazdı. Neden onca zaman uyarmamıza rağmen Antep’te katliam öncesi hiçbir tedbir alınmadı? Şimdi Antep katliamını Cerablus’a girişte gerekçe gösteriyorlar. Türkiye sınırı, Türkiye iktidarı tarafından IŞİD gibi örgütlerin saldırılarına açık hale getirilmiştir” diye konuştu.
‘Barışın tek engeli siyasi iktidar’
Figen, son olarak şunları kaydetti: “Türkiye’de milyonlarca insanın oyunu alarak siyaset yapma hakkına sahip olanların söz söyleme hakkı yok. Bizim hakkımızda dava açılması seçme seçilme hakkının ihlalidir. Bizler sözlerimiz nedeniyle yargılanıyoruz. Üzerimize, ‘arabalarla silah taşıyorlar’ diye attıkları iftiraların tek bir kanıtı yok. Bu zora biat etmeme tavrımızı sürdürüyoruz. O mahkemelere gitmemek bizim görevimizdir, zorla götürmek ise onlara yakışan olacak. Umut kesmek istemediğimiz için CHP’ye çağrı yapmaya devam ediyoruz. Saray’a karşı güçlü bir muhalefet oluşmadıkça Türkiye halkları bedel ödüyor. Muhatapların bu sorumluluğu hissetmesi gerekir. Türkiye’de barış koşulu vardır, bunun tek engeli siyasi iktidardır. AKP-Erdoğan iktidarı son dakikalarını oynuyor. Biz barış ve demokrasi çizgimizi koruyacağız ve herkes yürekten inansın ki yarına bu kalacaktır.”
(sy)