YPS’li Esma Sarıdağ'ın ablası: Cenazemizi istiyoruz

15:19

JINHA

İSTANBUL – Şırnak’ta yaşamını yitiren YPS’li Esma Sarıdağ’ın ablası Gurbet İlbars, Esma’nın cenazesini almak için girişimlerde bulunduklarını ancak halen alamadıklarını belirterek, “Biz ablukalar varken yaşayanlar için koridor kurulsun dedik ama şimdi cenazelerimiz için koridor açılsın diyoruz” diyerek, yetkililere çağrıda bulundu.

Şırnak'ta 6 Temmuz tarihinde yaşamını yitiren YPS'li Esma Sarıdağ'ın yakınları Gurbet İlbars ve Melek İlbars, cenazenin kendilerine verilmemesi nedeniyle İHD İstanbul Şubesi’nde İHD avukatlarından Hüseyin Boğatekin’in katılımıyla basın toplantısı düzenledi. İlk olarak söz alan avukat Hüseyin Boğatekin, "Gelinen aşamada toplum, yıllarca etkisi devam edecek ağır travma yaşamış ve yaşamaya devam etmektedir. Bu trajedi içerisinde gelişen bazı durumlar, var olan acıyı daha da katlanılmaz kılmaktadır. Bunlardan biri de, çatışmalarda yaşamını yitiren gerilla veya sivillerin cenazelerinin ailelerine teslim edilmemesi veya geç teslim edilmesi durumudur" dedi.

'Cenazeler kamyon kasalarında tutuldu'

Rojava'da savaşan YPG ve YPJ'lilere değinen Hüseyin, "IŞİD barbarlığına karşı savaşan ve yaşamını yitiren Türkiye vatandaşı YPJ ve YPG’lilerin cenazeleri günlerce sınırda kamyon kasalarında bekletilmiş ve devlet yetkililerince ailelerine teslimi engellenmiştir. Kamuoyunda gündem olan Aziz Güler, Eylem Ataş ve diğer onlarca savaşçının cenazelerinin ülkeye girişinin engellenmesi toplumda büyük tepki ile karşılanmıştır" şeklinde konuştu.

'Hukuki anlamda takipçisi olacağız'

Hüseyin, derneklerine başvuran Gurbet İlbars ve Melek İlbars’ın tüm yasal girişimlerde bulunduklarını, başvuru esnasında hakarete ve kötü muameleye maruz bırakıldıklarını, Şırnak bölgesinde, hiçbir yasanın işlemediğini ve keyfiliğin uygulandığını belirttiklerini kaydetti. Hüseyin sözlerine şu şekilde devam etti: "Herkesin, ailesinin geleneklerine ve örf adetlerine uygun olarak, onurlu bir şekilde gömülme, akrabası olan veya kendisine çok yakın olan bir kişiyi defnetme, ahlaki görevlerini yerine getirme fırsatına sahip olma ve insan niteliğini gösterme, son yolculuğuna uğurlama, kederlenme, matem tutma ve ölüyü anma hakkı ile toplum ve devlet tarafından nasıl görülürse görülsün, bütün medeniyetlerde kutsal bir değeri ve hatıra sembolü olan bir mezara sahip olma hakkı vardır ve bu hak, kanunla yazılı olarak düzenlenmeyi bile gerektirmeyecek kadar doğal ve tartışmasız bir haktır. durumun hukuki ve sair açılardan takipçisi olacağımızı beyan ediyoruz."

'Manevi açıdan incitmeye çalıştılar'

Son olarak söz alan Gurbet İlbars, cenazeyi almaya gittiklerinde karşılaştıkları muameleleri şu sözlerle anlattı: “Güvenlik kuvvetleri cenazemizi almaya gittiğimizde bizim için 'leşlerini almaya gelenler' şeklinde konuştular. Savaş politikasını sürdürerek bizi manevi açıdan incitmeye çalıştılar. Bizi tehdit ettiler. Cizre'de bizim gibi yüzlerce aile var. Cizre'de hukukçuların çalışması önlendiği için net bir sayı alamadık. Biz kendi zorlamalarımızla DNA için kan örneği verdik. Biz hala kardeşimizin cenazesine ulaşamıyoruz. Yasaklı bölgede defnedilmişe oraya nasıl gideceğimizi bilmiyoruz. Biz ablukalar varken yaşayanlar için koridor kurulsun dedik ama şimdi cenazelerimiz için koridor açılsın diyoruz. Sadece kardeşim için değil bütün siviller için bir an önce bu mağduriyetinin son bulmasını istiyoruz. Bütün yetkilileri davet ediyoruz. Cenazemizi istiyoruz."

(ro-aa/mg)