Kayıp yakınları: Hakikati karartmak istiyorlar
14:00
JINHA
AMED/ÊLİH - Adalet arayışlarının 399. haftasında Diyarbakır ve Batman'da bir araya gelen kayıp yakınları, televizyon ve radyoların kapatılmasına tepki göstererek, "Hakikatin açığa çıkması engellenmek isteniyor" dedi.
DİYARBAKIR
İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" sloganıyla her hafta düzenledikleri oturma eylemlerinin 399'uncusu, Diyarbakır Valiliği tarafından açık alandaki tüm eylem ve etkinliklerin ikinci bir emre kadar yasaklanması nedeniyle yine İHD şube binasında gerçekleşti.
'Hakikatin açığa çıkmaması için TV'ler kapatıldı'
İHD Şube Başkanı Raci Bilici, muhalif televizyon ve radyoların kapatılmasına dikkat çekerek, devletin farklılıkların sesini kısmak istediğini belirtti. Hakikatin açığa çıkmaması ve halkın bunu görmemesi için muhalif kanaların kapatıldığını yineleyen Raci, bu durumun kabul edilmez olduğunu dile getirdi.
Raci, önümüzdeki hafta eylemin 400'ncü hafta olmasından kaynaklı kitlesel geçmesi için katılım çağrısında bulundu.
Konuşmasında Licê'de 2009'da koyunlarını otlatırken katledilen 12 yaşındaki Ceylan Önkol'un ölüm yıldönümüne de işaret eden Raci, faillerin açığa çıkmasını istedi.
Ardından Avukat Hasan Yalçın, 6 Ekim 1992'de İstanbul Teknik Üniversitesi'nde gözaltına alınan ve o günden beri kendisinden haber alınamayan Ayhan Efeoğlu'nun hikayesini okudu.
Eylem kayıplar anısına 5 dakikalık oturma eylemi ile devam etti.
BATMAN
İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta Cumartesi günü "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla gerçekleştirdiği eylem, 399'ncu haftasında devam etti. Gülistan Caddesi'nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirilen eyleme STK temsilcileri, insan hakları savunucuları ve kayıp yakınları ellerinde faili meçhulde kaybedilenlerin fotoğrafları ile katıldı.
İHD Şube yöneticisi Fahrettin Asutay, muhalif kanalların kapatılmasına şu sözlerle tepki gösterdi: "Tüm bunlar OHAL 'in gerekçesini aşmıştır, süreç amacından sapmış, tasfiye sürecine dönüşmüştür."
Fahrettin daha sonra M. Şirin Maltu'nun hikâyesini şöyle paylaştı: "Ocak 1995 tarihinde askerler, korucular ve özel timler tarafından iki askeri panzer eşliğinde Kozluk ilçesine bağlı Zediya mezrasına gece saatlerinde baskın düzenlenir. Bu baskında Mehmet Şirin Maltu gözaltına alınır. Ailesine, ertesi gün PKK sığınaklarını ve silahlarının göstermesi gerekçesi ile köye getirdiklerinde kendisine işkence yapıldığını bundan dolayı ayakta duramayacak durumda olduğunu, hiçbir sığınak gösteremediğini ve PKK ile ilgisinin olmadığını söyler. Aynı gün tekrar karakola götürülür. Ailesi götürülürken (Cengiz adlı) Bekirhan Jandarma Karakol Komutanı ve Kozluk Jandarma Bölük Komutanı olay yerinde olduğunu belirtir. Daha sonra M. Şirin Maltu'dan bir daha haber alınamaz. Ailesinin yetkili makamlara yaptığı başvurulardan bir sonuç alınamaz."
(ekip/gc)