JINHA

AMED - Dün akşam 10 TV kanalını KHK ile karartan hükümete yazarlar ve gazetecilerden tepkiler yağdı. Gazeteciler, halkın haber hakkının gasp edildiğine dikkat çekerek, sessiz kalmayacaklarını ve gerçekleri yazmaktan taviz vermeyeceklerini vurguladı.

Hükümetin "darbe ile mücadele" adı altındaki operasyonları muhalif televizyon kanallarına uzandı. Hayatın Sesi, Azadi TV, Jiyan TV, Van TV, TV10 ve Zarok TV'nin de aralarında bulunduğu 10 televizyon kanalı akşam saatlerinde Kanun Hükmündeki Kararname kapsamında yayın yaptıkları TÜRKSAT uydusundan çıkarıldı ve ekranları karartıldı. Televizyon kanallarına herhangi bir resmi bilgilendirme yapılmazken, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı İlhan Yerlikaya'nın verdiği bilgiye göre söz konusu karar KHK kapsamında alındı. 10 kanalın karartılmasına karşı gazetecilerden tepki yağmaya başladı. Gazeteci Nermin Pınar Erdoğan, Kürt siyaseti üzerinde ciddi bir baskının bulunduğuna dikkat çekerek, muhalif tüm kesimlerin sesinin susturulmaya çalışıldığını belirtti.

'Karartılan TV'lerin sesi olacağız'

TV'lerin karartılmasının, gazetelerin kaldırılmasının altındaki nedene değinen Nermin, savaş kültürünün körüklenmeye çalışıldığının altını çizdi. Nermin, muhalif gazetelerle, televizyonlarla dayanışma içerisinde olan gazetecilerin baskılarla, gözaltılarla ve tutuklanmalarla korkutulmaya çalışıldığını söyledi. Nermin, "Barış isteğini kırmak istiyorlar. Barış isteğimiz hiçbir zaman son bulmayacaktır. Ben Batı'dan bir gazeteci olarak, barış isteğimi hiçbir zaman susmadan seslendirmek istiyorum. Bu gece 10 televizyon kanalına dönük gerçekleştirilen karatma politikasına karşı sessiz kalmayarak, onların sesine ortak olacağız" dedi.

'Barıştan yana sesler susturularak mı çatışmalar sona erecek'

Bianet yazarlarından Begüm Zorlu, Türkiye'de baskı, sansür ve inkarın bir gelenek haline geldiğini belirterek, 100 yıl geçse de Türkiye'nin bu zihniyetle sansür politikasından vazgeçmeyeceğini kaydetti. Halkın gerçeğe ulaşma hakkının elinden alındığını vurgulayan Begüm, yaşananların kabul edilemeyeceğini ve gerçekleri yazmaktan vazgeçilmeyeceğini söyledi. Begüm, "Bir halkın en temel haklarından biri olan anadilini öğretme, öğrenme ve o dilde yayın yapma hakkı yine çiğneniyor. Zarok TV gibi, çocuklara hitap eden bir kanalın kapatılması ile mi 'terör' sona erecek? Barıştan yana sesler susturulup, bastırılarak mı çatışmalar sona erecek" diye sordu.

'Halkın doğru haber alma hakkı gasp edildi'

Özgür Gün TV Muhabiri Diren Yurtsever de daha önce Özgür Gün TV'ye dönük saldırıyı hatırlatarak, gerçekleri yansıtan tüm kesimlerin iktidarın hedefi haline geldiğini vurguladı. Özgür Gün TV'nin de TÜRKSAT'an kaldırılmasının asıl amacının gerçekleri yansıtmasından kaynaklandığına değinen Diren, özgür basın geleneğinden gelen tüm basın camiasının saldırıya maruz kaldığını kaydetti. TV'lerin savaş ve katliamların yaşandığı süreçte kapatılmasının manidar olduğuna dikkat çeken Diren, kapatılan kanalların bölgeden yayın yapan kanallar olduğunu ve bu nedenle gerçekleri gizlemek adına hedef haline geldiğini söyledi. Diren, "Mevcut iktidar suçlarını buradaki savaşın kirliliğini bu şekilde saklamaya çalışıyor. Fakat başarılı olamayacaktır. Her zaman olduğu gibi boyun eğmeyip yaptığımız işin arkasında olacağız ve direneceğiz" dedi.

'Kazanan çok seslilik ve renklilik olacak'

Van TV Muhabiri Hülya Emeç, kanallarının karartılmasına tepki göstererek, "Darbe girişimi sonrası FETÖ ile mücadele edileceği iddiasıyla OHAL ilanı sonrası çıkarılan KHK'ler ile darbenin ayakları açığa çıkarılacağına, toplumsal muhalefete dönük tasfiye operasyonu başlatıldı. Bundan biz gazeteciler de payımıza düşeni aldık, alıyoruz. Ne mahkeme ne RTÜK kararı olmaksızın kanalımız KHK'ler bahane edilerek karartıldı. Bu toplumdaki çok sesliliğe vurulmuş ağır bir darbedir. Farklı hiçbir görüşe tahammül edemeyen bir anlayışla karşı karşıyayız. 90'lar öncesinin tek kanallı Türkiye'si veya otoriter rejimlerin her şeyi güllük gülistanlık gösteren medyası olma yolunda ilerliyoruz. Evet kaygılıyız ama inanıyoruz ki kazanan yine çok seslilik ve çok renklilik olacak" dedi.

(be-sg/gc)