Sozdar Avesta: Özgür kadın özgür Ezidxandır
12:53
JINHA
ŞENGAL -Şengal Kadın Konferansı'nda konuşan KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, konferansın Êzidî kadınlarının kendilerini yeniden örgütleme konferansı olduğunu belirterek, "Şengal üzerinde oyunlar var. Hala da kadınlar, çocuklar esir haldeler, hala da binlerce Êzidî göç halinde. Bu göçü sonlandırmak için, o kadınları, o çocukları tekrardan bu özgür ve kutsal topraklara döndürmek için, esir düşen kadınları özgürleştirmek için, kendilerini savunmak için direnişe içerisinde olmak lazım. Kadınlar unutmasın ki özgür kadın, özgür Ezidxandır" dedi.
Şengal dağlarında Êzidî kadınların katılımıyla bu yıl 2'ncisi düzenlenen Şengal Kadın Konferansı'nda konuşan KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, PKK Lideri Abdullah Öcalan, PKK hareketi adına YJŞ, Êzidî Kadın Meclisini ve konferansa katılan tüm misafirleri selamladı. Sozdar, konuşmasına özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenleri anarak başlayarak, "Bugünleri bizleri yaşatan bu halkı, bu toplumu soykırımdan geçiren, halkımızı göçe mecbur eden güçleri kınıyorum. Bu kutsal günleri de bizlere yaşatanları konferans adına sevgi ve saygılarımızı Reber Apo'ya gönderiyoruz. Bu konferans siz katılımcıların şahsında Reber Apo'ya kutlu olsun. Soykırımlara, katliamlara karşı büyük direnişler gösteren şehitleri, 74 Ferman şehitlerini anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyorum. Değerli anneler, sevgili katılımcılar büyük, anlamlı ve tarihi günlerden geçiyoruz. Bugün de tarihi bir gündür. Bugün birçok kadın aramızda değil, esirler. Ama onlar ne kadar esir olsalar da beynen, ruhen, varlıklarıyla bizlerle birlikteler. Bugün bu konferansı esir düşen kadınları DAİŞ çetelerinin elinden kurtarmak için gerçekleştiriyoruz. Onları en kısa zamanda özgürleşeceğiz. Onlara borçluyuz, onları özgürleştirmek için mücadele ediyoruz, direniş içerisindeyiz" dedi.
'Êzidî kadınlarının kendilerini yeniden örgütleme konferansıdır'
2'nci Şengal Kadın Meclisi Konferansının sadece yıllık faaliyetleri değerlendirme konferansı olmadığını söyleyen Sozdar, Êzidî kadınlarının kendilerini yeniden örgütleme konferansı olduğunu söyledi. Sozdar, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Bugün burada toplanmamız sadece Şengal Kadınlarını alakadar etmiyor. Bu konferans sadece yıllık faaliyetleri değerlendirme konferansı değildir. Bir yıllık sonuçlar, bir yıllık emek ve işin sonucu, öne çıkan gelişmeler, Şengal kadınlarının geldiği aşama, örgütlenmelerini değerlendirmek, onları daha fazla güçlü ve örgütlü kılmak için burada toplanmış bulunmaktayız. 2'nci Kadın Konferansı aynı zamanda Êzidî kadınlarının kendilerini yeniden örgütleme konferansıdır."
Sadece bir meclis olarak mücadele edilmediğinin altını çizen Sozdar, "Nerede olursa olsun nerede özgürlük isteyen bir kadın varsa onlara ulaşmak, onları örgütlemek, eğitmek gerekiyor. Şuanda çok farklı ve önemli bir süreçten geçiyoruz. Bu süreçte toplumumuz üzerinde özellikle de Şengal üzerinde oyunlar var. Şengal hala da yaralıdır, yaraları sıcaktır, hala da kadınlar, çocuklar esir haldeler, hala da binlerce Êzidî göç halinde. Êzidî halkı Şengal'de de göç halinde. Evet, Êzidî halkı Şengal'de ama kendi topraklarında tam olarak yer almıyor. Topraklarından, köylerinden, evlerinden uzaklar. Bu göçü sonlandırmak için, o kadınları, o çocukları tekrardan bu özgür ve kutsal topraklara döndürmek için, esir düşen kadınları özgürleştirmek için, kendilerini savunmak için direnişe içerisinde olmak ve mücadele etmek lazım" diye konuştu.
'Fermana sebep olanlar Êzidî kadınlarının birliğinden korkuyorlar'
"Êzidî halkının ferman yaşamasına sebep olanlar Şengal kadınlarının birliğinden korkuyorlar, Şengal kadınlarının direnişinden, mücadelesinden korkuyorlar" diyen Sozdar, bu nedenle Şengal kadınlarının iradesinin kırılmak istendiğini ifade ederek, Şengal kadınlarını köle haline getirmek ve zulüm zorbaya karşı baş kaldırmasını istemediklerini kaydetti.
'Beyaz soykırımla halk yok edilmek isteniyor'
Ezidxan tarihinde 74 fermanın olduğunu belirten Sozdar, "Ama 74 ferman değil yüzün üzerinde ferman yaşadı bu halk. Ama en kötüsü beyaz soykırımdır. Bu soykırımla bu halkı topraklarından, kültüründen, tarihinden uzaklaştırmak istiyorlar. Bunlara karşı Êzidî kadınının mücadelesi kutsaldır. Reber APO da böyle söylüyor. Diyor ki eğer bugün Kürt ve Kürdistan tarihine, dilimize, kültürüme sahipsek, anadilimizi konuşuyorsak Êzidî, Alevi kadınlarına borçluyuz. Onlarca kez katledildiler, soykırımdan geçtiler, ezdiler, yaktılar, işkence ettiler ama hiçbir zaman haklı olan davalarından, dilinden, kültüründen, tarihinden vazgeçmediler, zulüm ve zorbalığa karşı hiçbir zaman başlarını eğmediler. Asıl direniş budur. Asıl direniş Êzidî kadınlarının, annelerin Şengal dağında kalıp kendilerini örgütlemesiydi" diye kaydetti.
'Êzidî kadınlarının mücadelesinde önder Apo'nun emeği var'
Êzidî kadınlarının mücadelesinin temelinde 40 yıllık emeğin olduğunu söyleyen Sozdar, "Sizler, Ezidxan kadınları yalnız değilsiniz, sizin devrim temellerinizde 40 yıllık emek ve mücadele var. Önder Apo'nun emeği var, değerli şehitlerin emeği var, bu temellerde kadın ordulaşmasının, kadın partileşmesinin emeği var. Sizler de bu emeğin bir parçasısınız. Önder Apo'nun emir ve talimatlarıyla esir düşen kadınlara sahip çıkmamız lazım, göç eden kadınlara, kutsal topraklar dışında kalan, oralarda yaşan kadınlara sahip çıkmamız lazım. Birliğimizi güçlendirmemiz lazım. Reber Apo'ya diyelim ki senin verdiğin emeğe sahip çıkıyoruz. Senin yerine o Êzidî kadınlarının öcünü alıyoruz, Şengal Kadınlarını özgürleştiriyoruz. Bu konferansa özgür yaşam felsefesi, birliktelik felsefesi, Kutsal Ezidxan felsefesi var. Bundan dolayı da Reber Apo felsefesi, Ezdati felsefesi üzerinden mücadeleyi büyütmemiz lazım. Tekrardan hareketim adına bu konferansı Şehitlere, Önder APO'ya, aramızda olmayan tüm kadınlara, Kürdistan kadınlarına kutlu olsun diyorum. Diyorum ki Şehid Namırın, Şengal kadınlarının direnişi, mücadelesi kazanacak, Özgür kadın, Özgür Ezidxandır. Şengal özgür kadınsız olmaz, özgürlük mücadelesi özgür kadın öncülüğünde gelişecektir. Şehid Namırın, Biji Serok APO" şeklinde konuşmasını sonlandırdı.
(ekip/dk)