Kuşların Piri Feqiye Teyran türbesi
09:07
JINHA
WAN - Önemli Kürt alimlerinden biri olan Feqiye Teyran'ın doğduğu yer olan Van'ın Bahçesaray ilçesindeki türbesi, yok olmaması için halk tarafından yıllardır korunmaya alınmış durumda.
Kürt şiirine sade bir söylem kazandıran Feqiye Teyran 1560 yılında Van'ın Bahçesaray (Müküs)ilçesinde doğmuştur. Kaynaklara göre gerçek isminin Muhammed olduğu belirtilirken kimi kaynaklarda da "Mîr Mihê" şeklinde geçer. Kürt Edebiyatında oldukça önemli bir yere sahip olan Feqiye Teyran bir çok şiiri ile ayrıt edici bir yere sahiptir. Feqiye Teyran, ömrünü kuşlara adamış bir ilim insanıdır. Türbesinin bulunduğu Bahçesaray'a kadınlar dilek dilemeye giderken, Feqiye Teyran Türbesi ise ilk günkü yeniliğini koruyor. Ailesinden bayrağı devralarak türbenin bakımını üstlenen Hacı Tahir Öztekin (85), yıllardır türbenin yok olmaması için çalıştığını belirtti.
'Feqiye Teyran kuşların dilinden anlardı'
Feqiye Teyran türbesine bakılmasının ailelerinde bir gelenek olduğunu söyleyen Hacı Tahir , "Ben küçüklüğümden beri türbeye gelip gidiyorum. İlk başlarda dedem bekçi olarak kalıyormuş türbenin önünde. Daha sonra babam, şimdi ise sıra bende. Her gün gelip türbeyi ziyaret ediyor ve temizliyorum. Bahçesaray'ın köylerinde yaşayan halk gelip burada dualarını ediyor. Birçok derdi olan insan kendini burada iyi hissettiği için türbeye ziyarette bulunuyor. Feqiye Teyran gerçekten çok değerli bir edebiyatçıdır. Tarihe baktığımız zaman kuşların dilinden anlayan yazar ve Kuşların Piri diye geçer" şeklinde konuştu.
'Kadınlar kılamlarında Feqiye Teyran'ı anlatırlar'
Bahçesaraylı kadınların genellikle çocuklarına Feqiye Teyran hakkında masallar anlattığına dikkat çeken Hacı Tahir, Feqiye Teyran ile ilgili bir hikâye anlatmaya şu sözler ile başlıyor: " Feqiye Teyran Bahçesaray'a geldiği zamanlarda, bir bahçe görür. Bu bahçenin içine gelir, sahibini arar ama bulamaz. Bahçeden bir elma alır ve yer. Bu bahçeden aldığı elma için sürekli sahibini arar sahibini bulduğu zaman yediği elma için helallik ister. Bahçenin sahibi yediği elmayı helal etmek için Feqiye Teyran 'a kızını vermek ister. Feqiye Teyran önce kabul etmez ama yediği elma için de adamdan sürekli helallik almak ister. Adam kızı için helal etmez. Daha sonra aradan uzun süre geçer. Bahçenin sahibi Feqiye Teyran'ın yediği elmayı helal eder. Feqiye Teyran aldığı helallikten sonra köye döner ve Sinem adında bir kadına aşık olur. Ama Feqiye Teyran Kürdistan'ın her yerini ilmek ilmek dolaştığından Cizre'ye gider. Döndüğünde ise Sinem'in amansız bir hastalıktan öldüğünü öğrenir. O günden sonra Feqiye Teyran Sinem ile kavuşamadığı için sürekli şiir yazar. İşte bu yüzdendir ki Bahçesaray'ın kadınları genellikle kılamlarında Feqiye Teyran'ın Sinem'e olan aşkını anlatırlar."
Kürt tarihi ve edebiyatı açısında çok önemli bir yere sahip olan Feqiye Teyran, ardında kuşlarını ve sayısız eserini miras bırakırken öldüğü günden bu yana türbesi de kimileri için umut olmaya devam ediyor.
(db/ng/dk)