Kayıp yakınları: Kayyım atamaları Edip Solmaz'ı hatırlatıyor

14:06

JINHA

AMED/ÊLIH- Kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları eğitim emekçilerini açığa alınmasına ve kayyım atamalarına tepki göstererek, 1979'da katledilen Batman Belediyesi Başkanı Edip Solmaz'ın da hala faillerinin yargılanmadığını dile getirdi.

DİYARBAKIR

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınların "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eylemlerinin 397'ncisi, Diyarbakır Valiliği tarafından açık alandaki tüm eylem ve etkinliklerin ikinci bir emre kadar yasaklanması nedeniyle, İHD Diyarbakır Şube binasında gerçekleştirildi. Kayıp fotoğraflarının taşındığı eyleme İHD Diyarbakır Şubesi yönetici ve üyeleri, kayıp yakınları ve insan hakları aktivistleri katıldı. Eylemde, 1992 yılında Hakkâri'nin Şemdinli ilçesinde boynuna taktığı yeşil-sarı-kırmızı poşu nedeniyle özel harekât timlerinin hakaretine maruz kalan, bu olaydan kısa bir süre sonra ise kaçırılarak kaybedilen ve cesedi evlerinin önüne atılan ilkokul öğrencisi 13 yaşındaki Serhat'ın faillerinin bulunup cezalandırılması talep edildi.

'Bu sessizlik, sahipsizlik ve duyarsızlık nereye kadar!'

Oturma eylemi öncesi konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, 397 haftadır kesintisiz olarak sürdükleri eylemlerde yeterli desteği göremediklerini ve yalnız bırakıldıklarını belirterek, "Buradan yüksek sesle çağrıda bulunuyorum. Kayıp yakınlarını yalnız bırakmayın. Ey siyasetçiler, ey insan hakları savunucuları, ey kanaat önderleri ve üyelerimiz, ey sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve yöneticileri, ey barış diye haykıran insanlar! Eğer sizler bu anneleri yalnız bırakırsanız, bu kayıpların üzerine gitmezseniz, Kürdistan'da işlenen bu insanlık dışı olayların üzerine gitmezseniz, sizler bu ülkeye barışı getiremezsiniz" dedi.

'13 yaşındaki Serhat katledildi'

İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Av Hasan Yalçın da Serhat Kazak'ın hikayesini şöyle anlattı: "13 yaşındaki Serhat Kazak, ilkokul son sınıfa gidiyordu. O dönem Şemdinli'ye Özel Harekât Timleri yeni gelmişti. Serhat'ın okuduğu Cumhuriyet İlköğretim Okulu'nun bodrum katında kalıyorlardı. Serhat olaydan kısa bir süre önce okula giderken boynuna ve beline sarı, kırmızı, yeşil renklerden yapılmış bir poşi bağlar. Serhat'ı bu şekilde gören dönemin İlçe Kaymakamı, Özel Harekât Timlerine seslenerek 'Bu çocuğun boynundaki paçavraları sökün' der. Ancak çocuk bu duruma direnerek 'Ben Kürdüm ve bunları çıkarmayacağım' deyip oradan ayrılır.

Bu olaydan kısa bir zaman geçtikten sonra Serhat yanında Halit adlı bir arkadaşıyla birlikte, okulun paydos olmasıyla beraber evlerine gitmek üzere okuldan ayrılırlar. Akşamleyin eve gelmeyince ailesi merak edip ilçedeki tüm akrabalarının evlerini arar. Ancak Serhat'ı bir türlü bulamazlar. Ertesi gün amcası Hayrettin Kazak, sabah erkenden Yüksekova'daki akrabalarının evine gider ama Serhat oraya da gitmemişti. Serhat'ın amcası hemen Şemdinli'ye geri döner. Aynı gün saat 10.00 sıralarında Serhat'ın küçük kardeşi dışarıda bağırır. Serhat'ın cesedi evlerinin duvar dibine atılmıştı. Ailenin anlatımlarına göre; o civarda bulunan Hakkârili inşaat işçileri, Özel Harekât timlerini Serhat'ın cesedini atarken görürler. Ancak işçiler korktukları için bu duruma sessiz kalırlar."

Konuşmaların ardından, tüm zorla kaybedilenler ve faili meçhul cinayete kurban gidenlerin anısına beş dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.

BATMAN

İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla gerçekleştirdiği eylem 397'inci haftasında devam etti. Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirilen eylemde kayıpların fotoğrafları taşındı. İHD adına açıklamayı yapan Devran Yıldız, yanlış politikaların Eğitim Sen'li öğretmenlerin açığa alınması ve kayyım kararı ile devam ettirildiğini söyledi.

Eğitim Sen'li olmayı suç sayan anlayışın, mağduriyetleri toplumun geneline yayacağı ve çözümsüzlüğü derinleştireceğinin unutulmaması gerektiğini söyleyen Devran, "Öte yandan kayyum ile birlikte Kürt halkının iradesi hiçe sayılmış ve atanan kişilerden de anlaşılacağı üzere adeta Ankara'nın emir ve talimatları ile hareket eden bir yerel yönetim anlayışına geçilmiştir. Kürt sorununa çözümler üreten tüm Kürt partilerinin, ortak talebinin statü olmasına rağmen, böylesi bir adımla bu taleplerin karşılanmaması bir yana haklar açısından bir geriye yürüme söz konusudur" diye konuştu.

'Akıllara Edip Solmaz cinayeti geliyor'

Devran, halkın demokratik yollarla seçtiği eşbaşkanlara yönelen bu hukuksuz işlemlerin akıllara katledilen Batman Belediyesi Başkanı Edip Solmaz cinayetini getirdiğini söyledi. Eylemde Edip Solmaz'ın hikayesi de şöyle anlatıldı:
"Edip Solmaz bağımsız aday olarak girdiği seçimlerde Batman Belediye Başkanı olarak seçilip göreve başladıktan 28gün sonra öldürülen Kürt siyasal hareketinin sembol isimlerinden biri. Uğradığı silahlı saldırı sonrası yaşamını yitirdiği 12 Kasım 1979 tarihinden bu yana ölümü üzerindeki sis perdesi aralanabilmiş değil."

Açıklamanın ardından tüm kayıplar ve faili meçhul cinayetlerde katledilenler için 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.

(ekip/gc)