Rojda Oğuz/JINHA

İSTANBUL - 13 yaşında fuhuşa sürüklenen ve 18'inde yaşamını yitiren Güneş Yüksel, ailesinin cenazesini reddetmesi üzerine kimsesizler mezarlığına gömülecek. Güneş'in ölümünün erkek egemenliğinin en korkunç hali olduğunu söyleyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, Güneş'in normal yollarla defnedilmesi için tüm yolları deneyeceklerini belirtti.

İnsanlığın ilk varoluş süreçlerinde kadınlar, toplumu komünal yaşam etrafında buluştururken, erkek egemen sistemle birlikte kadının yarattığı tüm insanlık değerleri bir bir yok edildi. Erk zihniyetin başta aile kurumu olmak üzere tüm alanlara yayıldığı günümüzde kadınlar yok sayılıyor, iradesizleştiriliyor, şiddete maruz bırakılıyor kısacası üzerinde her türlü tahakküm uygulanıyor. Kadınlar bir yandan 'namus' adı altında katledilirken bir yandan da 'namus' kavramını dilinden düşürmeyen yine aynı erkek kadını fuhuşa sürüklüyor. Henüz 18 yaşında hayata veda eden Güneş Yüksel de bu kadınlardan sadece biri.

Güneş 13'ünde fuhuşa sürüklendi

Urfa'dan yıllar önce ailesiyle birlikte Adana'ya göç eden Güneş Yüksel, geçimlerini sağlamak için tarlalarda tarım işçiliği yapmaya başladı. Ardından iddialara göre Güneş, henüz 13 yaşındayken ailesi tarafından para karşılığında erkeklere pazarlandı. Polisin düzenlediği operasyonla anne Ç.Y. ile birlikte genç kadının yakın akrabalarının da bulunduğu 11 kişi gözaltına alınıp tutuklanarak, haklarında "küçük yaştaki mağdureyi pazarlamak" ve cinsel istismar suçlarından dava açılıyor.

Hakkında infaz kararı alındı

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı Sevgi Evleri'ne yerleştirilen Güneş Yüksel, bir süre sonra yurttan ayrılarak, Antalya'ya gidiyor. Bu sırada Urfa'da olan baba tarafı da Güneş hakkında infaz kararı alıyor. Uzun süre Antalya'da gizlenen Güneş, 18 yaşını doldurduktan sonra Denizli'ye giderek yaşamına burada devam ediyor.

Aile cenazeyi reddetti

Denizli'de şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Güneş'in vücudunda yüksek dozda uyuşturucu tespit ediliyor. Arkadaşları tarafından koma halinde hastaneye kaldırılan Güneş, doktorların tüm çabasına rağmen yaşama veda ediyor. Polis, Güneş'in Adana'daki babasına ulaşıp, Güneş'in öldüğünü haber verdi. Genç kadının hastane morgunda tutulduğunu söyleyen görevliler, "Gelin cenazesini teslim alın" dedi. Ancak babası, "Benim öyle bir kızım yok. Kimsesizler mezarlığına gömün" diyerek, cenazeyi kabul etmedi.

'Erkek egemenliğinin en korkunç hali'

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, Güneş'in ölümüyle ilgili ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. Kadına, çocuğa işlenen tüm suçların Güneş üzerinden işlendiğini belirten Gülsüm, "Güneşin yaşadıkları aslında kadına yönelik bakışın kadınların içinde bulunduğu durumun aslında seviyesini de gösteren erkek egemenliğinin en korkunç örneği ve ağır şekli. Gönül isterdi ki Güneş bu durum yaşanmadan önce bulunduğu yerde kadın örgütleriyle bağ kursun, dayanışma içerisinde olsun. Onun başına gelenlerle mücadele edelim ama kendi başına, başının çaresine bakıyor ve sonuç itibariyle onu kaybettik" şeklinde konuştu.

'Aile devletin en temel çarklarından biridir'

"Toplum neyle yönetiliyorsa, devletin yaklaşımı neyse durum ona göre değişiyor aslında" diyen Gülsüm, "Aile devletin en temel çarklarından bir tanesidir. Örneğin biz kadınların özgürlüğüne önem veren bir devlette yaşıyor olsaydık o zaman aileler de dönüşüm geçirirdi. İnsan sadece kan bağı olanlarla değil kan bağı olmayanlarla da aile olabileceklerdir. Türkiye'de tek adamın yönettiği bir memlekette aile ve toplumdaki diğer tüm kurumlar da faşizan, kadın düşmanı, gerici bir şekilde işlemeye devam edecektir" ifadelerinde bulundu.

'Güneş'i normal yollarla defnedeceğiz'

Güneş'in kimsesizler mezarlığına defnedileceğini belirten Gülsüm, son olarak şunları söyledi: "Biz prosedürlerini öğrenip, cenazesine sahip çıkacağız. Ailesinin yaptığı iki yüzlü riyakar davranışı da kınayan bir şekilde Güneş'in kimsesizler mezarlığına değil, normal yolla defnedilmesi için bütün yolları deneyeceğiz. Eğer imkanı yoksa bunun, kan bağı aranıyorsa orada da Güneş'i yalnız bırakmayacağız."

(mg)