Bir öneri sonucu kendini yeniden yaratan Dilek Öcalan

09:10

JINHA

AMED - PKK Lideri Abdullah Öcalan'dan haber almak ve görüşmelerin sağlanması için açlık grevinde yer alan HDP Urfa Milletvekili Dilek Öcalan, Abdullah Öcalan'ın kendisine "okumalısın ve çalışmalısın" önerisinin ardından büyük bir ciddiyetle mücadeleye sarılıyor.

PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle 5 Eylül'de DBP Diyarbakır il binasında açlık grevinde 50 kişi arasında Abdullah Öcalan'ın yeğeni ve HDP Urfa Milletvekili Dilek Öcalan da yer alıyor. Urfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Amara köyünde 1987'de dünyaya gelen Dilek Öcalan ailenin son çocuğu. Kardeşleriyle birlikte çocuk yaşta sorumluluk alarak yaşama tutunan Dilek, çocuk yaşta aldığı sorumluluğun farkında olarak yaşamını idame eder. Dilek 6 aylık iken babası yaşamını yitirir. Bunun üzerine 7 kardeş olarak sorumlulukları iki kat artar ve mücadelelerini birbirlerine sarılarak büyütmeye çalışırlar. Karşılaştığı zorluklar karşısında mücadele etmekten kaçınmayan Dilek, ilkokulu bitirir. Ortaöğretim Saylakkaya (Cibil) köyünde, liseyi ise Halfeti'de okumaya devam eden Dilek, lise öğrenimini bitirdikten sonra koşulların kısıtlı olması nedeniyle okumaktan vazgeçer.

'Öcalan'ın 'okumalısın' önerisini ciddiyetle gerçekleştirdi'

Annesinin PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın görüşüne gittiği sırada kendisini sorduğunu kaydeden Dilek, "Annem beni anlatmış. Önderlik okumam gerektiğini ve bir şekilde çalışmalara katılmam gerektiğini söylemiş. Önderliğin bana ilk gönderdiği mesaj bu çerçevedeydi. Aldığımız eğitimler çok nitelikli değildi ancak Önderlik bu mesajı verdikten sonra çalışmaya yeniden başladım" dedi.

Abdullah Öcalan'ın hiçbir zaman kendilerine ait olmadığını söyleyen Dilek, çocuk yaşta da Öcalan'ın bir halka ait olduğunun ve lider olarak görüldüğünün farkında olduklarını kaydetti. Öcalan'ın 'okumalısın' mesajını aldıktan sonra yeni bir yol izleyen Dilek, dört elle Öcalan'ın önerisini yerine getirmek için çalışmalarına başlar. Dilek, yaşamın farklı alanlarında kendisini geliştirmesi gerektiğini düşünür.

'Kadın kimliğini tanıma kadın kurumlarındaki çalışmalarla başladı'

Üniversite pratiğinin ardından Diyarbakır'da kadın çalışmalarına başlayan Dilek, birçok kadın kurumunda gönüllü olarak çalışma yürüttü. Kendi kadın kimliğini çalıştığı kadın kurumlarında bulan Dilek, o süreci şu cümlelerle anlattı: "Memur zihniyetiyle çalışma benim tercih ettiğim bir alan değildi ve kendimi körelten bir alanda kalmak istemiyordum. Bu nedenle en uygun çalışmayı ve kendimi geliştireceğim alan olarak gördüğüm kadın kurumlarında çalışmaya başladım. Yaklaşık 4 yıl boyunca kadın alanında çalışma yürüttüm. Benim için kadın kimliğimi sorgulama süreci aslında bu kadın kurumlarında başladı. Yaşamın her alanına dokunabildim. Dilek Öcalan aslında kadın kimliğine ve kadın mücadelesine kadın kurumlarında yaptığı çalışmalar sonucu kavuştu."

Kadın mücadelesini parlamentoda sürdürmeye devam etti

2014 yılında DBP'de siyasetle ilk pratiğe adım atan Dilek, 2015 yılında HDP'den Urfa 2. Sıra Milletvekili adayı oldu. Kadın vekil ihtiyacından kaynaklı öneriler üzerine aday olan Dilek, 7 Haziran seçimlerinde Urfa'da DTK Eşbaşkanı Leyla Güven'le birlikte seçildi. AKP hükümetinin seçimi engelleme ve koalisyonu bir türlü oluşturmama ısrarı üzerine 1 Kasım seçimlerine gitmesine rağmen Dilek Urfa'da yeniden seçildi. Kadın kurumlarında başladığı kadın mücadelesini bu kez parlamentoda sürdürdü.

Kadınların eve hapsedilme politikalarına karşı HDP kadın vekilleri olarak özgürlük politikalarını savunmaya devam ediyor. Dilek, bugün ise Abdullah Öcalan için başlatılan açlık grevinde yerini alıyor. Dilek, dayısı değil Kürt halk Önderi olarak gördüğü Abdullah Öcalan'ın sağlık durumundan haber almak ve görüşmelerin yeniden başlaması için bedenini açlığa yatırdı. Dilek, hem kadın mücadelesinde hem demokrasi ve özgürlük mücadelesinde en önde olmaktan vazgeçmeyeceğini vurguladı.

(ekip/gc)