Barış Anneleri: Kendimizi onunla tanıdık O'nu özgürleştireceğiz

09:01

JINHA

İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan'a özgürlük ve Dolmabahçe Mutabakatı'nın hayata geçirilmesi talebiyle Dolmabahçe Sarayı önünde 45. haftayı geride bırakan Barış Anneleri üyeleri, "Kürt halkı kendini önderlikle tanıdı onunla da özgürleşecek" diyerek, eylemlerinin kararlı bir şekilde devam edeceğinin altını çizdi.

İstanbul Barış Anneleri Meclisi üyelerinin PKK Lideri Abdullah Öcalan'a özgürlük ve Dolmabahçe Mutabakatı'na yeniden dönülmesi için başlattıkları oturma eylemi 45. haftayı geride bıraktı. Her hafta eylemde "Dolmabahçe'de devrilen masanın yeniden kurulmasını istiyoruz. Biz Anayız, Kürt'üz, Türk'üz, Laz'ız , Çerkez'iz, Arap'ız" pankartını açan anneler, "Jin şer naxwazin", "Dolmabahçe mutabakatına sadık kalınsın", "Tecrit kalksın müzakere başlasın", "Negotiation is the only option!", "Women want peace!" yazılı dövizleri taşıyor. Her hafta oturma eyleminde bulunan annelere mikrofonumuzu uzatarak, eylemlerinin amacını ve taleplerini sorduk.

'Baskılara rağmen eylemimiz ısrarla sürüyor'

İstanbul Barış Anneleri üyelerinden Sakine Duen, eyleme ilk başladıklarında 3 saat oturduklarını, zamanla bu sürenin azaldığını ve şimdi ise baskıya rağmen ısrarla bir saat oturduklarını belirtti. 9 aydır Dolmabahçe Sarayı önünde oturduğunu kaydeden Sakine, "Biz Önderliğimiz için buradayız. Barış süreci burada başladı, burada bitirildi. Bizler tekrar müzakerenin başlaması için buradayız" diye ifade etti. Sakine, ne asker nede Kürt gençlerinin ölmesini istemediğinin altını çizerek, savaşın bitmesini istediğini söyledi.

'Barış için gerekirse ölürüz'

AKP hükümetinin Türkiye'yi savaş alanına çevirdiğini kaydeden Sakine, sözlerine şöyle devam etti: "Barışın sağlanması için Diyarbakır'da siyasetçiler bedenini ölüme yatırdı. Bende cezaevindeyken genç kadın tutsaklarla birlikte 60 gün açlık grevine girdim. Gerekirse hepimiz açlık grevine gireceğiz. Bizler barışın sağlanması için, Önderlik ile görüşmelerin sağlanması için elimizden ne gelirse onu yapacağız. Barış için gerekirse ölürüz. Biz her zaman barıştan yanayız ve olmaya da devam edeceğiz" dedi.

'Mücadelemiz sürecek'

Barış Anneleri üyelerinden Emine Önal da, "Biz Kürt ve Türk çocuklarının ölmemesi için burada oturuyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bu ülkede kendi iktidarı için gençleri kurban etiğini belirten Emine, "Artık yeter, önderliğimizin ailesi ve avukatlarıyla görüştürülmesi lazım. Biz kanımızın son damlasına kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.

'Kürt halkı kendini önderlikle tanıdı'

Defalarca açtıkları barış pankartlarının polisler tarafından alıkonulduğunu kaydeden annelerden Perihan Akbulut ise, OHAL ile barışın önünün kapatılmaya çalışıldığına vurgu yaptı. Perihan, eyleme başladıkları günden beri çok engel ve zorluklarla karşılaştıklarını söyleyerek, "Kış mevsiminde havalar soğuk olmasına rağmen burada oturuyorduk, şimdi ise polisler dakika başı gelip bize 'kalkın' diyorlar. Etrafımızı sarıyorlar, sürekli rahatsızlık veren davranış içindeler ama biz yine de barışta ısrarcıyız" dedi.

Barışın çok şey ifade ettiğini dile getiren Perihan, savaşın ise acı anlamına geldiğini söyledi. Son olarak da hükümetin barışa cevap vermediğini ve bunun içinde açlık grevlerinin başladığını sözlerine ekleyen, Perihan, "Kürt halkı kendini önderlikle tanıdı onunla da özgürleşecek" ifadesinde bulundu.

(tm/mg)