KESK: Kimseye boyun eğmeyeceğiz
13:39
JINHA
AMED - KHK kararlarının ardından 'Örgüt üyeliği' iddiasıyla 14 bin öğretmenin ihraç edilmek istenmesi açıklamasına karşı tepkiler büyüyor. Emek ve Demokrasi güçleri tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında kamu emekçilerine karşı yapılan saldırılara karşı direnişte olunacağı vurgulandı.
Darbe girişiminin ardından KHK'nın açıklanmasıyla Başbakan Binali Yıldırım, Kürt illerindeki 14 bin öğretmenin "örgüt üyesi olduğu" iddiasıyla açığa alınacağına yönelik söylemlerine tepkiler gelmeye devam ediyor. Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından DTK (Demokratik Toplum Kongresi) toplantı salonunda basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamaya KESK Dönem Sözcüsü Sellahadin Alp, TMMOB temsilcileri, SES Eş Başkanı Selma Atabey, TTB genel sekreteri Mehmet Şerif Demir ve DTK Eş Başkanı Hatip Dicle katıldı.
'Bu saldırılara karşı yıllardır direniyoruz'
Emek ve Demokrasi güçleri adına konuşan KESK Dönem Sözcüsü Selahadin Alp ise kendilerine yapılan bu baskılara karşı yıllardır direndiklerini ifade ederek, "Kamuoyu son dönemlerde eğitim emekçilerinin tehdit ettiği bir dönemde saldırılarını bir adama artırdı. Bu saldırılara karşı da bizler yüz yıllardır direniyoruz. Bu baskılara karşı hiç kimseye boyun eğmedik. En son savaşa karşı barış şiarıyla Ankara'ya giden yüzlerce arkadaşımız şehit düştü. Biz onların yoluna devam ediyoruz. Biz de bunlara karşı hep direneceğiz. Bu saldırıların çok derin bir tarihi var. Topyekun bir psikolojik ve fiziksel saldırı var. Bütün eylem ve etkinliğini bu süreçte soruşturmaya uğradı" dedi.
'Yaptığımız tüm eylemler barış adına yapıldı'
Son süreçte yaptıkları tüm eylemlerin hukuka uygun olmasına rağmen soruşturma açıldığını söyleyen Selahadin yaptıkları eylemleri ve amaçlarını anlattı. Selahadin, "29 Aralıkta emek ve demokrasi güçleri ile birlikte savaşa karşı barışı haykırdık ve bunla ilgili bir günlük grev hayat geçirdik. Bunun grevin sonunda yüzlerce arkadaşımıza adli soruşturma açıldı. Barış isteyen arkadaşlarımız örgüt üyeliğinden yargılandı. Yüzlerce arkadaşımız da sürgün edildi. Burada insanlar asimilasyona uğruyor bizler anadili sonuna kadar savunuyoruz. Buna karşı da yine yüzlerce arkadaşımız çok ağır disiplin cezalarından geçti. Yasam nöbeti de yaptık bunla ilgili olarak da önce adli daha sonra da idari soruşturma başlatıldı" dedi.
'Bu iş cadı avına çevrildi'
AKP'nin karanlık sürecinde darbecilerden çok darbe ile alakası olmayan ve yaşam hakkını savunan şube başkanlarının yargılandığını belirten Selahadin, "Bu iş cadı avına çevrildi. Bu ceza birine kesilirse AKP kendi içinde kesmelidir. Önce yerlerinin değiştirileceğini söyledi ardından atılacaklarını son olarak da ihraç edileceğini söylediler. Onlarca kamu çalışanını ihraca yönlendirecek. Bölgede güç bir örgütlenmesi olan kamu güçlerini dağıtmak öncü hedefleridir. Burada bölge halkımız çok duyarlı olmalıdır. Ana dile de eğitimi savunan eğitimciler isten çıkarılırsa yerlerine nasıl kişiler geleceğini herkes düşünmelidir. Diz çökmeyeceğiz ve eylemlerin hepsinin de arkasındayız hepsi de onurlu bir hayat açığa almak için yapılan eylemlerdir. Hepsi de hukuka uygun eylemlerdir. Herkesten bu konuda duyarlı olması gerekir" diye konuştu.
'Herkes bu yapılanlara karşı tepki göstersin'
Son olarak konuşan DTK Eş Başkanı Hatip Dicle ise son zamanlarda yaşanan süreçleri değerlendirerek "Gerek Suriye'ye yapılan müdahaleden sonra herkes daha iyi anladı ki 2013-2014 sürecinde yaşanan durumların ne kadar değerli olduğunu bugün yaşanan kaostan daha iyi anlayabildik. Türkiye'nin 93 yıldır oligarsik ve tekçi, faşizan olan bir cumhuriyeti gösteriyor. Kürt halkına dayatılan bu baskılar cumhuriyetin kuruluşundan beri gelen tekçi asimile politikalarıdır. Şehir ve ilçelerimizin basil yakılıp yıkıldığını savaş haklarının nasıl ihlal edildiğini hepimiz gördük. Kayyum 15 Temmuz darbe girişimi bütün muhalif resimleri adım adım tasfiyeye yönelik bir süreç başladı. Su anda büyük bir tasfiye ile karşı karşıya olduğumuzu söylüyoruz. Buna karşı herkesin tepki göstermesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
KESK tarafından yarın Milli Eğitim Müdürlüğü önünde saat 13.00'de oturma eylemi gerçekleştirilecek.
(mm-ra/dk)