JINHA

ANKARA - Kürt siyasetçilerin yarın başlatacağı süresiz dönüşümsüz açlık grevinin mesajının iyi anlaşılması gerektiğini belirten HDP'li vekiller, "Tecride cevabımız kenetlenmemiz olacaktır. Halkların tecride karşı mücadeleyi sahiplenmesi de iktidara mesaj olacaktır" dedi.

Kürt siyasetçileri 31 Ağustos'ta aldıkları tarihi kararla PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın birinci gündemleri olduğunu belirtmişti. Siyasi parti ve kurumlar adına yapılan açıklamada, "Gün eylem günüdür" denilerek, 50 kişiyle 5 Eylül'de başlatılacak süresiz dönüşümsüz açlık grevi deklare edildi.

'Kaygı verici bilgiler ediniyoruz'

Kararı değerlendiren HDP Batman milletvekili Ayşe Acar Başaran, Kongreye Jınen Azad (KJA) olarak, 15 Ağustos'tan beri, "Önderliğime, özgürlüğüme, toprağıma sahip çıkıyorum " diye bir kampanya başlattıklarını hatırlattı. Bu kadar kaotik bir süreçte İmralı'da neler yaşandığına dair Kürt halkının bilgilenme hakkı olduğunu vurgulayan Ayşe, "Bugün Sayın Abdullah Öcalan'a sıradan bir tutuklu muamelesi yapılamaz. Milyonlarca kişinin irademizdir dediği, hatta milyonlarca kişinin imza toplayıp önderliğimizdir dediği bir şahsiyete bu yaklaşım kabul edilemez" dedi.

'Tüm halk sahiplenecek'

Ayşe, açlık grevine girecek olan kişilerin mücadelesinin; Kürt halkı ve diğer halklar tarafından sahiplenilmesi ve duyarlılık gösterilmesi gerektiğini belirterek, "Bizim bu anlamsız tecride cevabımız kenetlenmemiz olacaktır. Darbe girişimi gecesi meclisi bombalayanlar ve Erdoğan'a bu kadar yakın insanların darbeci olduğu konusunda bazı şüpheler varken bu kadar yoğun ve kaotik bir dönem yaşanırken Sayın Abdullah Öcalan ile ilgili herhangi bir tatmin edici bir açıklamanın olmaması kabul edilemez en son noktayı yaşıyoruz" dedi. Ayşe, özellikle kadınların ilk günden beri, "Sayın Abdullah Öcalan bizim kırmızı çizgimizdir" dediğini belirterek en çok kadınların sahipleneceğini söyledi.

'Gelecek Sayın Öcalan'ın ellerinde'

HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile tam 18 aydır görüşülemediğini ve haber alınamadığını söyledi. PKK Lideri Abdullah Öcalan için 10 milyon imza toplandığını hatırlatan Nursel, " Kürt halkının yine Türkiye'de ki çözüm ve barış ile birlikte demokratik geleceğin Sayın Öcalan'ın elinde olduğunu bilen, çözüm ve barış yanlıları için kabul edilecek bir durum değildir. Türkiye çok önemli bir süreçten geçiyor. Çatışmalar olanca hızıyla devam ediyor her gün onlarca insan bu ülkede yaşamını yitiriyor" dedi.

'Uygulanan esir statüsüdür'

Bütün bunların sona ermesi için, PKK Lideri Abdullah Öcalan'la görüşülmesi gerektiğini vurgulayan Nursel, "Çünkü Sayın Öcalan'la görüşmeden çatışmalı sürecin ve ölümleri durdurmanın mümkün olmadığını, Kürt meselesini bilen herkes bilir. "şeklinde konuştu. Çatışmasın ortamın sağlanması için Abdullah Öcalan'ın sağlığı hakkında bilgi verilmesi gerektiğini ifade eden Nursel, "Bu tüm halkların hakkıdır aynı zamanda. Türkiye'de ki yasalara göre de bir haktır.Sayın Öcalan cezaevinde tutulan sıradan bir tutuklu değildir. Dolayısıyla uygulanan bu tecrit esir statüsüdür" diye konuştu.

'Mücadele iktidara mesaj olacaktır'

Nursel, şöyle devam etti: "Açlık grevinin tek bir amacı var. O da Sayın Öcalan'dan görüşme sağlanması. Öcalan'la görüşme sağlanır ve kamuoyu ile paylaşılırsa açlık grevine giren bu 50 kişinin grevi sona erecektir. Tabi parti olarak sürecin uzamasını istemiyoruz. Kamuoyunun çoğunluğunun bu durumdan kaygı duyduğunu biliyoruz. Bu eylem ciddi bir eylemdir. Bu eyleme bir anlam yüklenilmesi, değer ve önem verilmesi gerektiğini biliyoruz. Halkımızın da buna yeterince destek vereceğinden kuşkumuz yok. Halkların tecride karşı mücadeleyi sahiplenmesi de iktidara mesaj olacaktır."

(he/fk)