JINHA

ANKARA/İSTANBUL - KESK Ankara ve İstanbul Şubeler Platformu, akademisyenlerin ihraç edilmesini protesto etti. Barış talep ettikleri için ihraç edildiğini belirten akademisyen Aysun Gezer, "Direngenliğimiz haklılığımızdan geliyor. Bilim yapmanın tek yolu devlet tarafından bu kadrolarda istihdam edilmek değildir" dedi.

KESK Ankara Şubeler Platformu, OHAL kapsamında yayınlanan KHK'larla 28 bin 163'ü MEB, 2 bin 346'sı YÖK kapsamında olmak üzere birçok akademisyenin ihraç edilmesini protesto etti. Yüksel Caddesi'nde "Siyasi ihraçlara son direne direne kazanacağız" pankartı açılarak basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya Ankara Üniversitesi'nden ihraç edilen akademisyenler de katıldı. Eğitim Sen 5 No'lu Şube üyesi Deniz Şeker, Adıyaman, Batman, Bitlis, Bingöl, Dersim, Antep ve Mardin gibi illerde bulunan Eğitim Sen'li başkanların yanı sıra, çeşitli üniversitelerden rektörler tarafından özel listelerle hazırlanan 30'u aşkın üyenin tamamen keyfi bir şekilde ihraç edildiğini belirtti.

Kamuoyunun, KESK'i darbelere ve diktaya karşı tutumundan ve gösterdikleri mücadeleden bildiğini kaydeden Deniz, "Bizleri, çerçevesini hükümetin belirlediği sınırlar içerisinde hapsetmeye, yandaş sendikalar gibi hizaya getirmeye çalışanlar büyük bir yanılgı içindedir. Bugün hukuku ayaklar altına alarak hareket edenler, yok saydıkları hukuk karşısında mutlaka hesap vereceklerdir" şeklinde konuştu.

'Varoluşumuz dik duruşumuzun kanıtıdır'

Daha sonra Ankara Üniversitesinden ihraç edilen akademisyen Aysun Gezer söz aldı. Dik ve onurlu olduklarını belirten Aysun, "Direngenliğimiz haklılığımızdan geliyor, barış talep ettiğimiz için rektör Tayyip Erdoğan gibi davranıyor. İktidarın haksız, hukuksuz, meşru olmayan uygulamalarına karşı ses çıkardığımız için bugün ihraç edildik. Bunu herkes biliyor varoluşumuz dik duruşumuzun kanıtıdır" dedi.

Ankara Üniversitesi'nde ihraç edilen 8 akademisyenin, üniversitelerde polisin hiçbir şekilde işi olmadığını, üniversitelerin akademik özerklik çerçevesinde ve bilimsel yapıda olması gerektiğini söylediği ve öğrencilerine sahip çıktığı için bu torbaya dahil edildiklerini kaydetti. Mücadelelerini üniversite çatısı altında olmasalar dahi sürdüreceklerini vurgulayan Aysun, "Bilim yapmanın tek yolu devlet tarafından bu kadrolarda istihdam edilmek değildir" ifadelerini kullandı.

İSTANBUL

KESK İstanbul Şubeler Platformu da Galatasaray Lisesi önünde açıklama yaptı. Açıklamada, "Cadı avına son verilsin, ihraç edilenler göreve iade edilsin" pankart açılarak, mücadele mesajı verildi.

Kocaeli Üniversitesi'nden akademisyen Hakan Koçak, "Barış metinine imza atarken çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak istedik. Attığımız imzadan pişman değiliz, keşke daha fazlasını yapabilseydik" dedi.

KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse de bu baskıların ilk kez yaşanmadığını belirterek, "Tamamen akademinin özerkliğini yok etmeye biat edecek bir toplum yaratmaya çalışılıyor. Asla başımızı öne eğemeyecekler, bize kendilerine biat etme noktasında her türlü işkenceyi de yapsalar bizler yine barışın sesini haykıracağız'' dedi.

'AKP suç üstü yakalandı'

Konuşmaların ardından basın açıklamasını okuyan Fadime Kavak, ihraç edilenler arasında çok sayıda üye ve yöneticilerinin olduğunu belirterek, "Bu AKP'yi suçüstü yakalatmıştır. Adıyaman, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Gaziantep, Mardin şube başkanları bu ihraçlardan sadece bir kaçıdır" dedi.

(ekip/gc)