Kayıp yakınları: İşgal çözüm değil, tek yol barış

13:49

JINHA

AMED/ÊLİH - "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" demek için bu hafta da eylemlerine devam eden kayıp yakınları, Türkiye'nin Rojava ve Kürt karşıtı politikalarını eleştirerek, "İşgalin temel amaçlarından biri de Kürt halkının kazanımlarını boğmaktır. Kürt sorunu 100 yıllık bir sorundur ve savaşla şiddetle çözülemez. Ancak barış ile çözülür" dedi.

DİYARBAKIR

İHD ve Kayıp yakınlarının "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" eylemlerinin 394'üncüsü gerçekleştirildi. Her hafta Koşuyolu Parkında gerçekleştirilen eylem, Diyarbakır Valiliği tarafından açık alandaki tüm eylem ve etkinliklerin ikinci bir emre kadar yasaklanması nedeniyle, bu hafta da İHD Şube binasında gerçekleştirildi. Kayıp fotoğraflarının taşındığı eyleme, kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları katıldı. İHD Kayıp Komisyonu Üyesi Av Hasan Yalçın, 2 haftadır Diyarbakır Valiliğinin OHAL kararı nedeniyle eylemlerinin dernek binasında gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Bedri Alağam'ın akıbetini sordular

Hasan Yalçın daha sonra haftanın kayıp hikayesi olan Sur'da 1995 yılında gözaltına alınarak kaybedilen Bedri Alağam'ı anlattı:
"1969 doğumlu Bedri Alağam Diyarbakır'daki Yoğurt Pazarına yakın bir yerde kıraathane işletiyordu. 25 Ocak 1995 günü sabahında, işlettiği kıraathanesini açtığı esnada Olcay adlı bir kişinin silahlı saldırı sonucu yaralandığına tanık oldu. Olay yerine gelen polisler Ali Günbey, Seyfettin Günbey ve Mesut adlı kişileri gözaltına aldı. Saat 10.00 sıralarında ise Bedri Alağam'ı gözaltına aldılar ve bir süre sonra serbest bıraktılar. Akşam saatlerinde yeniden iş yerine gelen polisler bu sefer birkaç soru sorup ayrıldı. Olayın görgü tanığı olduğu için bu durum Bedri'yi endişelendirmedi ancak aynı günün akşamında saat 22.30 sıralarında polisler Bedri'yi yeniden gözaltına aldı. Bunu gören köylüsü Abdurrezak Güngörmüş ailesine bilgi verdi. Aynı gün olayla ilgili olarak Hazro ilçesine bağlı Ormankaya köyüne baskın düzenlendi ve Ferit Akçe ile Garip Eker gözaltına alındı. Ferit Akçe korucu olduğu için aynı akşam serbest bırakıldı. Bedri'nin ailesinin Emniyet Müdürlüğüne yaptığı dilekçeli başvuruya "Bedri'yi saldık' cevabı verildi ve dilekçe işleme konulmadan geri çevrildi. Olayın altıncı günü Bedri dışındaki dört kişi savcılığa çıkarıldı. Seyfettin Günbey ve Mesut adlı kişiler tutuklandı. Ailesi serbest bırakılan Ali Günbey ve Garip Eker ile görüştü. İkisi de Bedri ile aynı yerde tutulduklarını, gördüğü işkencelerden dolayı durumunun ciddi olduğunu ve serbest bırakıldıklarında da yanlarında olduğunu belirttiler. Bedri'den haber alamayan aile, şubemize (İHD Diyarbakır Şubesi) yardım talebiyle başvuruda bulundu. Şubemiz konuyu Uluslar arası Af Örgütü ve Avrupa İnsan Hakları Komisyonu'na bildirmiştir. Şubemiz avukatları tarafından, tutuklanan şahısların dava dosyaları üzerinde yapılan incelemelerde, Bedri'nin gözaltına alındığına dair tutanak bulunmasına rağmen salıverilmesine ait tutanak bulunamadı. Ayrıca incelemenin yapıldığı tarihlerde, DGM kalemi hazırlık soruşturması fihristinde de Bedri'nin adı geçmesine rağmen, daha sonraki süreçte silindiği (üzerinin karalandığı) görüldü. Bu gelişmeler üzerine Algan ailesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurarak, dava açtı. Gözaltına alındığı tarihten bu yana Bedri Alağam'dan hiçbir haber alınamadı."

Kayıp yakını Kıymet Zengin ise, Valilik tarafından alının yasaklama kararına ilişkin "Bu insanların katilini bulun, bizde meydanlara çıkmayalım" diyerek tepki gösterdi. Yapılan konuşmaların ardından, tüm zorla kaybedilenler ve faili meçhul cinayete kurban gidenlerin anısına beş dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.

BATMAN

İHD ve kayıp yakınları Batman'da her hafta olduğu gibi 394'üncü haftada alanlardaydı. Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelen kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları ellerinde faili meçhul cinayetlerde kaybettikleri yakınlarının fotoğraflarını taşıyarak faillerin yargılanmasını istedi. Eylemde konuşan İHD Şube Başkanı Mehmet Bağatır, Türkiye'nin Cerablus'a yaptığı harekatın açık bir işgal olduğunu söyledi. Mehmet, "İşgalin temel amaçlarından biri de Kürt halkının kazanımlarını boğmaktır. Kürt sorunu 100 yıllık bir sorundur ve savaşla şiddetle çözülemez. Ancak barış ile çözülür" dedi.

İHD yöneticisi Fahrettin Asutay, FARC gerillaları ile Kolombiya ordusu arasında yaklaşık 50 yıl süren ve 220 binden fazla insanın yaşamına mal olan savaşın taraflar arasında imzalanan barış antlaşmasına dikkat çekti. Fahrettin, "FARC komutanı Carlos Lozada 'Bu korkunç gece sona erip, barış ve ışık yolu açılacak' demişti. Bizim de temennimiz odur ki ülkemizdeki bu korkunç gece bir an önce son bulsun" diye konuştu.

Eylemde son olarak; Batman'da 1993 yılında gözaltına alınarak kaybedilen Yılmaz Gümüş'ün hikayesi anlatıldı: "21 Ekim 1993 tarihinde çalıştığı fotoğrafçı dükkânından fotoğraf çekmek amacıyla saat 9.00'da motosikletle ayrılmış ve bir daha geri dönmemiştir. Tüm arama ve girişimlere rağmen kendisinden bir daha haber alınamamıştır. Faillerin kim olduğunu biliyoruz ve etkili soruşturma ile Yılmaz'ın katillerinin yargılanmasını istiyoruz."

(za/fk)