JINHA

AMED - KJA tarafından başlatılan "Önderliğime, özgürlüğüme, toprağıma sahip çıkıyorum" kampanyasına katılan kadınlar, " Gelin hep beraber alanlara çıkalım ve önderlik özgür bırakılıncaya kadar alanlardan ayrılmayalım" çağrısı yaptı.

PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik ağırlaştırılan tecridi kınamak ve güvenlik ve özgürlüğünün sağlanmasına talep etmek için Kongreya Jinên Azad (KJA) tarafından başlatılan başlatılan "Önderliğime, özgürlüğüme, toprağıma sahip çıkıyorum" kampanyası kadınlar tarafından dalga dalga büyütülüyor. Alanları terk etmeyen kadınlar, herkesi "Özgürlük" kampanyasına destek vermeye çağırıyor.

'Direniş ile cevap oluruz'

Abdullah Öcalan'ın üzerinde devam eden tecridi kabul etmedikleri ve halk olarak buna karşı sonuna kadar direneceklerini söyleyen Muhabbet Tiryaki, "Biz önderlik ile beraber zulme başkaldırmaya cesaret ettik. Kürt halkı 12 Eylül'den sonra bir daha direnmez diyenlere 80 ve 90'larda gösterdiğimiz direniş ile cevap olduk. Biz önderlik ile beraber mücadeleyi öğrendik. Kadın olarak haklarımız olduğunu da gene ilk onun sayesinde öğrendik. Kimse Kürtlerin varlığını kabul etmezken önderlik sokak sokak, köy köy, mahalle mahalle gezerek Kürtlere Kürtlerin var olduğunu ve mücadele etmeleri gerektiğini anlattı. Eğer o gün başkaldırı olmasaydı belki de bugün hepimiz asimile olmuş ve dilimizi, dinimizi, kültürümüzü ve tarihimizi unutmuş olacaktık. Hepimiz boyun eğmiş ve zulmü kabullenmiş olacaktık" dedi.

'Kimseden korkmuyoruz'

Maşallah Korkmaz ise Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ile devletin Kürt halkını teslim almaya çalıştığını dile getirdi. Maşallah, "Devlet sanıyor ki Sayın Öcalan üzerindeki tecridi ağırlaştırırsa biz de ondan korkup teslim olacağız. Biz kimseden korkmuyoruz. 42 yıldır katlediliyoruz, yakılıyoruz, yıkılıyoruz, bombalanıyoruz, hala çocuklarımız kaybediliyor. Kürt halkının barış içinde yaşayabilmesi ve ölümlerin durması için Sayın Öcalan'ın özgür kalması gerekiyor. Biz tecrit kalksın istemiyoruz, önderlik özgür kalsın istiyoruz. Bizim artık oyalama politikalarına tahammülümüz kalmadı. 3 yıl boyunca barış gelecek diye kandırdılar bizi, süreç devam ederken bile onlarca şehidimiz geldi. Daha süreç bitmeden Sayın Öcalan tecride alındı. Söz çözüm sürecinde çocuklarımız gözaltına alınıp işkence görüyorlardı" diye belirtti.

'Hep beraber alanlara çıkalım'

"Önderliğin özgürlüğü Sur'un, Cizre'nin, Gever'in, Nusaybin'in özgürlüğüdür" diyen Maşallah sözlerini şöyle sonlandırdı: "Önderlik özgür olmadan ne şehirlerimiz, ne çocuklarımız, ne kadınlarımız ne de topraklarımız özgür olmayacak. Özgür olmak istiyorsak önce İmralı'nın duvarlarını ve kapılarını kırmamız gerekiyor. Bugün susarsak yarın daha beterini yaşayacağız. Daha fazla kan dökülmemesi için Önderliğin derhal özgür kalması gerekiyor. Buradan Kürt halkına sesleniyorum: aklınız başınıza alın. Ajanlıkla, asimilasyonla sizi yok etmek istiyorlar. Dilinize, kültürünüze, Önderliğinize sahip çıkın. Gelin hep beraber alanlara çıkalım ve önderlik özgür bırakılıncaya kadar alanlardan ayrılmayalım."

(bc/fk)