JINHA

İSTANBUL - Cumartesi Annelerinin adalet arayışlarının 595'üncü haftasında konuşan Servet, "Benim babamı 24 yıl önce kaybettiniz ne hakkınız vardı. Bu alanda bizlerle olan çocukları katlettiniz ne hakkınız vardı. Sevdiklerimizin hayatını çaldınız çocukların geleceğini çaldınız. Annem 27 yaşındayken umudunu çaldınız ne hakkınız vardı" dedi

Cumartesi Anneleri gözaltında kaybedilen ve faili meçhulle katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebini yinelemek için 595'inci kez Galatasaray Meydanı'nda buluştu. "Failler belli, kayıplar nerede" pankartının açıldığı eylemde, kayıpların fotoğrafları ve adalet arayışını simgeleyen kırmızı karanfiller taşındı. Cumartesi Anneleri, Hurşit Külter'in akıbetinin açıklamasını talep ederek 92 yılında gözaltında kaybedilen Mehmet Ertak'ın faillerini sordu. Eyleme İnsan Hakları Savunucusu Eren Keskin ve CHP İstanbul Millet Vekili Sezgin Tanrıkulu da katıldı.

'Bizim mücadelemiz başka insanlar yitirilmesin diye'


Eylemde ilk olarak gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın kardeşi Ali Ocak konuştu. Ali, kayıp yakınlarının yıllardır çığlıklarını duyurmak için bu alanda toplandıklarını ve faillerin geçmişin karanlık suçlarıyla hesaplaşacağı günü beklediklerini belirtti. Ardından Mehmet Ertak'ın oğlu Servet Ertak söz aldı. Servet, kayıpların ve kayıp yakınlarının ülkenin vicdanı olduğunu, kayıp yakınlarının yitirilen vicdanlar için her hafta burada toplandıklarını söyledi. Servet, "Bizim mücadelemiz başka insanlar yitirilmesin diye. Ben bu alanda her şeye rağmen toplanan insanlara çok teşekkür ediyorum. Benim babamı 24 yıl önce kaybettiniz ne hakkınız vardı. Bu alanda bizlerle olan çocukları katlettiniz ne hakkınız vardı. Sevdiklerimizin hayatını çaldınız çocukların geleceğini çaldınız. Annem 27 yaşındayken umudunu çaldınız ne hakkınız vardı. Bir kayıp oğlu ve insan hakları savunucusu olarak herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu.

' Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü'

Mehmet Ertak'ın gözaltında kaybedilişini insan hakları savunucusu Mukaddes Şamiloğlu anlattı. Mukaddes, devletin herkese, her yerde hak ve özgürlüklerini sağlamakla mükellef olduğunu belirterek, 86 gündür kendisinden haber alınamayan DBP Şırnak İl Yöneticisi Hurşit Külter'in akıbetini sordu. Mukaddes, geçmişin hukuksuzluğunda kaybedilen 24 yıldır akıbeti gizlenen, failleri korunan Mehmet Ertak'ı unutmadıklarını kaydederek, 32 yaşında 4 çocuk babası olan Mehmet'in Şırnak'a bağlı Rezuk Mezrasında yaşadığını Şırnak ta bir kömür ocağında çalıştığını ifade etti. Mukaddes, "Kardeşi dağa gittiği için tüm aile yoğun baskı ve tehdit altındaydı. Mehmet Ertak 2 kez gözaltına alındı, ağır işkence gördü. 20 Ağustos 1992 tarihinde aynı yerde çalışan 3 akrabası ile birlikte işten eve dönmek üzere yola çıktı. Bulundukları araç kontrol noktasında resmi giyimli polislerce durduruldu. Kimlik kontrolü sonrasında Mehmet Ertak gözaltına alınarak Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.3 kişi onu gözaltına alınırken gördüğüne, 6 kişi de onu gözaltında işkencede gördüğüne tanıklık etti" sözlerine yer verdi.

Mukaddes, Baba İsmail Ertak savcılığa başvurduğunu ve olaya tanıklık edenlerin savcıya anlattıklarını kaybedilişin soru önergesiyle meclise taşındığını fakat ailenin yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldığını Mehmet Ertak'ın gözaltına alındığı inkâr edildiğini söyledi.

Mukaddes toplumsal hafızalarda yer edinmesi için Mehmet'in kaybedilmesinde o dönem sorumlu devlet güçlerinin isimlerini yineleyerek, "Şırnak Emniyet Müdürü Necati Altuntaş, Terörle Mücadele Şubesi Müdürü Mehmet Kaplan, Şırnak Tugay Komutanı Mete Sayar ve OHAL Valisi Ünal Erkan sorumludur" dedi.

(ga/dk)