'Feride davasında kazandık, sıra adalet bekleyen diğer kadınlarda'
09:06
Habibe Eren /JINHA
ANKARA - Sistematik cinsel saldırıda bulunan Ahmet Aydın'ın yargılandığı davanın karar duruşmasında, yargılanan 5 kişiye indirim yapılmaksızın ayrı ayrı cezalar verildi. Cinsel saldırıya uğrayan Feride ve diğer kadınlar için mücadele eden Üniversiteli Kadınlar ise büyük çabalar sonucu ulaştıkları mücadeleyi nasıl ördüklerini anlattı.
Sistematik cinsel saldırıda bulunduğu Feride'yi kaçıran Ahmet Aydın'ın yargılandığı davanın karar duruşmasında, yargılanan 5 kişiye indirim yapılmaksızın ayrı ayrı cezalar verildi. Feride'yi kaçıran Ahmet Aydın 36 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılırken, Savaş isimli erkeğe de 33 yıl hapis ceza verildi. Üniversiteli Kadın Kolektifi'nden kadınlar dava boyunca gösterdikleri mücadeleyi JINHA'ya anlattı.
'Feride'yi bulana kadar nöbet tuttuk'
Kolektiften Hilal Kınay, Feride'nin kaçırıldığında ilk yaptıkları şeyin kamuoyu oluşturmak olduğunu belirterek, "Emniyetin 'kendi isteği ile gitmiştir' diyerek olayla ilgilenmemesi ve geçiştirmeye çalışması üzerine emniyetin görevini yaptırmak üzere baskı kurmaya çalıştık" dedi. Bu süreçte kadın milletvekillerine ve gazetecilere ulaşarak yaşanan olayı gündemleştirdiklerini, emniyetin de bu olayın gündem olması sonucu harekete geçmek zorunda kaldığını söyleyen Hilal, "Aynı gün kadınları Feride bulunana kadar nöbet tutmaya çağırdık. Sosyal medya üzerinden başlattığımız #Feride nerede hashtagi ile kadınların tepkisi sonucu kısa sürede herkes Feride'nin bulunması için adeta seferber oldu. Kurulan baskı, örülen kamuoyu sonucu aynı gün içerisinde Feride'yi bulduk" dedi.
'Kadın dayanışmasını ve kadın gücünü gördük'
"Bu süreç içerisinde bir dizi noktaya da dikkat etmemiz gerektiğini fark ettik. Feride'nin güvenliği için fotoğrafını dahi paylaşmamaya karar verdik ve bunları yaparken de aramızda uzunca tartıştık" diyen Hilal, ayrıca yine güvenli bilginin yayılması ve kamuoyunun sağlıklı bir şekilde bilgilendirmesi için teyit etmedikleri hiç bir bilgiyi yaymadıklarını kaydetti. Bu süreçte kadın dayanışmasının, kadınların gücünün her şeyin üstesinden gelebileceğini gördüklerini vurgulayan Hilal, "Kadın dayanışması ile kaçırılan kız kardeşlerimizi bulabileceğimizi, birbirimize daima cesaret olabileceğimizi öğrendik. Ardından kadın dayanışmasıyla nasıl kız kardeşimizi bulduysak, önümüzdeki dava süreçlerinin de kadın dayanışması ile, tüm kadın ve LGBTİ kurumları ile beraber örülmesi gerektiğini düşündük. Bunun sonucunda, 'Feride İçin Kadın Dayanışması'nın kurulması talebi ile diğer kadın ve LGBTİ örgütlerine çağrıda bulunarak, hep birlikte 'Feride İçin Kadın Dayanışması'nı kurduk. Dava süreçlerini 'Feride İçin Kadın Dayanışması' olarak örgütledik" diye konuştu.
'Yaşayarak ve deneyerek çok şey öğrendik'
Hilal Zambakçı, sonraki dava süreçlerinin kadınlar açısından çok kritik olduğunu belirterek, "Dayanışma ile arkadaşımızı bulmamızın ardından dayanışma ile davanın takipçisi olacaktık. Bu süreçte yaşayarak, deneyerek çok şey öğrendik. Dava sürecinde de aynı titizlikle davrandık." diyen Hilal, "Bunların yanında duruşmalarda indirim almak için sanıkların tutumlarına çelişkili ifadelerine, sanık avukatlarının aşkla bu iki sanığı ve yardım edenleri savunmasına da şahit olduk" diye kaydetti.
'Yaşasın kadın dayanışması sloganı bize umut oldu'
Duruşmanın en can sıkıcı anında, adliyenin dışından gelen "Yaşasın kadın dayanışması" sloganlarının, kadın şarkılarının kadınlara umut olduğunu söyleyen Hilal, "Bu sloganlar hem de karşı taraf üzerinde baskı kurmamızı sağlıyordu. Dava sürecinde geçen 4 duruşmada da, oradaydık, davanın takipçisi olma sözünü en başta vermiştik. Her seferinde 'umut' ile 'bu son olsun, güzel haberlerle dönelim illerimize' diye gittiğimiz duruşmaların sonuna geldik ve tüm sanıklar indirimsiz cezalar alarak, toplamda 80 yıla mahkum edildiler" dedi.
'Yargı isterse cezaları indirimsiz verebiliyormuş'
"Böylece davayı biz kadınlar kazandık! Ayrıca bu davanın böylesi bir dönemde kazanılması kadınlar için çok kıymetli" diye konuşan Hilal, sonraki kadın davaları için örnek bir kararın çıkmasının, kadınların çabaları sonucu olduğunu şöyle anlattı: "Açıkça söylemek gerekirse artık elimiz daha güçlü. Yani yargı isterse bu cezaları indirimsiz de verebiliyormuş, Feride davası ile bunu gösterdik."
'Çilem için mücadelemizi Feride için de sürdürdük'
Meziyet Yıldız ise, "Çilem Doğan'ın dava sürecinin nasıl peşini bırakmadıysak, Çilem'in özgür kalması için uğraştıysak, Feride'nin davasını da inatla, ısrarla sürdürdüğümüz, erkek adaletin peşini bırakmadığımız mücadelemizle kazandık" diyerek, Çilem'in tahliyesi ile erkek adalete karşı, süreç boyunca cesaretinden ödün vermeyen Feride'nin davasıyla kazanımlarını daha ileriye taşıdıklarını kaydetti.
'Şimdi onlar düşünsün!'
"Biz kadınlar erkek adaletin peşini asla bırakmayacağız, erkek şiddetine karşı öz savunma hakkını kullanan kız kardeşlerimiz için de, erkek şiddetine maruz kalan kız kardeşlerimizin davalarının da peşini bırakmayacağımız" şeklinde konuşan Meziyet, "Erkek adalet sistemine karşı mücadelemizi büyüteceğiz! Şimdi onlar düşünsün. Çünkü biz kadınlar dayanışmayla daha güzeliz" dedi.
(dk)