JINHA

İSTANBUL - Özgür Gündem gazetesinde gözaltına alınan gazetecilerin savcılık ifadeleri devam ediyor. Gazeteciler maruz kaldıkları işkenceyi anlatarak, polislerden şikayetçi olduklarını belirtiyor.

Mahkeme kararıyla kapatılan Özgür Gündem Gazetesi'ne 16 Ağustos'ta yapılan baskında gözaltına alınan gazeteciler savcılıkta ifade vermeye başladı. Gazeteciler, verdikleri ifadede polis işkencesini anlatarak şikayetçi olduklarını beyan etti.

Sinan Balık: "Polisler ellerinde silahlarla hırçın bir şekilde içeriye girdi. Polise karşı sözlü ya da fiziki bir davranışta bulunmadık. 22-23 kişiydik. Arkadan ellerimiz kelepçeli şekilde hepimizi darp ettiler. Otobüse bindirildiğimizde gözümdeki lensi polislerden biri elleri ile çıkarmaya çalıştı. Silahın dipçiği ile darp edildim. Şikayetçiyim." dedi.

Ender Öndeş: "Bir resmi tebligat olmadığı için çalışmamıza devam ettik. Kaleşnikof ile güvenlik güçleri gazeteye girdi. Hiç bir sebep yokken gözaltına alındık. Gazetenin ikinci katından indirilirken itildim, yere düştüm. Nezarete alınana kadar 36 saat darbe ve hakarete maruz kaldım. Şikayetçiyim." dedi.

Özgür Paksoy: "Dicle Haber Ajansı muhabiriyim. Haber takibi için orada bulunuyordum. Silahlı maskeli polis gazeteye girdi. Gazetede arama yapacaklarını söylediler. Bu sırada avukatlar ile görüşme halindeydiler. Mukavemette bulunmadık. Gözaltına alındıktan sonraki süreçte hakaret ve darba maruz kaldık. Kürt kökenli olmayan arkadaşlarımıza 'sizin bunlarla ne işiniz var' denilerek hakaret edildi. Kadın arkadaşlara kötü muamelede bulunuldu. Hakaret ve darp eden polislerden şikayetçiyim" dedi.

Gökhan Çetin: "Röportaj için oradaydık. O sırada polisler binaya girdi. Yayını kesmemi istediler. Bende kapattım. Bu sırada kameranın kablosunu kopardılar. Kelepçeleyerek, sürükleyerek gözaltına almak istediler. O sırada canlı yayındaydık. Gözaltına alındığım sırada ve sonrasında yüzüne boynuma darbe aldım. Darp raporum da var şikayetçiyim" diye konuştu.

Bayram Balcı: "Özgür Gündem gazetesinden emekliyim. Kapatıldığını öğrendiğimde gazeteye gittim. 150-200 polis hiçbir şey demeden içeriye daldı. Tebliğe mi geldiniz dediğimizde hakaret ettiler. Darp etmeye başladılar. Ameliyatlı olduğumu söylememe rağmen darp ettiler. 4 saat boyunca çevik kuvvet aracında beklettiler, küfrettiler, şikayetçiyim" dedi.

Fırat Yeşilçınar: "Özgür Gündem'in muhabiriyim. Binanın 4'üncü katındaydım. Sesler üzerine gazetenin 2'inci katına indim. Kasklı ve maskeli uzun namlulu polisler içeri girmişti. Zor kullanarak masanın etrafında topladılar. Muhabirimiz Ersin'i kötü bir şekilde darp ettiler. Küfür ettiler. Ersin yaralanınca, ' bırakın ölsün' dediler. Beni de darp ettiler. Tişörtüm yırtıldı, boynumda çizikler var. Polis aracında Cumali isimli bir polis memuru beni darp etti. Başım öne eğik olduğu için diziyle yüzüme vurarak darp ettiler. Şikayetçiyim."

Zeki Erden: "Gazetenin editörüyüm. Kalaşnikoflu polisler gazete binasına girdi. Herkes işini bıraksın, kimlikleri versin dşye hakaret etmeye başladı. Bir arkadaşımızın ufak çocuğu ezilme tehlikesi geçirdi. Polise tepki gösterince kelepçelendim. Sağlık raporu alana kadar darp edilip işkenceye maruz kaldım. Şikayetçiyim."

Davut Uçar: "Arama yapılan kata geldim. Bu sırada polis gözaltına alın dedi Merdivenlerden itti. 10-12 merdiven yuvarlandım. Ters kelepçe takıp, tartakladılar, küfür ettiler. Polis otosu içinde polis beni darp ettiler. Irkçı ve sifkaflı küfür ettiler şikayetçiyim."

Ersin Çaksu: Özgür Gündem muhabiriyim. Polisler içeriye girdi. Arkadaşımızın küçük çocuğu bu sırada mahsur kaldı. Polisin engel olmamasını istedik. Bu sırada bir amir masaya vurarak 'Türkün gücünü göreceksiniz' diyerek bağırdı. Merdivenlerden iteleyerek dışarıya çıkarmaya başladılar. Merdivenin altında sırtıma basarak darp ettiler. Polislerden şikâyetçiyim."

Kemal Bozkurt: "İnternet editörüyüm. Maskeli kaleşnikoflu polisler içeri girerek 'herkes kimlikleri versin' diyerek hakarete başladı. Arkadaşımızın 6 yaşındaki çocuğu ezilme tehlikesi geçirdi. Çocuğu korumaya çalıştık. Darp edildik hakarete maruz kaldık şikayetçiyim."

Doğan Güzel: "Karikatür çizeriyim. Polis memurlarının yetkilisi 'bunları gözaltına alın' dedi. Ancak polis memurları gözaltına almayı 'darp edin' olarak anlayıp bize saldırdı. Merdivenlerden ittiler ama düşmedim. Ters kelepçe taktılar. İndirirken darp ettiler, küfür ettiler."

Önder Elaldı: "2'inci kattaki haber merkezindeydim. Polis binaya girerek arama yapacağını söyledi. Avukatı bekleyeceğimizi söyledik. Bu sırada hakaretlere maruz kaldık. Merdivenlerden indirilirken pek çok kez tekme ve yumruğa maruz kaldım. Bazı arkadaşlarımızı aşağıya doğru iterek merdivenlerden yuvarladılar. Bazı arkadaşlarımın boş biz odaya çekilerek darp edildiğini gördüm. Polis otobüse bindirildiğimizde Cumali isminde bir polis 'Abdulhamit'in torunlarıyız. Onu siz indirdiniz' gibi sözler söylüyordu. Hakaret ederek darp ettiler."

(ro-rt/fk)