Diyarbakır'da 69 kurumdan kayyum tepkisi

14:57

JINHA

AMED - Diyarbakır'da 69 demokratik kitle örgütü yaptıkları ortak açıklamayla belediyelere kayyum atanmasına yönelik torba yasanın Meclis Genel Kurulu gündemine alınmasına tepki gösterdi.

Diyarbakır'da aralarında İHD, Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Mali Müşavirler Odası, DİSK, KESK, TMMOB'ye bağlı odaların olduğu 69 demokratik kitle örgütü yaptıkları ortak açıklamayla belediyelere kayyum atanmasına yönelik torba yasanın Meclis Genel Kurulu gündemine alınmasına tepki gösterdi.

Diyarbakır Barosu Adli Hizmet Binası'nda yapılan basın açıklamasını Diyarbakır Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı Burç Baysal okudu. Burç Baysal, daha önce milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasına yönelik çıkarılan yasaların, ülke demokrasisine hiçbir katkı sağlamadığı ortada iken şimdi de yerel yönetimlere yönelik yasalar çıkarılmak istendiğini söyledi.

Devam eden çatışmalı ortamın, tüm yıkıcı boyutlarıyla toplumsal yaşamın dengesini altüst eden, demokratik yapısını zedeleyen ve ilerleyişini önleyen bir durum arz ettiğini belirten Burç, çatışmalı ortamın olası uzlaşma ve çözüm yollarını da kapattığını kaydetti. Torba yasa ile halkların iradesiyle seçilmiş belediyelere yönelik kayyum atamalarının Meclis Genel Kurulu gündemine alındığını belirten Burç Baysal, "2015 yılının ortalarından itibaren seçimle iş başına gelmiş onlarca belediye başkanı ve meclis üyesi, çeşitli gerekçelerle gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Seçimle işbaşına gelmiş belediyelere kayyum atanması, hukukun evrensel ilkelerine, uluslararası sözleşmelere ve ulusal yasalara da aykırıdır" dedi.

Belediyelere yönelik kayyum atamanın siyasi bir girişim olduğunu söyleyen Burç Baysal, "Halk tarafından seçilmiş yerel temsilcilerin kayyum yoluyla görevlerinden alınmaları demek, milyonlarca seçmenin iradesini de tanımamak anlamına gelir. Her fırsatta sandığı işaret eden siyasal iktidarın, sandıktan çıkan iradeyi tanımaması kendi söylemleriyle çelişmektedir" diye belirtti.

Çatışmalı ortamda yıkılan kentler ve sit alanlarının yerel yönetimler ve kent dinamiklerini devre dışı bırakarak, merkeziyetçi bir anlayışla yeniden inşa sürecine girmenin, halk iradesi ve çoğulcu demokrasi anlayışı ile bağdaşmadığını ifade eden Burç Baysal, şöyle konuştu: "15 Temmuz'daki darbe girişimini önleme konusunda insiyatif alan Türkiye halklarına, Kürt coğrafyasındaki halkların iradesine yönelik yapılan yasa çalışmalarının demokratik yaşam çizgisine hizmet etmemiş olduğunu belirtmek isteriz. Bu manada Hakkari ve Şırnak illerinin il statüsünden çıkarılmak istenmesi halkın iradesine yapılan başka bir anti demokratik tutumdur, kabul edilemez. Demokratik bir toplum inşa etmenin ve sorunları çözüme taşımanın tek yöntemi diyalogdur, müzakeredir. Bu nedenle çatışmalı tarafların acil olarak, müzakere koşullarının sağlanması amacıyla çatışmasızlığa geri dönmeli, bunun için sorumluluk bilinciyle hareket etmeli ve duyarlılık göstermelidir."

(sg-hk/fk)