JINHA

AMED - DBP'li belediyelere kayyum atamasına ilişkin hazırlanan torba yasa tasarısına karşı Diyarbakır halkı tepki gösterdi. Diyarbakırlılar, kayyumla birlikte kadın temsiliyetinin gideceğini belirterek, atanacak olan kayyumları tanımayacaklarını ve buna karşı direneceklerini söyledi.

AKP hükümetinin, DBP'li belediyelere el koymak amacıyla komisyondan geçirdiği Torba Yasa tasarısının Meclis Genel Kurulu'nda görüşülmesine ilişkin atanacak kayyumlara halktan tepkiler gelmeye devam ediyor. Bu yapılacak olanla halkın iradesinin göz ardı edileceğini söyleyen Diyarbakır halkı getirilecek olan kayyumları tanımayacaklarını ve bunun karşısında duracaklarını ifade etti.

'Bizde onların iradesini tanımayız'

Yurttaşlardan Gülsüm Tosun Kürt halkı olarak iktidarın seçtiği kayyumları tanımayacaklarını ve kendi seçtikleri başkanları istediklerini söyleyerek, "Biz kendi seçtiğimiz belediyeleri istiyoruz. Biz Kürt halkı olarak onların, iktidarın seçtiği başkanların bizi yönetmesini istemiyoruz. Biz Kürtleri her yerde yok etmek dışlamak istiyorlar meclis yetmedi sıra belediyelerimize geldi. Bizi öldürmek onlara yetmiyor hep daha fazlasını istiyorlar. Onlar belediyelere bunu yaparak kendi istediklerini bu şehirlerde var etmek istiyorlar, kendilerine yakın olanları işe sokup Kürtleri işsiz bırakmak istiyorlar. Allah bilir aldıkları belediyelerde bulunan personelli nasıl sırayla tek tek işten atarlar" dedi.

Zeynep Yavuz ise bu yaşanan süreçte kendi belediyelerine ve iradelerine sahip çıkacaklarının altını çizerek, "İktidar eğer bizim Kürt halkının iradesini tanımaz ve verdiği seçim kararına saygı duymazsa o zaman bizde ne onlara ne vekillerine saygı duyarız. Bu karar verilirse bundan sonra olacaklara biz karışmayız, Kürt halkını sindirmek için her şeyi yaptılar. Ama bunu yapmak Kürtlerin iradesini somut anlamda yok saymaktır. Buna karşı da Kürtler buna karşı alanlara çıkar" şeklinde konuştu.

'Özgürlüğümüz kısıtlanacak'

Atanan kayyumlarla halkın özgürlüğünün kısıtlanacağının altını çizen Gülbahar Keskin ise "Kayyumun ne demek olduğunu biliyorum. Belediyelerde tek bir sorun olduğunda devlet hemen buna müdahale edip, o başkanların yerine kendi istedikleri başkanları atayacaklar. Bu da açık bir şekilde anti-demokratik bir uygulamadır. Sonuçta o başkanlar benim kendi irademle yönetilmek istediğim kişi, ama onlar benim seçtiğim kişiyi değil de devletin kendi istediği kişi koyacaklar. Orada benim kendi özgürlüğüm kısıtlanmış oluyor. Biz halk olarak böyle bir şeyin olmasını istemiyoruz" dedi.

'Kürt halkının iradesini tanımıyorlar'

Belediyelerle ilgili sorun varsa sorunların kayyumla değil, seçimle çözülmesi gerektiğini belirten, "Belediyenin iş yapmadığı için kayyum yapacaklarını söylüyorlar ama eğer ki belediye işini yerine getirmiyorsa buna kendileri karar vermesin. Halka sorsunlar ya da Selahattin Demirtaş'ın dediği gibi erken seçim yapsınlar. Onlardan memnunuz ve halk olarak isteğimiz irademize saygı duyulması ve aynı kişilerin başta kalmasıdır. Kürt halkı bir olup bu yapılacak olanları kabul etmemeli" diye kaydetti.

'Kadın temsiliyeti de gidecek'

Nurcan Akçan da iradelerine başvurulmadığı sürece atanan kayyumları tanımayacaklarını ifade ederek, "Kayyum atamasıyla birlikte Eş Başkanlık sistemi de ortadan kalkacak ama kadınlarında her alanda olduğu gibi siyasette de var olması gerekir. Eğer ki kayyum olursa bu durum olumsuz şekilde her yere yansır" diye ifade etti.

'Kayyumlarla ataerkil bir sistem yaratılmaya çalışılıyor'

Türkiye'nin halkın iradesine önem vermediğini dile getiren Ayça Kafadar, kayyumlarla halkın sindirilmeye çalışıldığını söyledi. Ayça, "Özellikle bir kadın olarak bu yapılanın karşısındayım. Kadın iradesine ve temsilliyetine önem verem Türkiye'de ki tek parti şu anda HDP. Bizler kadın bakış açısına sahip olan bir durumu destekliyoruz o yüzden Eş Başkanlık geldi. Bunun da en büyük etkisi mecliste oldu. Mecliste kadın milletvekilline sahip parti de biziz. Bu kayyumlarla birlikte eskiden olduğu gibi yine ataerkil bir sistem yaratmaya çalışıyorlar" dedi.

'Belediyeler görevini en iyi şekilde yerine getiriyor'

Belediyelerin çok fazla çalışmadığı bahanesiyle kayyum atanmasa da tepki gösteren Ayça, "Mesela kadın kurumları, dernekler ve kurslar gibi eğitimler veriliyor. Bunun gibi şeyler Türkiye'de çok fazla göz ardı edildiği için onlara göre de belediye çalışmamış oluyor. Bence belediyeler en güzel şekilde çalışıyor özellikle de kadın hakları için gereken her şeyi yaptığını düşünüyorum" diye konuştu.

'İlk ben ayaklanacağım'

Kayyum atanması durumunda yurrtaşların serhıldana çıkması gerektiğini söyleyen Ayça, "Biz sandıkların başına giderken Figen Yüksekdağ'ı da biz seçtik, Selahattin Demirtaş'ı da biz seçtik. Bence halk bu konuda iktidara gereken tepkiyi gösterecek. Sadece barışı ve ortaklığı düşünerek oy verdik. Ama eğer bu kayyumlar atanıp kadın iradesi yok sayılır ve ataerkil toplum düzeni yaratılmaya çalışılırsa bence halk ayaklanmalı. Ki eğer böyle bir şey olursa ilk ben ayaklanacağım" diye kaydetti.

(mm-sa/dk)