JINHA

ANKARA - 26 yıldır katliamlara, bombalamalara, tutuklamalara, kapatmalara 89 çalışanın faili meçhul şekilde katledilmesine rağmen mücadelesine devam eden Özgür Gündem gazetesi, bugünkü kapatma kararına karşın gerçekleri yazmaya yine devam edecek. 1990’lı yıllarda dönemin hükümetleri, Kürtlerin her alanda sözünün söylemesine engel olurken bugün de aynı gelenek tarihte görülmemiş bir kinle saldırıyor.

90'lı yıllardan beri doğru haberi ulaştırmak amacıyla 'canı pahasına' yayın yapan Özgür Gündem gazetesi yine bir kapatmayla karşı karşıya. Yayın hayatına başladığı günden buna 'diz çökmeyen', egemene biat etmeyen Özgür Gündem, gelmiş olduğu geleneğin bilinciyle mücadele etmeye devam ediyor.

Özgür Gündem gazetesinin ilk yayın döneminde, aralarında yazar, muhabir ve dağıtımcıların da bulunduğu 89 çalışanının çoğu faili meçhul bir şekilde öldürüldü. Ayrıca birçok ofisi ve bürosuna saldırı düzenlendi. Yayınlanan toplam 580 sayısının 486'sı hakkında dava açıldı ve gazete çalışanları toplam 147 yıl hapis cezasına mahkûm edilirken gazetenin birçok kez toplatılmasına karar verildi.

‘Egemenlik kayıtsız şartsız DGM’nindir’

1990 ve 1992 yılları arasında haftalık yayınlanan Yeni Ülke gazetesi olan Özgür Gündem 30 Mayıs 1992'de yayına başladı, 14 Nisan 1994'te mahkeme kararıyla kapatıldı. Gazete, 17 yıl aradan sonra 4 Nisan 2011 tarihinde yayına yeniden başladı. Türkçe yayın yapan gazetesi Özgür Gündem ise yayın hayatına ‘Egemenlik kayıtsız şartsız DGM'nindir’ manşetiyle 30 Mayıs 1992'de başladı. 94’te kapatıldıktan sonra yargı kararlarından dolayı farklı isimlerle yayın yapmak zorunda kaldı, gazetenin kendi adıyla açılması ancak 2011’de mümkün oldu.

Bombalamalara rağmen bugüne kadar devam ediyor

Özgür Gündem kapatılınca 1994'te yayına başlayan Özgür Ülke’nin üç bürosu 3 Aralık 1994'te bombalandı. İstanbul Kadırga bürosundaki ulaştırma görevlisi Ersin Yıldız yaşamını yitirirdi, 20’nin üzerinde çalışanı da yaralandı. Gazetenin tasfiye edilmesi talimatını dönemin başbakanı Tansu Çiller'in verdiği söylenirken, Özgür Ülke saldırıya rağmen yayına ara vermedi. 20 Aralık 2011’de ‘KCK basın komitesi’ operasyonu adı altında Özgür Gündem, DİHA'nın tüm büroları, Demokratik Modernite Dergisi ve Fırat Dağıtım'a polis baskınları düzenlendi. Gözaltına alınan 50’ye yakın basın emekçisinin notları, fotoğrafları suç delili sayıldı. Davada son tutuklular yaklaşık 2,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra 12 Mayıs 2014’te tahliye edildi. 46 gazetecinin yargılandığı dava hâlâ devam ediyor.

Tarihte görülmemiş bir kin

Devletin yüzyıldır Kürt halkına karşı sürdürdüğü baskıcı, yasakçı, imhacı, sansürcü politikalar artarak devam ediyor. 1990’lı yıllarda dönemin hükümetleri, Kürtlerin her alanda sözünün söylemesine engel olurken bugün de aynı gelenek tarihte görülmemiş bir kinle saldırıyor. AKP'nin zirveye taşıdığı 'Kürt düşmanlığı' bugün Cizre, Nusaybin, Şırnak ve Sur'da soykırımlara dönüştü. Tüm gerçekleri olduğu gibi halka ulaştırmaya çalışan Kürt basını ise tutuklamalarla ve saldırılarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

(he/sy)