JINHA

ANKARA - Son zamanlarda artan trans cinayetlerine ve transfobik saldırılara ilişkin konuşan Pembe Hayat Derneği Buse Kılıçkaya, “cemaat itirafçısı” savcı Ferhat Sarıkaya'nın, dernek üyesi Figen'in intiharından ve onlarca kişinin ölümünden sorumlu olduğunu söyledi. Buse, “Kadın ve LGBTİ’lerin ölümünden, önleyici yasalar çıkarmayan ve cezasızlığın önünü açan yasa koyucular ve yasa uygulayıcılar sorumludur” dedi.

Pembe Hayat Derneği, son zamanlarda artan trans cinayetlerine ve cemaat itirafçısı savcı Ferhat Sarıkaya'nın ölümüne sebep olduğu Pembe Hayat Derneği'den Figen'in intiharına ilişkin basın toplantısı gerçekleştirdi. İHD Ankara Şube'de gerçekleşen toplantıya HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Pembe Hayat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Buse Kılıçkaya ile ÇHD'li avukatlar katıldı.

'Savcı Ferhat Sarıkaya, birçok kişiye neden oldu'

Pembe Hayat Derneği adına açıklamayı gerçekleştiren Buse, 15-16 Temmuz darbe girişiminin ardından cemaat tarafından operasyonel amaçlar için kullanıldığını söyleyen “itirafçı savcı” Ferhat Sarıkaya’nın, aynı zamanda birçok kişinin yaşamına son vermesine neden olduğunu belirtti. Buse, Ferhat'ın adaletsiz tutumunun aynı zamanda Pembe Hayat eski Yönetim Kurulu üyesi trans kadın Figen’in intiharına da sebep olduğunu, Figen’in ve sevgilisi Umut’un aldığı tehditlere karşı açtıkları davada Umut’un ailesini korumaya yönelik davranan ve Umut’un kaçırılmasına, Figen’in ise işinden ve yaşadığı şehirden ayrılmasına sebep olan Fikret'in, Figen’in intiharından birebir sorumlu olduğunu kaydetti.

'Toplumda var olan nefret yargıda da devam ediyor'

"Bizler yaşadığımız bu toplumda her gün, her an ayrımcılığa maruz kalmakta, şiddet görmekte, taciz ve tecavüze uğramakta, nefret söylemleri ile öldürülmekte, yok sayılmakta, yok edilmekteyiz. Toplumda var olan bu nefret hali maalesef ki ‘herkesin yargı önünde eşit olduğunu’ belirten Anayasa ve uluslar arası sözleşmelere rağmen yargıda da devam etmektedir" diyen Buse, LGBTİ’ler söz konusu olduğunda hakim ve savcıların istedikleri gibi hareket ettiğini, keyfi ve erkek egemen davranışları ile cezasızlık politikasını güderek nefretin önünü açtığını ifade etti.

'Bizler de demokrasi istiyoruz'

"Demokrasi mitingleri ile demokrasiye ve halkın iradesine sahip çıktığını söyleyenler, LGBTİ’lerin ve kadınların demokrasi taleplerini görmezden gelmeyi bırakmalıdır" şeklinde konuşan Buse, kanun koyucuların, herkesin adalet sistemi karşısında eşit olmasını ve LGBTİ’lerin nefrete ve ayrımcılığa maruz kalmamalarını sağlaması gerektiğini vurguladı.

'Medyada aynı oranda sorumludur'

"Temel hakkımız olan yaşama hakkımızın gasp edilmesine göz yummayacağız. Kadın ve LGBTİ’lerin ölümünden, önleyici yasalar çıkarmayan ve cezasızlığın önünü açan yasa koyucular ve yasa uygulayıcılar sorumludur" diyen Buse, yine kişilerin özel hayatlarını teşhir eden, nefreti körükleyen ve hedef gösteren medyanın da aynı oranda sorumlu olduğunu belirtti.

Filiz Kerestecioğlu’ndan dayanışma çağrısı

Ardından konuşan HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da, demokrasi nöbetlerine değinerek, "Demokrasi nöbetleri gerçekten demokrasi nöbeti olmuyor. LGBTİ'ler uzun yıllardır demokrasi istiyor. Yaşam hakkının sağlanmasını istiyorlar. Çalışma hakkı istiyorlar ve her zaman maalesef duvarlara çarpıyorlar. Bir çok kesim tarafından aslında ayrımcılığa uğruyorlar. Zaman dayanışma yan yana durma zamanıdır" dedi.

(he/sy)