JINHA

ÊLIH - KJA'nın "Önderliğime, toprağıma, özgürlüğüme sahip çıkıyorum" şiarıyla başlattığı kampanya kapsamında Batman'da panel gerçekleştirildi. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Newroz Uysal, "Bu saatten sonra artık isteğimiz tecridin kaldırılması olmamalı Öcalan'ın özgürlüğü olmalıdır. Bu da ancak halkın mücadelesi ile olur" diye konuştu.

KJA'nın "Önderliğime, toprağıma, özgürlüğüme sahip çıkıyorum" şiarıyla başlattığı kampanya kapsamında Batman'da gerçekleştirdiği panel Belediye Konferans Salonu'nda yapıldı. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukatı Newroz Uysal, KJA Daimi Meclis üyesi Gülcihan Şimşek ve HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran'ın sunum yaptığı panele, Batman Belediyesi eşbaşkanları, HDP, DBP yönetimi, Barış Anneleri Meclisi, KJA bileşenleri ve çok sayıda kişi katıldı. Panel bir dakikalık saygı duruşunun ardından Abdullah Öcalan'a ilişkin hazırlanan sinevizyon gösterimi ile başladı.

'Öcalan'ın söylediği gibi tek çözüm yolu müzakeredir'

Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, devletin İmralı ile ilgili yaptığı açıklamaların kendilerini tatmin etmediğini ve açıklamalarına inanmadıklarını belirterek, "Kürt Halk Önderi ile görüşme sağlanmayana kadar bizim de özgürlüğümüz yoktur. Bu yüzden bizim ilk amacımız Öcalan'ın özgürlüğüdür. Çünkü biliyoruz Kürt halkı ateşten bir çember olup Önderini savunacaktır. Bu günden sonra sadece bir heyetin gidip görüşmesini de kabul edemeyiz. Bu bizim için yeterli değildir. Biz Öcalan'ın İmralı zindanından çıkmasını istiyoruz. Bunu sadece Kürt halkı için değil bütün dünya halkları için istiyoruz. Önderliğin özgürlüğü tüm halklar içindir" ifadelerini kullandı.

'Öcalan'ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür'

Ayşe'nin ardından konuşan Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Newroz Uysal da "15 Temmuz'dan beri İmralı Adası'nın şartları, Öcalan'ın İmralı adasında sergilediği duruş Kürt hareketini temsil ediyor. 7 Haziran'dan sonra başlayan savaş aslında 5 Nisan'da Öcalan uygulanan tecritle başladı" dedi.
Savaşla birlikte Kürdistan kentlerine de tecrit uygulandığını, giriş çıkışların engellendiğini ve katliamların yapıldığını hatırlatan Newroz, "İmralı'daki tecrit bugün tüm cezaevlerine yayılmak isteniyor. Bunun karşısında durmasak tecrit yayılarak devam edecek. Nasıl Öcalan'ın özgürlüğü halkın özgürlüğü ise tecridin karşısında durmak da önemlidir" şeklinde konuştu.

'Öcalan'ın özgürlüğü halkın mücadelesi ile olur'

Darbe girişiminden sonra cezaevi müdürünü defalarca aradıklarını fakat hiçbir cevap alamadıklarını belirten Newroz, "Sonra Adalet Bakanlığı üzerinden başvuru yaptık fakat başvurularımız da sudan bahanelerle reddedildi. OHAL'den önce de sonra da İmralı adasının şartları hukuk açısından aynıdır. CPT'ye yaptığımız başvurulardan da daha bir sonuç alamadık. Öcalan söz konusu olunca hiçbir ulusal ve uluslararası kurum görevini yerine getirmiyor ve her türlü hukuksuzluğa göz yumuluyor" diye konuştu.
İmralı üzerindeki tecridin ancak halkın girişimleriyle kırılabileceğini vurgulayan Newroz, "Yanında bulunan diğer tutsaklar orada mı değil mi ondan da haberimiz yok. Tüm bunlara karşı halk 'ne yapabiliriz bu tecride karşı' deyip düşünmeli. Bu saatten sonra artık isteğimiz tecridin kaldırılması olmamalı Öcalan'ın özgürlüğü olmalıdır. Bu da ancak halkın mücadelesi ile olur" açıklamalarında bulundu.

'Sokaklarda olmaya devam edeceğiz'

Son olarak konuşan KJA Daimi Meclis üyesi Gülcihan Şimşek ise bugün Ortadoğu'da yaşanan savaşın nedeninin Abdullah Öcalan'ın paradigmasının hayata geçirilmemesi olduğunu söyledi. Abdullah Öcalan şahsında Kürt halkının imha edilmek istendiğini vurgulayan Gülcihan, "Biz kadınlar bu imhaya karşı direneceğiz ve mücadelemizi büyüteceğiz. Biz tecridin kaldırılması için değil Öcalan'ı sahipleneceğiz. Özgürlüğü için mücadele edeceğiz. Daha güçlü bir şekilde örgütlenip mücadelemizi sürdüreceğiz ve sokaklarda olmaya devam edeceğiz" dedi.

Panel soru cevap bölümünün ardından sona erdi.

(za/gc)