JINHA

MÊRDÎN - Mardin'in Nusaybin ilçesinde 134 gün sonra kısmi olarak kaldırılan yasaktan sonra kadınların ziyaretleri sürüyor. Nusaybin'e gelen Halfetili kandılar da 6 mahalleyi çevreleyen tel örgülere, yapay sınırları yıkmaya geldiklerini ifade ediyor.

Mardin'in Nusaybin ilçesinde yaklaşık 5 ay süren 'sokağa çıkma yasağı'nın kısmi olarak kaldırılmasının ardından halk yaşamı inşa etmeye devam ediyor. Kadınların dayanışma ziyaretleri de sürerken, Urfa'nın Halfeti ilçesinden Nusaybin'e gelen kadınlar da yapay sınırları yıkmaya geldiklerini söyledi. HDP Halfeti İlçe Eşbaşkanı Fatma Korkmaz, "Aileleri ziyaret ettik. Kilitli kapılarını bize açtılar. Bizi gördüklerine çok sevindiler. Nusaybin halkının direnişine tanık olduk. Bombalar yağmış üzerine ama yine de evlerinden çıkmamışlar. Evlerine değen bomba parçalarını gösterdiler bize. 'Sağ olduğumuz müddetçe evimizi terk etmeyeceğiz. Köyümüzü, memleketimizi terk edip başka bir yerde yaşamayacağız. Burası evimiz, toprağımız, ülkemiz' diyorlar" şeklinde anlattı.

'Sınırlar, bizi birbirimizden koparamaz'

"İnsanlar tellerin diğer tarafından evlerine bakıyor, dua ediyor" diyen Fatma, tel örgüler içinde çok fazla sağlam ev olduğunu ancak kepçelerin orada yıkım gerçekleştirdiğinin altını çizdi. Bir sınırın çekildiğini söyleyen Fatma, "Her yerden her ülkeden kadınlara ve gençlere sesleniyorum, 'buraya gelin gözlerinizle görün, maddi ve manevi elinizden gelen her şeyi yapın. El ele verip bu sınırları ortadan kaldıralım.' Bizler taştan, topraktan da olsa evler yapabiliriz. 'Nisêbîna rengîn' i yeniden inşa edebiliriz. Birlikte olduğumuzu hissettirelim. Kürdistan, sınırsız bir ülkedir. Biz kadınlar, Halfeti'den gelerek bu sınırları ortadan kaldırmak istedik. Ne kadar sınır çizerlerse çizsinler, bizi birbirimizden koparamazlar" şeklinde dile getirdi.

'Yaşadıklarını, içimizde hissetmek için buradayız'

Nusaybin halkına moral vermek ve her türlü desteği sağlama amacı ile Nusaybin'e geldiklerinin altını çizen DTK Delegesi Naime Bayram ise, "İnsanlarımızın yakılan, yıkılan evlerini yerinde görüp inceleme yapmak istedik. Onların yaşadıkları duyguları bizzat içimizde hissetmek için buradayız. Herkes evinden, yurdundan edinmiş, barakalarda, kamıştan yapılmış çadırlarda yaşıyorlar. Aile ziyaretlerinde bulunduk. 'Sonuna kadar direneceğiz, her ne olursa olsun evimizi terk etmeyeceğiz' dediler" diye konuştu.

Ailelerin umutlu olduğunu vurgulayan Naime, "Biz kadınlar, alanlara çıkıp direnişimizi haykırmalıyız, isyanımızı dile getirmeliyiz. Gelin, yapay sınırları yıkalım ve Nusaybin'i yeniden inşa edelim" şeklinde kaydetti.

'Toprağımızda yeşeririz'

El ele verip, bu baskılardan kurtulmak için Nusaybin'e geldiklerini belirten Barış Annesi Ayşe Büyükertaş da Halfeti'ye döndüklerinde Nusaybin'in sorunlarını, ihtiyaçlarını anlatacaklarını ve gerekli çalışmaları yürüteceklerini ifade etti. Tel örgülere tepki gösteren Ayşe, "Halk yine kendi topraklarında inşayı gerçekleştirecek. Hep birlikte yapacağız tabi ki. Devletin sistemine karşı ayakta duracağız. O sistemi yıkacağız. Bizim için duvar da tel örgüde yoktur. Biz hep beraber olduğumuz sürece o duvarlar, kendilerine çarpacaktır. Bizden korktukları için, Kürt halkından korktukları için bunları yapıyorlar. Birlik olalım, beraber olalım, yardımlaşalım" dedi.

(ekip/gc)