Gulan Botan/JINHA

QAMİŞLO - Editörümüz Zehra Doğan'ın tutuklanmasına tepki gösteren Rojava'daki kadın gazeteciler, canları pahasına gerçekleri yazan gazeteciler üzerindeki baskılara dikkat çekti. Dünyadaki tüm gazetecilere çağrıda bulunan kadın gazeteciler, "Sessiz kalmasınlar bu duruma. Bizim elimizden de ne gelirse yapacağız. JINHA'ya yönelik baskılar hepimize yönelik baskılardır" dedi.

Mardin'in Nusaybin ilçesinde 5 ay boyunca haber takibi yapan ajansımız editörlerinden Zehra Doğan 21 Temmuz gecesi Mardin'de cafede otururken polisler tarafından "hakkınızda ifade var" denilerek, HDP Mardin Milletvekili Ali Atalan'ın danışmanı Mazlum Kavak'la gözaltına alındı. Mazlum çıkarıldığı mahkeme tarafından denetimli serbestlik şartıyla serbest bırakılırken, Zehra, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı. Zehra'nın tutuklanmasına gerekçe olarak da hakkında ifade verdiği söylenen tanıkların beyanları ve çizdiği resimler. Ancak dosyada yer alan tanık ifadeleri Zehra'nın gazetecilik faaliyetlerine dikkat çekerken, yaptığı resimler de "suç delili" sayıldı. Ajansımıza konuşan Rojava'daki kadın gazeteciler, Zehra'nın tutuklanmasına tepki gösterdi.

'Zehra hem yazıyordu hem resmediyordu'

Hawar Haber Ajansı (ANHA) çalışanı Heyfa Musa, Türkiye'de gazetecilerin tutuklanmasının hükümetin iflas ettiği anlamına geldiğini söyledi. Zehra'nın Nusaybin'de hem yaşananları yazdığını hem de resmettiğini dile getiren Heyfa, "AKP hükümeti tarafından yapılanları teşhir ettiği için tutuklandı. AKP 'kim saltanatıma yaklaşırsa gerçekleri duyurursa hedefimde olur' diyor. Diğer tüm özgür basın çalışanları üzerindeki baskıları kınıyoruz. Bu durum böyle devam edemez. Dünyanın artık buna bir ses çıkarması ve bu olaya müdahale etmesi gerekir. Diğer özgür basın çalışanları ve Zehra'nın bir an önce serbest kalmasını istiyoruz" dedi.

'Canları pahasına gerçekleri yazıyorlar'

Gazeteci Heyna Zebi de, Kuzey Kürdistan'da tarihi bir mücadelenin verildiğini söyleyerek, devletin bu mücadeleyi ve direnişi kırmak için baskı politikasını uyguladığını dile getirerek, "Bunun en yakın örneği sınırımızda olan Nusaybin'di" diye belirtti. 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Heyna, "Buradan görebiliyoruz ki Türkiye'de bir kaos durumu yaşanıyor. Bu gerçekleri dile getirdikleri için de özgür basın çalışanları üzerinde baskılar var. Bunlardan biri de Zehra Doğan. Zehra da Nusaybin'de gerçekleri yazdığı için tutuklandı. Özellikle kadınlar üzerinde baskı ve korku yaratmaya çalışıyorlar. Gazeteciler Bakur'da canları pahasına gerçekleri yazıyorlar. Özgür basın üzerindeki baskıyı kınıyorum fakat sadece kınamak olmaz bir an önce özgürlüklerinin verilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

'JINHA'ya yönelik baskılar hepimize yönelik baskılardır'

ANHA çalışanlarından Mediya Henen da, AKP hükümetinin gerçekleri gizlemek için öncelikle basın üzerinde baskı kurmaya çalıştığını ifade etti. Gerçekleri ortaya çıkardıkları için birçok gazetecinin gözaltına alınıp tutuklandığını kaydeden Mediya, tutuklu gazetecilerden Zehra'nın da Nusaybin'de yaşanan gerçekleri yazdığını ve resmederek te geleceğe de bir hafıza oluşturduğunu belirtti. Zehra'nın tutuklanmasını kınayan Mediya, "Dünyadaki tüm gazetecilere çağrımdır; sessiz kalmasınlar bu duruma. Bizim elimizden de ne gelirse yapacağız. JINHA'ya yönelik baskılar hepimize yönelik baskılardır" ifadelerinde bulundu.

(şa/mg)