Devlet zulmü görenler: İdama hayır, hesap vermeliler!
11:21
JINHA
HABER MERKEZİ - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yenikapı’da düzenlenen mitingde "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletin olduğuna göre, sizler de idam talebinde bulunduğunuza göre, bunun kararını verecek merci meclistir" dedi. Bugüne kadar devletin her türlü zulmünü maruz bırakılmış, yakınları katledilmiş ve işkenceye uğramış insanlar ise, ‘İdama hayır’ diyerek, sorumluların hesap verecek şekilde yargılanması gerektiğinin altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yenikapı’da düzenlenen mitingde 15 Temmuz’un ardından bir kez daha ‘idam’ı dile getirdi. “Gazi’den 96 yıl sonra aynı soruyu soruyorum” diyerek sözüne başlayan Tayyip Erdoğan, aynı zihniyetle hareket ederek idamı işaret etti. Mitingdeki CHP ve MHP genel başkanlarının da alanda bulunanların ‘talebi’ni bildiğini söyleyen Tayyip, “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletin olduğuna göre, sizler de idam talebinde bulunduğunuza göre, bunun kararını verecek merci TBMM’dir. Meclisimiz böyle bir karar verdikten sonra böyledir, onamaksa, ben peşinen ifade ediyorum, onarım. Meclisimiz böyle bir karar verdikten sonra böyledir, onamaksa, ben peşinen ifade ediyorum, onarım” diye konuştu.
Kürdistan’da katledilenler kimin kardeşi?
Yalnızca son bir yılda Kürdistan’da, Cizre’deki vahşet bodrumlarından evlerinin önüne kadar birçok insanın paramparça olmuş bedenlerini, bombalarla yakıp yıkılmış evlerini ve kentlerini görmezden gelen Tayyip, idama gerekçe olarak da, “Kardeşlerim Vatan Caddesi’nde vücudu ikiye bölünmüş kardeşimi gördüğüm zaman kalkıp da bunu kenara koymak mümkün mü? Külliyede F16’ların yağdırdığı bombayla başı vücudundan ayrılan bacımın başı kongre merkezimizin çatısına uçmuştu” savunmasında bulundu.
İdam gibi bir yaşam hakkı ihlalinin ABD, Japonya ile Çin’de de olduğunu söyleyen var Tayyip, bununla yetinmeyerek, “Bu ülkede de zaten 84’e kadar vardı. Sonra kaldırıldı. Millet böyle bir kara veriyorsa, öyle zannediyorum siyasi partiler uyacaktır” dedi.
Devlet zulmü görenler ‘hayır’ diyor
Bugüne kadar devletin her türlü zulmüne maruz bırakılmış, yakınlarını devlet zulmünde ve katliamında kaybetmiş insanlar ise, kendi uğradıkları yaşam hakkı ihlalinin yine kendileri karşısında duruyor.
‘Eşimin katline işkence yapmayın’
Katledilen Diyarbakır Baro Başkanı, insan hakları savunucusu Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi, 15 Temmuz’un ardından yaşanan gözaltılar için “İşkence yapmayın” uyarısında bulunmuştu. “Kocalarımızı, çocuklarımızı gözümüzün önünde vurdular. Yine de öfke kusup şiddeti fitillemedik” diyen Türkan, adil yargılanmayı işaret ederek, “Bir ihtimal eşimin katilini gözaltına alırsanız sakın işkence yapmayın. İşkenceye karşı ömrünü adamış birinin katili bile adil yargılanmalı” dedi.
‘Hesap versinler ama idam edilmesinler’
Babası Mahmut Duymak’ı Cizre'de birinci bodrumdaki katliamda kaybeden Fırat Duymak, Kürdistan’daki katliamlarda 'kahraman'; 15 Temmuz darbe girişiminden sonrası ise 'hain' ilan edilen komutanlar için, "Hesap versinler ama idam edilmesinler" dedi.
‘Sorumlular hukuk önünde hesap vermeli’
Taksim Meydanı'nda 2013 yılı kutlanmak istenen 1 Mayıs kutlamalarına giderken polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan Dilan Alp de, kendisine, "marjinal örgüt üyesi" diyen ‘FETÖ üyeliği’nden tutuklu dönemin İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun o dönem yargılanması gerektiğini söyleyerek, "Dönemin mevcut iktidarının da payının olduğunu unutmamak da fayda var. Kendisine kin beslemiyorum. Adil bir şekilde hukuk önünde sorumlular hesap vermeli" dedi.
‘Demokrat ülkede Hurşit Kütler nerede?’
Babası İlhan Erdost’u gözaltında işkenceden kaybeden Alaz Erdost ise, idam isteğiyle demokrasi sağlanamayacağını belirterek, “Darbe karşıtı olmak, ‘idam gelsin’le alkışlanmaz. Ethem'in öldürüldüğü yerde bayrak sallamakla şölen yapılmaz. Birileri o anda orada olmanıza izin verdiği için oradasınız. Demokrasi sevinci Mehmet Ağar'la yaşanmaz” dedi. ‘Demokrat’ denilen bir ülkede gözaltında kaybetmek hakikati olduğunu hatırlatan Alaz, “B12'si eksik, yazık ülkem. Ben sorayım yine. Bu demokrat ülkede bir insan gözaltına alınıp kaybedildi, 74 gün oldu. Hurşit Külter nerede, cevap veriniz” diye sordu.
‘İdama koşulsuz karşı durulmalı’
Babaları Behçet Aysan ile Metin Altıok’u 2 Temmuz’da Madımak Oteli’ndeki katliamda kaybeden Eren Aysan ve Zeynep Altıok da idama karşı çıktı. Eren Aysan, “Tek başına da kalsak söyleyeceğimiz şey, idama ‘hayır’ olmalı!” derken, Zeynep Altıok Akatlı da, “İdama koşulsuz karşı durulmalı. Hele sokaktaki adamı infaza teşvik eden zihniyetin bağımsız yargıyı ve hukuku da ele geçirdiği koşullarda” diye belirtti.
(sy)