Aachen'de Kürt kadınları yeni hedeflerle yoluna devam ediyor
09:11
JINHA
AACHEN - Beş kişilik komite örgütlenmesinden 35 kişilik meclis örgütlülüğüne ulaşan Deniz Fırat Kadın Meclisi, kadınlarda cins bilincini geliştirme hedefiyle yoluna devam ediyor. Meclis Eşbaşkanı Saadet Deniz, "Gerçekleştirdiğimiz kongre ile beraber daha çok kadına ulaşmayı, kadınların sosyal, kültürel sorunlarına daha çok eğilmeyi ve cins bilincini geliştirme temelinde eğitim çalışmalarına ağırlık vermeyi önümüze hedef koyduk" dedi.
Uzun yıllardır komite, komisyon şeklinde örgütlenen Almanya'nın Aachen kentinde yaşayan Kürt kadınları, bir yılı aşkın bir süredir de meclis şeklinde çalışmalarını yürütüyor. Deniz Fırat Kadın Meclisi Eşbaşkanı Saadet Deniz ve Aachen Demokratik Kürt Toplum Merkezi (DTKM) Eşbaşkanı Yeter Arı, Aachen'da Kürt kadın örgütlülüğünün geçmişini ve bugününü, Yeni Özgür Politika'ya değerlendirdi.
'Tüm zorluklara rağmen örgütlülükte ısrarcı olduk'
Aachen'da kadın çalışmalarının 21 yıl öncesine dayandığını belirten Yeter Arı, bu dönemlerde Avrupa'da yaşayan Kürt kadınların YAJK çatısı altında örgütlendiğini, kendilerinin de 5 kişiden oluşan bir komite oluşturarak çalışmalara başladıkları bilgisini verdi. Yeter, biraraya geliş koşullarıyla ilgili, "Biz Kürdistan'dan farklı nedenlerle de olsa mülteci olarak Almanya'ya gelmiştik. Türk devletinin Kürt kimliğine yönelik inkar politikaları üst düzeydeydi, halkımıza yönelik baskı ve katliamları yoğundu. Bunların yanısıra kadına yönelik sergilenen geri yaklaşımlara karşı da biraraya gelme ve örgütlenme ihtiyacını duyduk. Başlangıçta cins bilinci, örgütlülük anlayışı bugünkü kadar gelişkin değildi. Yurtseverlik duyguları daha öndeydi. Zamanla kendimizi eğiterek, tüm zorluklarına rağmen örgütlülükte ısrarcı olduk, cins bilincimizi geliştirdik ve gücümüzü ortaya çıkardık" diye belirtti.
'Başlangıç kolay olmadı'
İlk yıllarda bazen Kürt Halk Evi'nde bazen de kadınların evinde bir araya gelerek ülke hasretini bir nebze de olsa giderdiklerini ifade eden Yeter, bu buluşmalarda örgütlenme ve eylem tartışmaları yürüttüklerini söyledi. Yeter, "Neler yapabiliriz diye tartışıyorduk. Kahvaltılar düzenleme, aile ziyaretleri gerçekleştirme kararı aldık. O yıllarda da Kürdistan'da yoğun bir savaş yaşanıyordu, nasıl cevap olabiliriz diye tartışıyorduk. Ülkemizden uzak da olsak direnişlere layık bir duruş sergilememiz gerekiyordu. Eylem ve etkinliklere kadınların güçlü katılımını esas aldık. Bu hiç de kolay olmadı ancak kadın örgütlenme çalışmaları bize zorlukları aşma gücü veriyordu" şeklinde konuştu.
'Her zorlukta onları hatırladık'
Deniz Fırat Kadın Meclisi yönetim üyesi Saadet Deniz ise, alandaki kadın örgütlülüğüne büyük emekleri olan ve PKK saflarında yaşamını yitiren Leyla Altan (Arjîn Garzan), Nazan Bayram (Nuda Karker) ve Fatoş Sağlamgöz'ü (Sema) anarak, şunları söyledi: "Bu arkadaşlar büyük emek verdi. Karar alma irademizi geliştirmek için çaba gösteriyorlardı. Kadının özgün örgütlenmesine olan inançları bize inanılmaz derecede özgüvene yol açıyordu. Bizler de onların yolunda ilerlemeyi esas aldık. Karşı karşıya kaldığımız her zorlukta onları hatırladık. Hala da onlardan güç alarak yolumuza devam ediyoruz."
'Bilinçlendirme çalışması yürüttük'
Kentte örgütlülük kapsamında kadın ve çocuklara dönük müzik, tiyatro, halk oyunları, dil kursu, gezi organizasyonları yanında kadınlara cins bilinci kazandırma temelinde panel ve seminerler düzenleyen kadınların çalışması devam ediyor. Saadet bunları aktarırken ilk 8 Mart kutlaması deneyimini paylaşırken, o gün dolayısıyla hem örgütlendiklerini hem de eylem yaptıklarını, bunlarla birlikte en başta da kendilerinin bilinçlendiğini anlattı. Saadet devamla, "Çalışmalarımızla kadının sadece yemek yapma, çocuk bakma vb rolleri olmadığını, toplumun siyasal, sosyal, ekonomik sorunlara dönük de bir düşüncesi olduğunu, karar alabilme ve uygulama gücü olduğunu ortaya çıkarmaya çalıştık. Erkeğin geri dayatmalarına karşı tavır sahibi olması gerektiğini göstermeye çalıştık. Bir yandan aile içindeki sorumluluklarımızı yerine getirmeye, diğer yandan toplumda rolümüzü oynamaya çalışıyorduk. Yani evde anne-eş, dernekte yoldaş oluyorduk. Her iki ortam da güçlü mücadeleyi gerektiriyordu" ifadelerinde bulundu.
'Dar örgütlenmeyi aştık'
Hitap ettikleri toplum içerisinde kadının örgütlü iradesini tanımada, kadın emeğini görme konusunda halen zayıflıkların yaşandığını ifade eden Saadet, kadınlarda da örgütlenmeye gelmeme, öz güven eksikliği, kendi cinsini tanımama gibi sorunların hala yaşandığını söyledi. Bugüne dek yürüttükleri kadın çalışmalarının ortaya somut gelişmeler çıkardığını ifade eden Saadet, ihtiyaçların da farklılaşmaya ve çeşitlenmeye başladığını dile getirdi. Saadet, bu farklılığı şu ifadelerle dile getirdi: "İlk dönemden bu yana tüm bu zorluklarla beraber kadın örgütlenmesinde önemli bir pratik de ortaya çıktı. Tecrübe kazandık. Örgütlülüğümüz büyüdü. Bireylerden ziyade kadın gücü olarak ortak tartışma, düşünce oluşturma, ortak karar alma aşamasına ulaştık, dolayısıyla komisyon örgütlenmesiyle her şeye yetişmemiz zorlaştı, toplumsal ihtiyaçlar da arttı. Eski örgütlenme şeklimiz dar gelmeye başladı. Önder Apo da demokratik toplum örgütlenmesine ilişkin yeni bir proje geliştirdi. Bu temelde Aachen'da kendi özerk örgütlenmemizi geliştirme kararını aldık ve daha geniş bir örgütlenme modeli olan kadın meclisini kurduk. 2014 yılı eylül ayından beri 35 kişiden oluşan Deniz Fırat Kadın Meclisi ile yolumuza devam ediyoruz."
Deniz Fırat Meclisi ile geniş örgütlenme
Deniz Fırat Kadın Meclisi ile birlikte sorunları tespit etme ve çözme amaçlı yaptıkları toplantılarını daha da sisteme kavuşturduklarını, örgütlenme, eğitim, dış ilişki, inançlar ve barış anneleri komisyonları aracılığı ile özgün ihtiyaçları tespit edip planlamalar geliştirdiklerini belirten Saadet, eylemlerle Kürdistan'da yapılan baskı ve katliamları kamuoyuna duyurmaya, dayanışmayı geliştirmeye çalıştıklarını söyledi. Kadınları örgütlülüğe, karar ve uygulama iradesine dahil etmede halen zayıflıklar yaşadıklarını kaydeden Saadet, yeni kadınlar katmaya, rol vermeye ve tecrübelerini aktarmaya çalıştıklarını da ifade etti.
Saadet son olarak, gerçekleştirdikleri kongreyle beraber daha çok kadına ulaşmayı, kadınların sosyal, kültürel sorunlarına daha çok eğilmeyi ve cins bilincini geliştirme temelinde eğitim çalışmalarına ağırlık vermeyi önlerine hedef olarak koyduklarını da sözlerine ekledi.
(mg)