JINHA

İSTANBUL - 'Darbelere Karşı Özgürlük Barış için İmralı Tecridine Son' şiarıyla düzenlenen eylemde konuşan HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, "Barışı sağlayacak olan Sayın Öcalan ile görüşme kapısı hala kapalı durumda. Ötekileştirilenler barış için umutlarını Öcalan'a bağladılar" dedi.

HDP ve HDK Sancaktepe ilçe örgütleri , "Darbelere Karşı Özgürlük Barış için İmralı Tecridine Son" şiarıyla Sarıgazi Demokrasi Caddesi girişinde basın açıklaması ve bir saatlik oturma eylemi gerçekleştirdi. "Darbelere karşı özgürlük barış için İmralı tecridine son" pankartı açılan eylemde "İmralı tecridine son", " Tecrit kaldırılsın müzakereler başlasın" ve "Öcalan barışın teminatıdır" dövizleri taşındı. Eylemde sık sık "Bijî serok Apo", "Direne direne kazanacağız", " Tecride hayır barış hemen şimdi" sloganları atıldı. Eyleme HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Aysel Güzel'in yanı sıra Partizan, ESP, Kaldıraç ve Yeni Demokrat Gençlik de katıldı.

'Abdullah Öcalan ile görüşmeler başlamalı'

Eylemde ilk olarak söz alan Aysel Güzel, 15 Temmuz ardından yaşananların darbe zihniyeti olduğunu söyleyerek, hiç bir darbeyle demokrasinin gelemeyeceğini belirtti. Aysel, tecridin kırılarak Abdullah Öcalan ile görüşmelerin başlaması gerektiğini vurguladı. Ardından söz alan Hüda Kaya ise, "Barışı sağlayacak olan Sayın Öcalan ile görüşme kapısı hala kapalı durumda. Abdullah Öcalan insan haklarından mahrum bırakılıyor" dedi. Hüda, "Geçen hafta Süleymaniye'de bir toplantıya katıldım. Abdullah Öcalan ile ilgiliydi. Birçok ülkeden katılan vardı. Ötekileştirilenler barış için umutlarını Öcalan'a bağladılar" dedi.

Daha öncede yaşanan darbelerin etkisini yaşayanlar olduğunu ifade eden Hüda, 28 Şubat'ta yargılanma sürecine değindi. "O zaman baş örtüsüne özgürlük isteyenlerin yanında durmayın diyenler bu özgürlüğü kendilerinin sağladığını söylüyor. Hayır! bu özgürlük kadınlar sayesinde geldi" diyen Hüda, tüm darbelere karşı olduklarını dile getirdi.

'İmralı'nın kapısı açılmalıdır'

15 Temmuz'un ardından demokrasi diyenlere seslenen Hüda, " Eğer gerçekten samimilerse darbelere karşı en önemli adım savaş politikasına karşı barışı getirmektir" dedi. Cezaevleri ve adliyelerle övünülmesine de tepki gösteren Hüda, "Bu övünme durumunu insanlığını kaybedenler yapar" ifadesini kullandı. " Başta İmralı olmak üzere cezaevlerinin kapısı açılmalıdır. Siyasi tutsakların serbest bırakılması gerekiyor" diyen Hüda, "Yeryüzünün umuduyuz, tutsakların serbest bırakılmasıyla barış ve güven sağlanır. Barışın bir yaşam yolu haline gelmesi gerekiyor" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

'Kaygıların giderilmesi gerekiyor'

Hüda'nın ardından söz alan Asrın Hukuk Bürosu avukatı İbrahim Bilmez, tecridin 1999 yılından beri devam ettiğine dikkat çekerek, İmralı Cezaevi'nin tecrit koşulları içinde kurulduğunu söyledi. Görüşme haklarının hep kısıtlı olduğunu söyleyen İbrahim, 5 yıldır avukatların Abdullah Öcalan ile görüşmediğini ifade etti. Mutlak bir tecrit uygulandığını dile getiren İbrahim, "Sayın Öcalan hakkında çıkan mahkeme kararıyla tüm hakları engellendi" diye belirtti. Abdullah Öcalan için AYM'ye başvuru da bulunduklarını ifade eden İbrahim, "Darbecilerin İmralı'yı hedef almaması düşünülemezdi. Bu nedenle kaygılıyız" dedi. Abdullah Öcalan'ın "Türkiye halkları özgürleşmeden benim özgürleşmemin bir anlamı yoktur" sözlerine değinerek, halkların demokratik tepkilerini ortaya koyması gerektiğini vurgulayan İbrahim, Abdullah Öcalan'a telefon ve mektup hakkını kullandırılması gerektiğini ve kaygıların giderilmesi gerekliliği üzerinde durdu.

Bir saatin ardından oturma eylemi son bulurken, aynı şiarla Anadolu yakasında her gün eylemler yapılacağı bilgisi verildi.

(ödk-tm/dc)