Eylem'in babası: Mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğiz

09:07

Duygu Erol/JINHA

ANKARA- Minbic'i özgürleştirme hamlesinde IŞİD ile girdiği çatışmada hayatını kaybeden BÖG savaşçısı Eylem ataş'ın cenazesi 27 Haziran'dan beri ailesine teslim edilmiyor. Konuya ilişkin konuşan Eylem'in babası Mehmet Ataş, Rojava'da IŞİD'e karşı savaşırken hayatını kaybeden yüzlerce devrimcinin cenazesinin olduğunu ve devletin bu cenazelere dahi tahammül edemediğini dile getirdi.

Birleşik Özgürlük Güçleri/ Kadın Özgürlük Gücü (BÖG/KÖG) savaşçısı Eylem Ataş, Minbic'i özgürleştirme hamlesinde IŞİD ile girdiği bir çatışmada hayatını kaybetti. Ailesi ise, 27 Haziran tarihinden bu yana cenazenin Türkiye'ye getirilmesi için Suruç Kaymakamlığı'na başvuruda bulundu, ancak başvuruları reddedildi. Eylem'in Rojava'ya geçmeden önce aralarında geçen bir konuşmada bir çatışmada, saldırıda ya da devlet güçleri tarafından katledilmesi sonucu cenazesinin Adana'ya getirilmesini söylediğini dile getiren babası Mehmet Ataş, "Bizlere devrettiği enternasyonalizmin bayrağını ve Kürt halkının özgürlük mücadelesini sonuna kadar yürüteceğiz' dedi.

'Kadın kurtuluş ideolojisine kafa yoruyordu'

Eylem'in mücadelesinin sürekli olduğunu belirten Mehmet, Eylem'in korkusuz bir yanı olduğu dile getirerek, "Eylem evde gayet mütevazı, her şeyini herkesle paylaşan, bir karar alınacağı zaman saatlerce oturup tartışan, ikna olan veya ikna eden bir insandı. Ezilen halkların mücadelesi, işçi sınıfının mücadelesi, Kürt halkının özgürlük ve Kadın Kurtuluş İdeolojisine ciddi şekilde kafa yoran bir insandı. Ciddi şekilde bir şeyler yapmak isteyen, bu konuda kendini oldukça geliştiren bir bireydi" dedi.

'Yarını kazanmak için bugünden direnmek gerekir'

Eylem'in Minbiç'e geçmeden önce silahlı mücadele üzerinden ciddi tartışmaları olduğunu belirten Mehmet, "6 ayı aşan tartışmalarımız oldu. Eylem her zaman halkların kurtuluşunun silahlı bir mücadele ile mümkün olacağını anlatırdı. Hakların direnme ve silah ile alınacağını söylerdi. Eylem her zaman 'Yarını kazanmak için bugünden direnmek gerekir' derdi. Eylem, direnmenin her zaman sokakta gerçekleşeceğini söylerdi" diye konuştu.

'Bize devrettiği mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz'

Eylem'in kendilerine devrettiği enternasyonalizmin bayrağını ve Kürt halkının özgürlük mücadelesini sonuna kadar yürüteceklerini belirten Mehmet, "IŞİD tarafından Ezidî kadınlarının kafalarının kesildiğini, tecavüz edildiğini biliyoruz. Ve bu ciddi anlamda Eylem'i etkilemişti. Eylem zaten dünyaya 'sınıfsız ve sınırsız bir dünya' olarak bakıyordu. Ve enternasyonalist dayanışmanın da ancak gidip orada mücadele ederek olacağını düşünüyordu. Ve o anlamda. Gitti Rojava'da mücadelesini yürüttü" dedi.

'Adana'ya defnedilmesi için mücadele edeceğiz'

Eylem'in katledildiği 31. g,ünün sonunda da tüm başvurularına olduğu gibi yine ret geldiğini belirten Mehmet, Rojava'da IŞİD'e karşı savaşırken hayatını kaybeden yüzlerce devrimcinin cenazesinin olduğunu ve bu cenazelere dahi tahammül edemeyen bir devletin karşılarında olduğu dile getirdi.

Kobanê'ye, sıcak mücadelenin içine gitmeden önce Eylem ile bir sohbetlerinde faşist bir saldırı, çatışma ya da devlet güçlerinin saldırısı sonucu hayatını kaybetmesi sonucunda kendisini Adana'ya defnedilmesini istediğini belirten Mehmet, "Biz cenazesini Adana'ya getirilmesi için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Cemre Heval'i bize teslim etsinler. Sol, sosyalist, kendine insanım diyen her bireyin #Eylemİstiyoruz kampanyasına destek vermesini bekliyoruz" dedi.

(sy)