Figen Yüksekdağ: Demokrasi yolundan dönmeyeceğiz
18:38
JINHA
DERSİM - Dersim'de 'Darbeye hayır, demokrasi hemen şimdi’ şiarıyla düzenlenen mitinge katılan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Siz ne yaparsanız yapın biz demokrasi yolundan, barış yolundan dönmeyeceğiz. Birileri bayram yaparken bu topraklarda, birileri yas tutuyorsa yalan olur bu bayram. Yarın kendinizi daha büyük bir belanın içinde bulursunuz" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) 15 Temmuz akşamı gerçekleşen darbe girişimine ve PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derinleşmesine karşı "Her türlü darbelere karşı radikal demokrasiyi savunuyor, sayın Öcalan'ın özgürlüğü için alanlara çıkıyoruz" sloganıyla Dersim'de miting düzenledi. Mitinge Dersim Belediyesi eşbaşkanları Nurhayat Altun, Mehmet Ali Bul, DBP ve HDP İl ve ilçe örgütleri, HDP Siirt Milletvekili Besime Konca ve yüzlerce yurttaş katıldı. Mitingde "İmralı tecridine son" ve "İmralı tecridi kaldırılsın" pankartları asılırken, kitle sık sık "Biji serok Apo", "Gerillalar ölmez, yaşasın halkların savaşı" sloganlarını attı. Mitingde aynı zamanda HDP flamaları ve üzerinde "İrademe sahip çıkıyorum, İmralı tecridi kaldırılsın" yazılı dövizler de yer aldı.
‘Kimsenin kaybedecek zamanı yok’
Mitingde konuşan Figen Yüksekdağ, kadınların eşitliği, gençlerin geleceği ve halkların birliği için direndiklerini belirtti. Figen, tarihi günlerden geçildiğine işaret ederek, darbeye karşı demokrasinin önemine dikkat çekti. Figen, “Her darbe bize karşı, yalnız bugün darbeye karşı olanlar yerinde durmuyorlar. Yerleri sürekli değişiyor. Onlar hemen demokrasi istemiyor. Askeri ve sivil darbenin karşısında olduğunu söyleyen AKP demokrasinin yanında değil. Bu darbe karşıtlığı kötürümdür ve başka bir darbeden besleniyordur. Onlar kendi iktidarlarına darbe olunca demokrasi dediler ama biz yıllardır her türlü darbeye kimden olursa olsun karşı olduk ve yerimiz asla değişmedi. Dün şehirleri yıkmak, insanları katletmek için kaldırılan F16'lar bugün meclisin etrafını bombaladı. Eğer demokrasiyi savunmuyorsanız Kürt halkına yapılan zulme sessiz kalıyorsanız sizler de darbeden kurtulamazsınız. İşte bunun için hemen demokrasi diyoruz. Demokrasiyi sağlamak için artık bu topraklarda kimsenin kaybedecek zamanı yoktur” ifadelerine yer verdi.
‘Bu demokrasi toplantısı değildir’
AKP'nin kendi iktidarı ve halkları için demokrasi istediğini söyleyen Figen, "Eğer Kürt halkı özgür değilse kimse demokrasiyi getiremez, eğer kadınlar özgür değilse, insanlar katlediliyorsa kimse huzur bulamaz. Onlar her zaman kendilerine demokratlardı ve bugün de bir araya gelmiş demokrasi mitingleri yapıyorlar. Defalarca kez uyardık; çürük yerlerde duruyorsunuz, çürük kişilerle çalışıyorsunuz dedik. Bugün sarayda bir araya gelmişler demokrasi toplantısı yapıyorlar. Kim yoktu o sarayda 'Halkların Demokratik Partisi' yoktu. Bizim hiçbir zaman saraya gitme merakımız olmadı ve böyle bir talebimiz de olmadı ama bizi içine almadığınız bir toplantı demokrasi toplantısı değildir. Çektiğiniz o uzlaşma fotoğraflarıyla bizi kandıramazsınız. Bize her zaman uzlaşmanın da, barışın da, huzurun da, demokrasinin de sahtesini ve yalanını gösterdiler bizi. Demokrasinin sahtesi olmaz. Demokrasi kavramının içinde özgürlük yoksa, eşitlik, adalet yoksa yalandır ve sizi bu yalanlar götürür" diye konuştu.
‘Darbeyi öz gücümüzle yeneceğiz’
Darbeyle bu topraklara huzur, demokrasi ve barışın gelmeyeceğini kaydeden Figen, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu ülkeye ve bu topraklara gerçek demokrasi, barış ve huzur bizim elimizle gelecek. İşte bizler; demokrasinin gerçek temsilcileri olarak, darbenin diz çöktüremediği, sindiremediği halklar olarak darbeyi öz gücümüzle yeneceğiz ve ortadan kaldıracağız. Bunun için hemen demokrasi diyoruz ve darbeye karşı özgürlüğümüzü savunuyoruz. Bugünü ve yarını hiçbir darbeci zihniyete teslim etmeye niyetimiz yok. Bundan 1 yıl önce çözüm sürecini rafa kaldırdıklarında çok net bir şey söyledik. 'Bakın' dedik; 'sizin bu yaptıklarınız sonu darbedir ve bunu Sayın Öcalan da yapılan görüşmelerde defalarca dile getirdi ama iktidar bizi hiçbir zaman dinlemedi. Bz onlara çok net bir şekilde şunu söyledik; siz artık zorbalıklarla, işkenceyle, baskılarla bu ülkeyi yönetemezsiniz ama onlar bunların hepsine kapılarını açtılar. Bu darbe Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'de örgütlendi.”
‘O halinize de bu halinize de boyun eğmeyeceğiz’
Demokrasi ve barıştan yana olduklarını yineleyen Figen, “Hala bu toprakların üzerinde halkımız ağıt yakıyor. Hala analarımız çocuklarının kemiklerini arıyor. Hala bu topraklarda kanın kokusu dinmiyor. Hiçbir halk OHAL ile, işkenceyle, temizlenilerek yok olamaz. Bu ülkeyi daha büyük tehlikenin içine iter. Biz hala kadın gücümüzle, gencimizle, bütün demokrasi bileşenlerimizle alanlardayız. Hiçbir darbeye boyn eğmedik, eğmeyeceğiz. Dersim en yakın örneğimiz. Onlarca OHAL, onlarca katliam gördü. Dersim'de daha 5 gün önce bile 5 gencimiz ev baskınıyla gözaltına alındı. Sizin OHAL'inizi de gördük bu halinizi de gördük ama biz o halinize de bu halinize de boyun eğmedik, eğmeyeceğiz" dedi.
‘Yek vücut yek dil olup kazanacağız’
Darbecilere ve darbeci zihniyetlere karşı direnmeye devam edeceklerini dile getiren Figen, “Ben buradan son olarak IŞİD tarafından katledilen insanlarımızı, IŞİD'e karşı verdikleri mücadelede yaşamını yitirenleri saygıyla ve minnetle anıyorum. Daha dün yine IŞİD'in saldırısında onlarca insan hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı. Siz tek bir siyasi partiden başsağlığı duydunuz mu? Herhangi bir dünya liderinden baş sağlığı mesajı duydunuz mu? Ölen Kürt ise insani hiçbir söz çıkmaz ağızlardan ama bizler birliğimizi her koşulda, her anlamda koruyacağız. Kutuplaştırılmış siyasete karşı yek vücut, yek dil olacağız ve kazanacağız" diye belirtti.
‘Darbeye dair riskler ortadan kaldırılmalı’
Figen, bitirilen çözüm sürecinin yeniden başlatılmasının gerektiğini kaydederek, "Sayın Öcalan'dan herhangi bir haber alınmaması yeni darbenin mesajı demektir. Kimse bunu oraya buraya çekmesin, gerçek bir sonuçtan bahsediyorum. Darbeye dair riskleri ortadan kaldırmalılar. İmralı'daki tecrit kaldırılmalıdır. Darbe gecesi kendi iktidarlarındakiler açıkladılar. İmralı'ya bir ölüm timi gönderiliyor. Bu tarz unsurların ortadan kaldırılması için, demokrasinin sağlanması için zemini oluşturmak ve asli muhatapları ile konuşulmalıdır" diye ifade etti.
‘Demokrasinin savunucusu olacağız’
Yönetimin halkın elinde olması gerektiğini söyleyen Figen son olarak, "En etkili rejim halkın temsiliyete sahip olduğu rejimdir. Darbecinin, diktacının yönetimde olmadığı, demokrasicilerin, barıştan yana olanların yönetime el koyduğu bir süreç istiyoruz. Herkesi bugününe, yarınına, geleceğine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Sadece halk mitingleri değil, kadın toplantılarımız ve kadın mitinglerimiz olacak. Sakine'nin kardeşleri, yoldaşları ve arkadaşları olarak demokrasinin savunucu olacağınızı ve takipçisi olacağınızı biliyoruz" sözlerini kullandı.
Mitinge katılanlar, bu akşam 16'ıncı Munzur Festivali'nin açılış programına katılmak üzere “Jara gole çeto”ya gitti.
(bc-mm/dc)