'İdil, halktan habersiz riskli alan ilan edildi'

09:11

JINHA

HABER MERKEZİ - İdil’de sokağa çıkma yasağı süresince ve yasak kalktıktan sonra geri dönüşlerde kadın ve çocukların yaşamış olduğu psiko-sosyal süreçlere yönelik araştırma raporunda, ekonomi, sağlık ve eğitim yaşanan sıkıntılar aktarıldı. Rapora göre, çatışmalardan sonra İdil’in yüzde 80’e yakını, yerel halka hiçbir bilgi verilmeden Bakanlar Kurulu tarafından riskli alan ilan edilerek, hasar gören veya görmeyen yapıların yıkımına başlandı.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği (GABB), Şırnak Belediyesi ve İdil Belediyesi tarafından hazırlanan “İdil’de sokağa Çıkma Yasağı Süresince ve Yasak Kalktıktan Sonra Geri Dönüşlerde Kadın ve Çocukların Yaşamış Olduğu Psiko-Sosyal Süreçlere Yönelik Araştırma Raporu” yayımlandı.

Çalışmayla, 16 Şubat 2016-31 Mart 2016 tarihleri arasında Şırnak’ın İdil ilçesinde uygulanan 43 gün süren "sokağa çıkma yasağı" esnasında ve sonrasında kadın ve çocuklarda yaşanan psiko-sosyal süreçler raporlandı. Şırnak Belediyesi, İdil Belediyesi, GABB çalışmaları ve Barış İçin Kadın Girişimi (BİKG) ile Kadın Özgürlük Meclisi (KÖM) aktivistlerinden oluşan gruplarla yürütülen çalışma, İdil’de 2 merkez mahalle olan Turgut Özal ve Yenimahalle’de 609 kadınla yapılan birebir görüşmeleri ve kadınların aktarımı üzerinden çocukların genel durumunu kapsıyor.

Vahşet bodrumları ve göç

Bu süreçte yapılan görüşmelerde, İdil dışına çıkan insan sayısının yüzde 85’e yakın olduğu saptandı. Yapılan çalışmada, “baskı ve yoğun çatışmaların dışında özellikle Cizre’de yaşanan bodrum katliamında sivil halkın katledilmesinden kaynaklı aynı duruma maruz kalma endişesiyle” halkın şehri terk etmek zorunda kaldığı ifade edildi. Ancak yasak bittikten sonra yapılan araştırmada, dönenlerin büyük çoğunluğu herhangi bir durumda İdil dışına çıkmayacaklarına dair aktarımları yer aldı

Raporda; sağlıkta, ekonomide ve eğitimde yaşanan sıkıntılar şöyle sıralandı:

Ekonomik sıkıntılar

“* Nüfusun çoğunluğu İdil dışında çatışmasız bölgelerdeki akrabalarının yanına gitmiş, bir kısmı köylerde çadır kurmuş, bir kısmı da çevre il ve ilçelerinde kiraya çıkmak durumunda kaldı. Yasak öncesi ekonomik olarak kendilerini bir şekilde idame eden aileler gittikleri yerlerde iş imkânı bulamadıklarından kira ödemekte ve ihtiyaçlarını karşılamakta ciddi sıkıntılar yaşadı. Görüşme yapılan hanelerde çatışma öncesi ve sonrası gelir durumlarında ciddi farklar olduğu gözlemlendi.

* Çatışmalar bitip de aileler evlerine döndüğünde ise çoğunluğun çok ciddi oranlarda mal kaybı yaşamış olduğuna tanıklık edilmiş, aileler, yoğun hasarlı evleriyle karşılaştı. Evlerin büyük kısmı yanmış, ev eşyalarının neredeyse hepsi tahrip edilmiş, buğdaylar yakılmış, yakacak odunların hepsi yanmış durumda olduğu gözlemlendi. Dış cephesi hasar görmemiş evlerde bile içerideki eşyaların, banyonun ve mutfağın tahrip edildiği, insanların kişisel eşyalarına zarar verildiği görüldü.

* Çatışmaların yoğun yaşandığı Turgut Özal Mahallesi ve Yenimahalle’de GABB ve TMMOB tarafından gerçekleştirilen genel hasar tespit çalışmasında ise, bin 200 yapının hasar gördüğü tespit edildi. İdil belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’ne yapılan başvurular neticesinde yaklaşık 150 hanenin yanmış olduğu belirlendi.

* Çatışmalardan sonra İdil’in yüzde 80’e yakını ise yerel halkın isteği dışında ve hiçbir bilgi verilmeden Bakanlar Kurulu tarafından riskli alan ilan edildi, hasar gören veya görmeyen yapıların yıkımına başlandı.”

Sağlık konusunda yaşanan sıkıntılar

“* Çoğunlukla köylere yerleşen aileler, çevre ilçelerde de benzer sorunların yaşanması ve yolların kapalı olması nedeniyle hastanelere ulaşımda ciddi sıkıntılar yaşadıklarını yüz yüze görüşmelerde ifade etti. Özelde kadın, yaşlı ve çocukların sürekli tedavi gerektiren hastalıklarda tedavi göremedikleri tespit edildi.

* 109 kadının hamile olduğu, 44’ünün ciddi sıkıntılarla karşılaştığı ortaya çıktı.

* Hamilelik gibi sağlık kontrolleri gerektiren durumlarda kadınların uygun ortamlarda olmaması ve sağlık kuruluşlarına ulaşamaması, top atışları ve silah seslerinin yarattığı korku hallerinin kadınların ciddi doğum riskleriyle karşılaşmasına neden oldu. Hem gebeliğin sıkıntılı geçtiği hem de psikolojik travmalar yaşandığı aktarıldı.

* Engeli bulunan insanların hem bulundukları ortam koşulları hem de tedaviye ulaşımda ciddi sıkıntılar yaşadıkları görüldü.”

Eğitimde yaşanan sıkıntılar

“* Çocukların büyük bir kısmının çatışma dönemi ve sonrasında okula gidemediği ve eğitim haklarının ciddi oranda engellendiği görüldü. Sene sonu ortak sınavlara girecek olan çocukların gördüğü zararın telafisi daha zor olsa da her yaştan çocuk için dezavantajlı bir dönem yaşandı.

* Görüşülen ailelerin yarısından fazlası, çocuklarının okula devam edemediğini, devam edenlerin de çoğunlukla civar il ve ilçelerde misafir öğrenci olarak devam ettiğini belirtti Misafir öğrencilikte adaptasyon sorunu yaşayan çocuklar okulu bıraktı. Çatışma sürecinde köylerine gitmiş olanlar da devam edebilecekleri okul bulamadıklarını belirtti.

* Yasak kısmi olarak kalktıktan sonra İdil merkezde bulunan 8 okuldan sadece 1 tanesi kullanılabilir durumda kaldı. Bundan kaynaklı tüm eğitim kademelerindeki çocuklar tek bir okulda eğitime devam etti.

* Özellikle okul çıkış saatlerinin akşama denk gelmesi ve kolluk güçlerinin bu okul bahçesinde konuşlanması hem ailelerde hem de çocuklarda kaygı ve endişe uyandırıyor.”

(sy)