Rojda Oğuz/JINHA

İSTANBUL - MGK toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın OHAL açıklamasına tepkilerden biri de sanatçı Zeynep Tanbay’dan geldi. OHAL’in sadece Kürdistan halkını etkileyeceğini belirten Zeynep Tanbay, “Batı OHAL’in farkına bile varamayacakken Fırat’ın doğrusu zaten 1 yıldır OHAL’i yaşıyor. Onlar zaten korkunç bir sıkıyönetim ve askeri cunta altında yaşıyor” dedi.

Darbe girişiminin ardından Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Olağanüstü Hal kararının (OHAL) ülke genelinde 3 ay süreyle uygulanacağını açıkladı. Darbe girişiminin hemen sonrasında böyle bir kararın açıklanması birçok kesim tarafından tepki almaya devam ediyor. OHAL’in oluşturabileceği olumsuz durumları ve yaşanacaklar karşısında tutunacağı tavrı anlatan sanatçı Zeynep Tanbay, “Ben tek adam zihniyeti, başkanlık sistemine geçilmek için her türlü anti demokratik hareketlere karşı duracağım ve OHAL gene en fazla Fırat’ın doğusu yani Kürdistan’ı etkileyecektir” dedi.

‘OHAL sadece Fırat’ın doğusunu etkileyecektir’

Darbe girişiminin ardından Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş’un ‘Gerekirse idam çıkarılsın’ açıklamalarına değinen Zeynep, “Türkiye halkları derken bunu ikiye bölmemiz gerekiyor. Fırat’ın batısı ve Fırat’ın doğusu olarak. Fırat’ın batısındakilere yani benim gibi demokrasi mücadelesi verenleri etkileyebilir, ama İstanbul’da yaşayan birini çok yakından etkilemeyecektir. İnsanlar OHAL’in farkına bile varamayacaklar. Fırat’ın doğusunu konuşursak eğer, zaten 1 yıldır OHAL’i yaşıyorlar. Onlar zaten korkunç bir sıkıyönetim ve askeri cunta altında yaşıyorlar” sözleriyle yanıtladı. Zeynep, Türkiye medyasında Kürdistan’da yaşanılanlara karşı sansür uygulanmasından dolayı Türkiye’de yaşayan birçok insanın durumdan haberdar olmadığını söyledi.

‘Ordu her zaman darbe hakkını kendisinde görüyor’

Gerçekten bir darbe yaşandığını düşündüğünü söyleyen Zeynep, “Türkiye Cumhuriyeti ordusunun içinde her zaman bir köşesinde kendine göre iktidarı, sistemi, demokrasiyi beğenmeyip istediği zaman kendinde darbe hakkı gören bir zihniyet var. Çünkü böyle bir şekilde yetişiyor bu ordu. Bu açıdan ben ordunun içinde ister Fethullah Gülen Cemaatine ait ister Kemalist bir kitlenin anlayışı olsun, kafasının bir kenarında darbe yapmanın fikrinin geçtiğine inanıyorum” diye konuştu.

‘Darbe girişiminde kendilerine pay çıkardılar’

Demokrat bir ordunun olmadığını da düşündüğünü aktaran Zeynep, darbe girişiminin öğrenildiği andan itibaren neden önlenilmediğiyle ilgili sorularının olduğunu belirterek, “Bu darbe saat 16.00 öğrenilmiş. 16.00’da öğrenildiği halde neden bir önlem alınmamış? Darbenin olduğu saate kadar ne oldu? Bu durduramaz mıydı? Hükümetin ‘Bunlar darbe yapıyor engel olalım ama bırakalım da bunlar biraz yapmış gibi yapsınlar. Belki bize bir pay çıkar’ diye plan yaptığını da düşünmüyor değilim. İktidara karşı hiçbir şekilde güvenilir bir düşüncem olmadığı için böyle düşünüyorum. Bana bunu düşündürtüyorsa bu gene AKP hükümetinin hatası” sözlerini kullandı.

‘Darbeye karşı çıkanlar OHAL’e ses çıkarmayacaklar’

‘Darbe girişiminin ardından Türkiye’de halk ilk andan itibaren Cumhurbaşkanı’nın çağrısı üzerine sokaklara döküldü. OHAL’in yaratacağı sonuçlara da halk aynı refleksi gösterecek mi?’ sorusuna ise Zeynep, “Hayır böyle bir tepki göstermeyecekler ve tabi ki hükümet böyle bir karar alacaktı. Hükümet bize, ‘Bakın Fransa’da da OHAL kararı alındı’ deniliyor. Bize bu kakalanmaya çalışılıyor. Yani bunlar bütün dünyada alınan çok sıradan kararlar diye. Türkiye Cumhuriyeti’nin şuandaki iktidarı sıradan ve normal bir iktidar değildir. Böylesi bir tutum içinde olan bir hükümetin verdiği kararlara uyanlarda OHAL’e karşı bir refleks göstermeyecektir” yanıtını verdi.

‘OHAL kararı çıkaran hükümetle çözüm konuşulamaz’

AKP hükümetinin kendisine oy vermeyen insanları ötekileştirdiğini söyleyen Zeynep, son olarak şunları söyledi: ”Hiçbir şekilde gerçekten Türkiye halklarının istekleriyle, hepsini kucaklayan bir hükümet olmadığını düşünüyorum. ‘Bana oy verenler dar ağacı istiyorsa dar ağacı olur’ diyen bir zihniyetle sonuna kadar mücadele etmeyi düşünüyorum. Benim beklentim çoğunlukçu, her kesimi temsil eden insanların, vekillerin mecliste yer aldığı bir meclis. Sonuç olarak, tekrar bu mecliste herkesin sözünü söylediği bir ortamda barışın konuşulması, çözümün başlaması gerek Ama şu anda böyle bir şey görmüyorum. OHAL kararı almış bir hükümetle şu anda böyle bir atılım görmek mümkün görünmüyor. Çok kötü bir dönemden geçiyoruz ve bu kadar iyimser olamıyorum.”

(sy)