JINHA

AMED - Darbe girişimi sonrası gözaltına alınıp tutuklanan 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, "Cizre ve Sur'u temizleyen kahraman komutan"dı. Methiyeler dizilerek kahramanlaştırılan Adem Huditi şimdi bir "vatan haini."

28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin katledilmesiyle birlikte Sur ilçesinde 2 Aralık 2015 tarihinde 'sokağa çıkma' yasağı ilan edildi. Delillerin karatılmasının ardından 11 Aralık 2015 tarihinde yasağa 17 saat ara verildi. 17 saatlik yasağın kaldırılmasının hemen ardından uygulanan yasak, 9 Mart 2016 tarihinde "operasyonlar sona erdi" açıklamasına rağmen devam ediyor. 103 gün boyunca devlet güçleri her türlü askeri gücünü Sur'a yıktı. JÖH, PÖH, SAS, Bordo berelilere karşı YPS ve YPS-JIN üyeleri halkın kendilerini bağrına basmasıyla aylar süren bir direniş sergiledi. Sur ilçesindeki direnişi kırmak adına her türlü yol ve yöntem denenirken, 12 yaşındaki Helin Şen'den 55 yaşındaki Fatma Ateş'e kadar onlarca kişi katledildi, işkenceden geçirildi. Katledilen kadınların bedenleri teşhir edildi.

Sur'da "Baryak-12" operasyonu yöneten isim Mardin'in Derik ilçesinde 1993-94 yılları arasında Derik Jandarma Komutanı olarak görev yaptığı dönemde 13 kişinin öldürülmesiyle ilgili yargılanan, yine cinsel işkence suçuyla yargılanan ancak beraat ettirilen Derik İlçe Jandarma Komutanı Musa Çitil'di. Musa Çitil, Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılamada yaptığı savunmasında, "yöneltilen hiçbir suçlamayı kabul etmediğini, yasalar çerçevesinde görevini yaptığını" söylemişti. Musa Çitil beraat etmesinin ardından Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanlığına terfi edildi. Cinsel işkence ve katliam sanığı YAŞ toplantısında terfi ettirilmişti. O da bir "kahramandı."

Cizre ve Sur'u 'temizleyen kahraman'

Sur'da operasyonları yürüten bir diğer isim başka bir "kahraman" 2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti'ydi. Kamuoyu Adem Huduti'yi Cizre'deki operasyonları nedeniyle medya tarafından kahramanlaştırılmasıyla tanıdı. Şırnak'ın Cizre ilçesinde 14 Aralık'ta başlayan ve 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti tarafından yönetilen "Şehit Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Burak Demirci Operasyonu"nda ilçe adım adım "temizlendi." Vahşet bodrumlarına gazeteci Rohat Aktaş'ın da yer aldığı yüzlerce kişi yakıldı, katledildi. Hala cenazeleri bile tespit edilemeyen yüzlerce kişi hastane morglarında bekletilirken, medya, "Şırnak ve Diyarbakır'da PKK'ye darbe vuran komutan", "Operasyonu Kosova doğumlu 2. Ordu Komutanı Orgeneral yönetiyor", "Cizre ve Sur'u temizleyen komutan", "2. Ordu Komutanı Huduti 'Sur Kriz Yönetim Toplantısı'na Katıldı", "Kahraman komutan teröristlerin korkusu oldu" başlıklarıyla Adem Huditi'yi yayınlarına taşıdı. Gündemde, Orgeneral Adem Huduti tarafından yönetilen "Şehit Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Burak Demirci Operasyonu"nda ilçenin adım adım temizlendiği kahramanlık öyküleri vardı.

'Paralel işbiklikçi'

Bu başlıklar 15 Temmuz gecesi hükümete dönük gerçekleştirilen darbe girişiminin hemen ardından büyük bir dönüşle "vatan haini" olarak değiştirilip şu başlıklarla yayınlara taşındı: "Huduti'nin ailesi: Bizi hayal kırıklığına uğrattı", "Huduti Paşa ve Akıncu Üssü komutanı tutuklandı", "Darbeci 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti tutuklandı", "Paralel işbirlikçiler tutuklandı"

ABD'de ırkçılığa karşı en etkili mücadelelerden birini veren Malcolm X, "Eğer dikkatli değilseniz, gazeteler sizin zulüm gören insanlardan nefret etmenize ve zulmü uygulayan insanları sevmenize sebep olur" diyor.
Adem Huditi kimine göre "kahraman", kimine göre "vatan haini". Bilinen ise Cizre'de 13 yaşındaki Cemile'nin cenazesi bozulmasın diye annesi tarafından buzlukta saklandı. 35 günlük Muhammet Tahir Yaramış mahalleye ambulansın gelmemesi nedeniyle yaşamını yitirdi. Taybet İnan'ın cenazesi 7 gün boyunca sokata bekletildi, Mahsun Gürkan'ın üzerinden tankla geçildi, Selamet Yeşilmen kapısını önünde vuruldu, 12 yaşındaki Helin ekmek almaya giderken katledildi. 17 yaşındaki Rozerin Çukur'un cenazesini ailesi 5 ay sonra defnedebildi.

(be/gc)