JINHA

ANKARA - Darbe girişimi ardından "Demokrasimize sahip çıkıyoruz" diyerek sokaklara çıkan ırkçı grubun Alevilere ve solculara yönelik saldırı ve linç girişimlerinde bulunmasına tepki gösteren oyuncu Nur Sürer, okunan selalarla yurttaşları sokağa çağırarak demokrasinin korunamayacağına dikkat çekti. Akademisyen Beyza Üstün ise AKP hükümetinin darbeden faydalanarak kendisini mağdur kıldığını söyledi.

Darbe girişimi ardından hükümet yetkililerinin "sokağa çıkın" çağrıları ile beraber camilerden selalar okunuyor. Bu çağrılardan sonra "Demokrasimize sahip çıkıyoruz" sloganları ile sokağa çıkan ırkçı ve faşist bir grup kadınlara, Alevilere ve solcuların olduğu mahallelere yönelik gerçekleştirdiği saldırılar giderek artıyor. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan HDP eski İstanbul Milletvekili Beyza Üstün ve oyuncu Nur Sürer, "Ne askeri darbe, ne AKP gerçek demokrasiyi getiremez. Gerçek demokrasi halkların mücadelesiyle gelecek" diyerek yaşananların faşizm olduğunu dile getirdiler.

'Sokağa çıkanlar karşı karşıya getirilmek isteniyor'

Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın çağrılarıyla farklı kesimlerden yurttaşların sokakta karşı karşıya getirilmek istendiğini söyleyen Beyza, ''AKP'li belediyeler ve diğer kurumlar sürekli kendi yandaşlarını sokağa çağırıyorlar. Kendi yandaşlarını gerçek demokrasi için sokağa çıkanlarla karşı karşıya getirmek istiyor'' dedi.

'AKP darbeden nemalanıyor'

Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan'ın 7 Haziran'dan bu yana siyasi darbe yürüttüğünü ve bu süreci kendi lehine kullandığını vurgulayan Beyza, yaşananların bir askeri darbe gibi göründüğünü, ancak yine de her türlü darbenin karşısında olduklarını söyledi. Halkların özgür ve demokratik ortamda yaşaması gerektiğini savunan Beyza, "Bir askeri darbe sürüyor ama kime karşı sürüyor? Kürdistan'da, Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'i, Dargeçit'i bombalayıp halkları öldürenlere karşı mı sürüyor? 7 Haziran'dan beri yürüttükleri siyasi darbe bugüne getirdi. Şimdi bu darbeden nemalanıyorlar" diye konuştu.

'AKP saldırılarını artırarak devam ettirecek'

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yurt dışında kaybettiği prestijini geri kazanmaya çalıştığına dikkat çeken Beyza, "Diğer taraftan da yapacaklarını meşru kılmaya çalışıyor. Darbecilere karşı başlattığı bir süreci, bugüne kadar yürüttüğü HDP'li bütün parti üyelerine ve kendisine karşı olan bütün muhalif kesimlere yönelik saldırılarını daha da derinleştirerek sürdürecek. Ve bunu da sokakta insanları karşı karşıya getirerek başlatacak'' diye belirtti.

'Kafa karıştıran durumlar yaşanıyor'

Yaşanan darbe girişimine kolayca müdahale edip kontrol altına alınması ve ardından gelişen gözaltı furyasını açıklamanın mümkün olmadığını vurgulayan Beyza, şöyle devam etti: ''Bunu kendisinin lehine doğru eviriyor. İstediği gibi de oluyor her şey. Sokağa çıkanlar demokrasiyi istemiyor, bunlar halkları katledenler. Sokağa çıkan kişiler linç girişimlerinde bulunan IŞİD zihniyetliler. Gerçek demokrasi isteyenlerle bunlar karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor. Erlerin nasıl katledildiğini gördük. Bunları bilerek yaptılar bu bir provaydı aslında. Bu linç provası sürüyor. Meclisten çıkan arkadaşlarımızın yolları kesildi. Kimliklerine bakmışlar AKP'li mi değil mi diye. Telefon şirketleri bedava dakika internet paketi veriyor. Bayram ilan ettiler. Şehir içindeki ulaşımı ücretsiz yaptılar. Böyle kafaları son derece karıştıran durumlar yaşanıyor.''

'Gerçek demokrasiden yanayız'

Topluma "Biz darbeyi önledik" ve "Biz demokrasiyi inşa ediyoruz" algısının yerleştirilmeye çalışıldığını söyleyen Beyza, diğer taraftan da linç girişimleriyle darbenin derinleştirilerek sürdürüldüğüne işaret etti. Beyza, "AKP faşizmi, kendine karşı gelenlere yapacaklarını daha da şiddetlendirmek için kontrol ediyor, 7 Haziran'dan beri yürüttüğü siyasi darbeye birde askeri darbeyi ekledi. Kendisini mağdur kılıyor, ama olan halklara olacak. Tüm darbeciler ve Kürdistan'da halkı öldürenlere bu emri verenler başta olmak üzere tüm katliamcıları kınıyoruz. Biz bunların tarafı değiliz. Biz demokrasiden yanayız. Mücadelemizi birlikte dayanışarak, mücadele ederek büyüteceğiz'' dedi.

'Sözde darbe girişimi'

"Bu bir sözde darbe girişimidir" diyen oyuncu Nur Sürer ise, ortada bir belirsizliğin olduğunu söyleyerek, "Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkma gibi kötü bir yanı vardır" hatırlatması yaptı. Nur, şimdiye kadar darbelerden en fazla solcu ve muhalif kesimin zarar gördüğünü kaydederek, AKP gibi muhafazakar ve sağcı kesimlerin darbeden etkilenmediğine dikkat çekti.

'IŞİD tipli insanlar var'

Darbe girişiminin ardından farklı durumların geliştiğini ifade eden Nur, "Sokaktaki insanlara bakıyorum nerede yetişmiş bunlar. IŞİD tipli insanlar var. Hapishanelerde siyasilere yasaklar getirdiler. Burada bile ayrımcılık var. Hapishanede ki adamlar mı planladı bunu nedir? Devletin koruması altındaki F tipi hücrelerde olan insanlara yasak getiriyorsun. Televizyona bakamıyorum artık. Hepsi aynı yalanları söylüyor" diyerek tepkisini dile getirdi.

'Sala okunmasına anlam veremedim'

Meclisin bombalanmasına da değinen Nur, "Orada bulunan milletvekilleri Cizre'deki Nusaybin'deki insanlarla empati kurmuşlar mıdır acaba" diye sorarak ''Herkes sığınaklara inmiş. Orada sığınakta yoktu o insanların gidebileceği" dedi. Camilerden sürekli sala okunmasına da anlam veremediğini söyleyen Nur, demokrasinin camilerden okunan salalarla korunamayacağını kaydetti.

(mc/dc/dk)