JINHA

MÊRDÎN - Nusaybin'e giderken polis şiddetine maruz kalan kadın heyeti, "Her şeye rağmen Nusaybin halkıyla olmaya devam edeceğiz" dedi.

Nusaybin'e giderken polisler tarafından durdurularak şiddete maruz kalan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, Başkanlık Divanı üyeleri, KJA Yürütme Kurulu üyesi Pelgüzar Kaygusuz, HDP'li vekiller Leyla Birlik ve Gülser Yıldırım ile DBP'li kadınlardan oluşan heyet, basın açıklaması düzenledi.

DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, Nusaybin'in 125 gündür abluka altında bulunduğunu, Nusaybin kaymakamının ayın 19'unda Nusaybin'de ablukanın sona ereceğini beyanını esas alarak sabah saatlerinde ilçeye gitme girişiminde bulunduklarını söyledi. Nusaybin halkıyla dayanışma amacıyla yola çıktıklarının altını çizen Leyla, "Biz sabah saatlerinde Nusaybin'e gitmek için yola çıktık. İki arama noktasından geçtikten sonra Mittani Kültür Merkezi'nde bulunan arkadaşlarımızın yanına gitmek için yola devam ettik. Konvoyumuz, şehrin içinde bir noktada zırhlı araçlarla durduruldu. Silahları bize doğrultarak, 'Sizi öldürürüm, kimse kıpırdamasın' diyerek tehdit ettiler. Bir vahşet yaşatıldı" dedi.

'Tam DAİŞ zihniyetiyle karşı karşıyayız'

Tam anlamıyla bir DAİŞ zihniyetiyle karşı karşıya olduklarını belirten Leyla yaşadıklarını şöyle aktardı: "Basının mensupları ve heyetimizden ellerimizi kaldırılarak, yüzümüzü duvara dönmemizi, istediler. Milletvekilleri ince aramadan geçti, darp edildi. Biz nereden talimat aldıklarını soruyoruz. Bugün bize bunlar yapıldı acaba 5 aydır Nusaybin halkına ne yapmışlardır? Bu kontrolsüz gücün kontrol altına alınmasını istiyoruz. Bunlar vahşet işliyor. Batıda 'sokağa çıkın' derken Kürdistan'da 'sokağa çıkma yasağı' uygulanıyor. Biz talep ediyoruz, bu suçları kim işlediyse yargılanmalıdır. Böyle bir süreçte Sayın Öcalan'dan haber alınması lazım, kaygılıyız. Biz her şeye rağmen Nusaybin halkıyla birlikte olmaya devam edeceğiz."

(ea-ce/gc)