JINHA

İSTANBUL - Darbe girişimi ve sonrasında yaşananları değerlendiren Vicdani Ret Derneği Eşbaşkanı Merve Arkun, "Darbe yapanların da darbe karşında sözde demokratik eylem yapanların da karşısında vicdani ret bir çözüm arayışı olacaktır. En önemlisi kadınların dayatılan militarist sisteme karşı kendi iradeleriyle ördükleri bir mücadele hattı yaratmalarıdır" dedi.

Önceki gece Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), yönetime el koyduğunu ilan etmesinin ardından Ankara ve İstanbul'da çıkan olaylarda onlarca kişi yaşamını yitirirken, çok sayıda kişi de yaralandı. Yaşanan olaylar sırasında cihat çağrısı niteliğinde ezan seslerine mehter marşları karışırken, Kürdistan'da 'şehit' ilan edilen askerler, darbe girişimiyle birlikte 'vatan haini' ilan edildi. Yalnızca üniformalı polis ve askerler değil militarist zihniyet sokağa indi. Olaylara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Vicdani Red Derneği Eş Başkanı Merve Arkun, yayılan şiddet sarmalı ve militarizme karşı mücadele hattı kurulması gerektiğini vurguladı.

'Faşizm ve militarizm kurumsallaşacak'

AKP'nin ordu karşısında geliştirdiği her hamleyi demokrasi olarak nitelendirdiğini ama bunun aslında bir demokratikleşme çabasının çok dışında olduğunu söyleyen Merve, "Çünkü AKP bu sözde demokratikleşme çabasıyla birlikte bütün komutaları kontrol edebilecek bir hale gelecek. Bu da aslında faşizmin daha da kurumsallaşması anlamına geliyor. AKP'nin söylediği iddianın aslında demokratik bir mücadele değil faşizmi ve militarizmi kurumsallaştıracak bir devlet politikası olduğunu görmemiz gerekiyor. Darbe girişimi ile birlikte sokaklara çıkan insanlar ve politikacıların yaptığı değerlendirmeler de yaşananların demokratikleşme hamlesinden çok faşist bir mobilizasasyonun göstergesi oldu. Erdoğan sıklıkla 'ben bu memleketin başkomutanıyım' dedi. Bu vurgu bize militarist kültürün daha da perçinleneceğini gösterdi" şeklinde konuştu.

'Şiddet sarmalına karşı mücadele hattı!'

Kafası kesilen, dövülen, tutuklanan askerlerin Kürdistan'da ölselerdi iktidar tarafından 'şehit' ilan edileceklerini söyleyen Merve, "Şuanda içine sıkıştırılmaya çalışıldığımız şiddet sarmalına karşı askere gitmemek, askerlerin birliklerini terk edip vicdani retlerini açıklamaları ne yazık ki yeterli değil. Atatürk Havaalanında 'Vur de vuralım' diyerek sokağa çıkanlar, yada linç kültürünü örgütleyenler ve onları tebrik eden politikacılar da bu şiddet sarmalının çok önemli parçaları. Sadece askere gitmeyerek değil; bu şiddet sarmalına ve bütünlüklü militarizme karşı bir mücadele hattı örmek gerekiyor" ifadelerinde bulundu.

Kadınların vicdani retlerini açıklamalarının da çok etkili olduğunu ifade eden Merve, "Darbe yapanların da darbe karşında sözde demokratik eylem yapanların da karşısında vicdani ret bir çözüm arayışı olacaktır. En önemlisi kadınların dayatılan militarist sisteme karşı kendi iradeleriyle ördükleri bir mücadele hattı yaratmalarıdır" şeklinde belirtti.

(ck/mg)