Silvan'dan: Bu dağlar da köyler de bizim çıkmayacağız

10:00

JINHA

AMED - Silvan'da ilan edilen sokağa çıkma yasağı sonrası bölgeye çok sayıda asker sevkiyatının başlamasıyla saldırılar da şiddetlendi. Yasağın derhal kaldırılmasını isteyen yurttaşlar, "Bizi göçertmek istiyorlar ama bu dağlar da köyler de bizimdir, çıkmayacağız" diyor.

Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde 13 köy ve mezrayı kapsayan "sokağa çıkma yasağının" kapsamı genişletildi. Yasakla birlikte 20'den fazla köy ve mezraya giriş çıkışlar yasaklanırken, bazı köylerde ev baskınları başladı. Son bir haftadır sık sık Malabadi Karakolu'ndan atılan top ve havan atışlarıyla yüzlerce dönümlük ormanlık alanın yakıldığı bölgede bulunan Dêrika Hemê Reşo, Malaelîkê, Dêrikamiqûrê, Siltêniyê, Xapa, Cîcika, Şevlera, Malabadê, Ferhend, Kanîsipî, Herşen, Taxikê, Kurbeyt, Baxçe, Sextê, Huseynka, Beynat, Tîrkevank, Mistika, Başimt köy ve mezralarında ilan edilen yasakla birlikte askeri operasyon başlatıldı.
Son zamanlarda Silvan merkezi de dahil olmak üzere sürekli ortaya konan keyfi uygulamalarla ilan edilen sokağa çıkma yasaklarla yurttaşların yaşamı zorlaştırılıyor. Yasaklı köy yollarının ulaşıma kapatılması ve iletişimin kesilmesi bunların başında geliyor. Dağlık alanlara ölüm riskinden dolayı hayvanlarını çıkaramayan köylülerin tek geçim kaynakları olan buğday ve mısır arazileri de top atışları nedeniyle yanıyor.

'Ormanlık alandaki yangını köylüler söndürdü'

Yasaklı yerde bulunan Malaelike köyünde yaşayan ve yaşananlara tanık olan bir yurttaş, Silvan kırsalını da Lice'ye benzetmek istediklerini söyledi. Daha sonra gördüklerini anlatan yurttaş "Çatışmalar ilk başladığında top atışları yüzünden geceleri uyuyamıyorduk. Daha sonra bundan bir kaç gün önce gece yapılan yoğun top atışları yüzünden ormanlık alan yandı. Yangına üç gün boyunca müdahale edilmediğinden dolayı büyüyen yangına köylüler müdahale etmek zorunda kaldı. Köylülerin büyük çabası sonucu söndürüldü, ama tüm çabalara rağmen yangın ormanlık alana büyük tahribat vermişti " dedi.

'Yasaklar yüzünden nefes alamıyoruz'

Devlet güçlerinin yaptığı tüm uygulamaların keyfi olduğunu söyleyen yurttaş "Bundan önce köylüler sokağa çıkma yasağının ilan edileceğini tahmin ediyorlardı. Çünkü her gece ya top ya da kurşun sesleri geliyordu bize. Onlar yüzünden ne hayvanlarımızı otlatabiliyorduk ne de çocuklarımızı köyden çıkarabiliyorduk. Lice'den sonra burada da aynı şeyi yapmak istiyorlar. Çoğu yasaklı yerde bulunan köylere iletişim sağlanamıyor. Orada askerlerin ne yaptığı belli bile değil. Lice'de de her şey böyle başlamıştı. Şimdiye kadar yasak ilan edildikten sonra 5 tane cenaze ortaya çıktı. Gözaltına alınanlarında akıbeti belli değil" diye konuştu.

'Mısır tarlalarımız yandı'

"Sokağa çıkma yasağı" adı altında son aylarda sık sık bölgede bulunan halkın mağdur edildiğini ifade eden yurttaş, "Yollar kapalı merkeze gidemiyoruz, telefonlar çekmiyor. Burada birimize bir şey olsa ambulans bile çağıramayız. Tüm geçim şartlarımızın önü kesilmiş. Hayvanlarımızı top atışları yüzünden otlatmaya götüremiyoruz. Yine atılan bombalar yüzünden mısır tarlalarımız yandı. Burada sürekli bunu yaparak neyi amaçlıyorlar?" diye sordu.

'Çıkmamızı bekliyorlar ama...'

Yine 90'lı yıllarda yakılan köyleri ve göç ettirilen insanları da gördüğünü dile getiren yurttaş "Geçen seneden beri devlet nerede bir Kürt varsa orada 'sokağa çıkma yasağı' ilan ediyor. Hepsi de keyfi ve korkutmaya dayalı uygulamalar. Ama Lice gibi bizim de analarımızın babalarımızın köyleri 90'lı yıllarda yakılıp yakıldı. O zaman ölmemek için çıktık ama şimdi ölsek buradayız, buradan çıkmayacağız. İstedikleri kadar 'sokağa çıkma yasağı' ilan etsinler bu dağlar da köyler de bizimdir" ifadelerini kullandı.

(mm/gc)