Sebahat Tuncel: Ülkeyi yönetenler savaş çığırtkanlığı yapıyor

15:28

JINHA

WAN - Van'ın Saray ilçesinde düzenlenen Halk Toplantısına katılan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, "Türk tipi başkanlık" sistemi denilen şeyin ülkeyi hızla uçuruma götürdüğünü, çatışmaları derinleştirdiğini ve halklar arasındaki kardeşliği kaldırdığını vurguladı. Sebahat, ülkeyi yönetenlerin ve siyasetçilerin savaş çığırtkanlığı yaptığına dikkat çekti.

Van'ın Saray Belediyesi tarafından Berivan Kültür Merkezi'nde Halk Toplantısı gerçekleştirildi. DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, DBP İl ve İlçe örgütü yöneticileri ve HDP Van Milletvekili Adem Geveri ve çok sayıda kişinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda konuşan Sebahat, AKP'nin savaş politikalarına değinerek, AKP'nin yaptığı siyasi darbeden dolayı bir gün mutlaka hesap vereceğini söyledi.

AKP'nin savaş politikasına değinen Sebahat, 2013 yılından 2015 yılına kadar ki süreçte bir insannz bile yaşamını yitirmediğini anımsatarak, 2016 yılında yaşanan ölüm, gözaltı, tutuklamalara dikkat çekti. "Türk tipi başkanlık" sistemi denilen şeyin ülkeyi hızla uçuruma götüren, çatışmaları derinleştiren ve halklar arasındaki kardeşliği kaldırdığını vurgulayan Sebahat, ülkeyi yönetenlerin ve siyasetçilerin savaş çığırtkanlığı yaptığına dikkat çekti.

Sebahat, halkların dünyanın her yerinde Rojava devrime destek vermek amacıyla Rojava'ya akın ettiğini hatırlatarak, "Kobanê direnişi ortada. Kadın öncülüğü ile Rojava devrimi devam ediyor. AKP hükümeti bu direnişin farkında. Bu süreçte geleneksel katı ulus gelenekçi anlayış ile Kürtlerin kazanımlarına topyekün saldırı gerçekleştirdi" dedi.

'Saray'daki masadan savaş kararı alındı'

Dolmabahçe Mutabakatı'na da değinen Sebahat, İmralı'da masa kurulurken aynı anda Saray'da da bir masa kurulduğunu dile getirerek, "Saraydaki masada 'Kürt halkının kazanımlarına nasıl saldırılır' diye plan yapılmış, savaş kararı bu masada alınmıştır. Bu savaş kararına en büyük cevap ise 7 Haziran seçimleri olmuştur" diye konuştu.

'Erdoğan savaş başkomutanlığı yapıyor'

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın savaşın başkomutanlığını yaptığını belirten Sebahat, "Ağrı ve Amed'te provokasyon ile barış sürecini bitirdiler. Erdoğan'ın Türkiye halklarına verecek bir şeyi kalmamıştır. AKP dışında herkes 'terörist' ilan edilmiş durumda. Güvenlikçi anlayış ile bir yere varılmadı varılamaz da" diye kaydetti.

'Müfettişler DBP'li belediyelerden çıkmıyor'

Başbakan Binali Yıldırım'ın Wan Büyükşehir Belediyesi için sarf ettiği, "400 trilyon nereye gitti" açıklamasına da tepki gösteren Sebahat, "Türkiye'nin en borçlu belediyeler arasında 17 AKP belediyesi var. Müfettişler belediyelerimizden çıkmıyor. Burada belediyelerimizi ele geçirmek istiyorlar. Daha bu gün Qelqelî Belediye Eşbaşkanımız evine yapılan baskın ile gözaltına alındı" dedi.

"Terörle Mücadele Kanunu Kürtler ile mücadele kanunu olmuş durumda" diyen Sebahat, tüm saldırıların AKP'nin sonunun geldiğini gösterdiğine vurgu yaparak, "Kürdistan'daki çöktürme planı çökmüştür. Bunu nerede gördük, kırmızıçizgileri hepsi aşıldı. Rojava'da kadın komutanın öncülüğünde kırmızıçizgi geçilmiştir. Rusya, İsrail ile durum ortada. Kürt halkı için tek seçenek var ya özgürlük ya özgürlük" diye konuştu.

'AKP toplumda nefret dili yarattı'

AKP'nin toplumda yarattığı nefrete diline de işaret eden Sebahat, "Kürdistan'da meydana gelen kazada ölen insanlara ilişkin sosyal medyada bir hesapta yapılan paylaşımda 'oh olsun bunlar zaten büyüyünce terörist olacaktı' yazılmış. Bu dili AKP yarattı" dedi.

13 Temmuz Zilan katliamının yıl dönümü olduğunu da anımsatan Sebahat, "Burada 15 bin Kürt katledildi. 1937 de Dersim katliamı yapıldı. 14 Temmuz da Amed zindanında ölüm orucuna başladılar Mazlum Doğan'ın yoldaşların. Bugün bu yolda sonuna kadar ilerliyorlar. Nasıl ki Mazlum Doğan 'Teslimiyet İhanette direniş zafere götürür' demiştir. Amed zindanı bir direnişin simgesidir. Bu günde bu direniş devam ediyor" şeklinde konuştu.

(ekip/dk)