Sur direnişçileri yeni doğanların isimlerinde hayat buluyor
09:05
JINHA
AMED - Direnişin içinde doğan çocuklar, aldıkları isimleriyle tarihi direnişleri ölümsüzleştiriyor. Yasak zamanı doğan çocuklarına Sur direnişçilerinin adını veren aileler; Zınar, Berxwedan ve Reber'i çocuklarına verdikleri isimlerde yaşattıklarını söylüyor.
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde gerçekleşen tarihi direniş içerisinde birçok direnişçi tarihin akışına yön verirken şimdi onların isimleri yeni doğanlara veriliyor. Zınar, Berxwedan, Reber ismi verilenlerden sadece birkaçı. Sur'da yasak içerisinde doğan çocuklarına direnişçilerin isimlerini veren aileler, direnişi-direnişçileri yaşatmak istiyor ve bu şekilde unutmayacaklarını söylüyor.
Sur'un Dabanoğlu mahallesinde evinden çıktığında doğum yağan ve çocuğuna bunun üzerine Berxwedan adını vererek direnişi kimseye unutturmayacağını söyleyen Sidar.
Fatihpaşa Mahallesinden Aralık ayında erken doğum yaptığı için çıkan, bunun üzerine içeride olan direnişçi Zozan'ın isteği üzerine çocuğuna Zınar adını koyan Fatma.
Fatihpaşa Mahallesinde oturan ve direnişçi Reber'den etkilenerek çocuğuna bu ismi veren bir başka kadın.
'Bana neden bu adı verdin diye soracak'
Aralık ayında yasağın yeni başladığı ve en şiddetli olduğu zamanlarda annesi ve kardeşlerinin kaldıkları Dabanoğlu mahallesinden çıkmak zorunda kaldıkları gece doğan Berxwedan. Anne karnındayken kulağına gelen top ve kurşun sesleriyle bir ayını geçiren Berxwadan'ın annesi Sidar Kaya, oğluna bu ismi takmasının nedenini bize şöyle anlattı: "Oğlum orada benim yaşadığım her şeyi yaşadı. Büyüyünce 'Adımın anlamı ne? Niye bu adı verdin' diye soracak ben de ona bugünleri anlatacağım. Onlara içeride yasak boyunca yaşadığımız orada ki insanların yaşadıkları her şeyi anlatacağım. Bu direnişi ona her seslendiğimde hatırlayacağım."
'Oğlumla birlikte hem anılarımı taze tutuyorum'
Fatihpaşa Mahallesinde kalan ve en uzun yasağın ilan edildiği 2 Aralık'tan sonra günlerce içeride kalan bir ailede çocuklarına Zınar adını verdi. Erken doğum yüzünden içeriden çıktıklarını ve öyle olmasa hep içeride kalacağını söyleyen Anne Fatma, "Orada günlerce çatışma altında kaldık. Eğer çocuğum doğmasaydı orada sonuna kadar kalırdım. Direnişe onlarla başladık, onlarla bitirecektik. Ama çıkmak zorunda kaldık. Oradaki gençlerle arkadaş gibiydik. Ailemden biri gibi olmuşlardı ben ve çocuklarım onları çok seviyorduk. Orada bulunan Zozan arkadaş beni en son gördüğünden 'Eğer karnında ki çocuk erkek olursa ona Zınar adını verin' diye söylemişti. Zınar, daha biz oradayken keskin nişancı kurşunuyla öldürülmüştü. Ben de erkek olduğunu öğrendiğimde hiç düşünmeden ona Zınar adını verdim. Orada onlarla birlikte anılarım çok, hepsini çıkarken yanıma aldım. Şimdi de oğlumla birlikte hem anılarımı taze tutuyorum hem de oradaki direnişi ölümsüzleştirdim" diye konuştu.
Reber'in ardılı
Bir başka ölümsüzleşen isimde Reber oldu. Sur'un komuta düzeyindeki direnişçilerinden birinin adı olan Reber'in ailesi de Kasım ayında Sur'un Hasırlı Mahallesinden çıkanlardan. Eskiden kaldıkları evlerinden şimdi eser kalmamış. Onlarda diğer aileler gibi direnişi ölümsüzleştirmek için çıktıkları ayda doğan çocuklarına Reber adını vermişler.
(mm\dk)