Sibel Çapraz: Hasta tutsaklar için sesinizi yükseltin!
14:49
Ruken Tuncel / JINHA
İSTANBUL - Bağırsakları dışarıda ve sondaya bağlı haldeyken fizik tedavi edileceği öne sürülerek Menemen R Tipi Cezaevi’ne istemediği halde gönderilen Sibel Çapraz, kendisini cezaevinde ziyaret eden abisi Necip Çapraz aracılığıyla mesaj yolladı. Sibel mesajında, “Bu koşullar altında burada kalmamın yaşam hakkıma saldırı olduğunu düşünüyorum. Ben ve benim gibi yaşam hakkına saldırıda bulunulan tüm hasta tutsaklar için lütfen sesinizi yükseltin! Bu zulme sessiz kalmayın!” dedi.
Geçtiğimiz yıl 27 Kasım’da Yüksekova’da kobra tipi zırhlı araçtan açılan ateş sonucu ağır yaralanan ve tedavisi tamamlanmadan cezaevine gönderilen DBP Hakkari İl Genel Meclis üyesi Sibel Çapraz’ın sağlık durumu ciddiyetini korumaya devam ediyor. Hastanede kaldığı süre boyunca 15 ameliyat geçiren Sibel, 3 Mart günü ameliyat olmak üzere hastaneden taburcu edildiği sırada “örgüt üyesi” olduğu iddiasıyla tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Bağırsağı dışarıda ve sondaya bağlı olan ayrıca sağ kolunu kullanamayan Sibel, 30 Haziran günü fizik tedavi göreceği öne sürülerek ailesinin bilgisi ve kendi rızası olmadan İzmir Menemen R Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Kardeşini bugün cezaevinde ziyaret eden Necip Çapraz, kardeşinin Menemen’e götürüldüğü tarihten bu yana hiçbir tıbbi müdahaleye başlanmadığını söyledi.
‘Sibel’in tedavisi cezaevinde mümkün değil!’
Cezaevi doktorunun Sibel’in sağlık sorunlarına ilişkin detaylı bilgisinin bulunmadığını dile getiren Necip, “Cezaevi doktorunun Sibel'in ameliyatları hakkında detaylı bilgisi yok. Doktor Sibel’i sadece fizik tedavi için geldiğini biliyor. Bu nedenle Sibel’in İzmir merkezde bir hastanede kontrollerini yapılmasını istiyor. Fakat cezaevi yönetimi Menemen İlçe Devlet Hastanesi’ne sevk etmiş. Hâlbuki tedavisinin sağlıklı yapılabilmesi için yetkin bir hastane olması çok daha iyi olacak. Bunun üzerine Sibel de fizik tedavi dışında başka bir tedavi görmek istemediğini belirtmiş. Sibel, kolu ve kalın bağırsağı ile ilgili ameliyatlarının hiçbirini İzmir'de olmak istemediğini söylüyor. Koluyla ilgili ameliyatını İstanbul Balta Limanı Kemik Hastanesi’nde, kalın bağırsak ameliyatını ise Van’daki doktoruna olmak istiyor. Sibel çok uç taleplerde bulunmuyor. Bunlar bir hastanın aynı zamanda hasta bir tutsağın insan hakkı çerçevesinde var olan haklarıdır. Sibel’in ameliyatları ciddi ameliyatlar ve uzmanlık gerektiriyor. Ayrıca doktora bu cezaevinde kalmak istemediğini, sağlığını kötü etkilediğini belirtiyor. Ve yetkili kurumlara başvurular yaptığını söylüyor. Fakat başvurular yeni yapıldığı için ne yanıt verileceğini henüz bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey Sibel’in cezaevinde tedavi edilemeyeceğidir” diye konuştu.
‘Sibel 10 metrekarelik bir odada tek başına kalıyor’
Menemen R Tipi Cezaevinin; kadın iyileştirme cezaevi olarak ifade edildiğini, ancak erkek ağırlık ve erkek zihniyetin olduğunu vurgulayan Necip, şöyle devam etti: “Kadının özgün durumları göz ardı ediliyor. Sibel kantinin kadın ihtiyaçlarından çok erkek ihtiyaçlarına dönük olduğunu söyledi. Bunun anlamı nedir? Kadın cezaevi ama kadına dair ürün bulunmasın, bu nasıl bir anlayıştır. Diğer yandan Sibel 10 metrekarelik bir odada tek başına kalıyor, avluya da tek çıkıyor. Bu tecrit, bu insansızlık Sibel’in sağlığını daha da bozuyor. Yemekler deseniz; Sibel’in sağlık sorunları göz alınarak yemek verilmiyor. Yatak sorunu da hala giderilmiş değil. İki haftadır orada ama bu sorunlar giderilmiyor.”
Sibel: Bu zulme sessiz kalmayın!
Necip, son olarak Sibel’in dışarıdaki tüm duyarlı insanlara, Türk Tabipler Birliği’ne (TTB) ve cezaevleriyle ilgili çalışmalar yürüten kurumlara gönderdiği mesajı, şu sözlerle aktardı: “Yargılanmaktan ve hesap vermekten korkmuyorum. Fakat bu koşullar altında burada kalmamın yaşam hakkıma saldırı olduğunu düşünüyorum. Ben ve benim gibi yaşam hakkına saldırıda bulunulan tüm hasta tutsaklar için lütfen sesinizi yükseltin! Bu zulme sessiz kalmayın!”
(sy)