JINHA

ANKARA - MEB’in okutulması zorunlu olarak belirlediği “Türkiye’de Maarif Davası” adlı kitap, Alevi inancına yönelik hakaret içerikli söylemlerde bulunuyor. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan ADAD Kadın Sekreteri Sevgi Kişin, “Zaten eskiden beri Alevilerle ilgili herkesin kafasında bir sürü yanlış bilgi vardı. Bu da tesadüfi değildir. Bu inancı ötekileştirmek, kendi hegemonyasına alamadığı, baskı altına alamadığı inancı bitirtmek amaçlıdır” dedi.

Son dönemde gerek “Namaz kılamayan hayvandır” söylemleri, gerekse de çoğunlukla yaşadıkları Sivas, Maraş gibi illerde AFAD kampları projeleri ile Alevilere yönelik asimilasyon ve baskı politikaları yeniden gündeme gelmeye başladı.

Bunlardan biri de öğretmenlere zorunlu seminer kitabıyla ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), “Türkiye’de Maarif Davası” adlı kitabı öğretmenlerin seminer döneminde incelenmesi ve tartışması için zorunlu kıldı. Kitapta, Alevilere hakaret içeren söylemlerle birlikte, Alevilik inancı için “Çürütülmüş zihniyetin harabesidir” ifadeleri yer alıyor. Konuya ilişkin konuşan Ankara Demokratik Alevi Derneği (ADAD) Kadın Sekreteri Sevgi Kişin, bu durumun yalnızca Alevilere yönelik olmadığına dikkat çekerek, “Kendisine karşı olan her kesime bu şekilde saldıracaktır. Bunun en başında Aleviler vardır, Kürtler vardır, kadınlar vardır” şeklinde konuştu. Sevgi, Aleviliğin çürümüşlüğü iddia edenlerin karşısında Aleviliğin dokunulmamış, doğanın esas inancı olduğunu her platformda anlatacaklarını dile getirdi.

‘İlk defa böyle bir zorunluluk getiriliyor’

AKP’nin getirdiği ve eğitimle hiçbir alakası olmayan bir durumla karşı karşıya olduklarını belirten Sevgi, öğretmenlerde seminer çalışmalarının bir yıl içerisindeki eksiklikler ve ihtiyaç duyulan konular üzerine yapıldığını belirtti. “İlk defa böyle bir zorunluluk getiriliyor ve bu kitapta da müdürler tarafından öğretmenlere okutulma zorunluluğu getiriliyor. Bu kitabın içeriği her yerde açıklandı. Başta Eğitim-Sen olarak bu kitabın okutulmasına karşı durulması konusunda netleştik” diye konuşan Sevgi, bağlı olduğu Eğitim-Sen’de öğretmenler olarak bunun karşısında durduklarını belirtti.

‘Bu, baskı altına alamadığı inancı bitirmek amaçlıdır’

“Bunların hiçbirisi tesadüfen, gündem değiştirmek, meşgul etmek için yapılan bir durum değildir. Zaten eskiden beri Alevilerle ilgili herkesin kafasında bir sürü yanlış bilgi vardı. Bu da tesadüfi değildir. Bu inancı ötekileştirmek, kendi hegemonyasına alamadığı, baskı altına alamadığı inancı bitirmek amaçlıdır” şeklinde konuşan Sevgi, Alevilerin yıllardır verdiği direniş karşısında böyle bir yol izlendiğine dikkat çekti.

‘Sadece Alevilere yönelik bir tutum değil’

Başta Aleviler olmak üzere devrimci, sosyalist, yurtsever olan herkesin bu hakaret karşısında ortaklaşarak mücadele etmesi gerektiğini ifade eden Sevgi, “Çünkü faşizmin böyle geldiğini biliyoruz. Sadece Alevilere yönelik değil bu tutum. Kendisine karşı olan her kesime bu şekilde saldıracaktır. Bunun en başında Aleviler vardır, Kürtler vardır, kadınlar vardır” dedi. Bu zihniyeti Aleviler olarak mahkum ettiklerini belirten Sevgi, Aleviliği çürümüşlük olarak görmediklerini söyleyerek, her platformda Aleviliğin dokunulmamış ve doğanın esas inancı olduğunu anlatacaklarını ifade etti.

(de-mc/sy)